Create Your Own Countdown

Google

   
  *** İYİLİK İÇİN KOŞANLARIN YERİ***
  Bankalara DİKKAT!!!
 



 
Yiğit Bulut
yigitb@cnnturk.com.tr

Bu faizler ile asla borçlanmayın, peki neden
 

Mortgage düzenlemesinden başlamak üzere, Türk Ticaret Kanunu dahil her satırı vatandaşımızı koruyacak şekilde, ABD ve AB düzeyine getirelim. Türk halkının sırtındakileri indirelim.
 
Değerli dostlarım, önümde belli başlı dünya ülkelerinin ve gelişmekte olan piyasaların borçlanma oranlarını gösteren bir tablo var, bu tablo uluslararası bir dergi tarafından yayımlanmış. Tabloda çok ilginç detaylar var. Türkiye haricinde iki haneli bir değer ile borçlanan bir ülke yok! Bizde "faiz çok düşük ya" ama bizden başka da bu faizle borçlanan da yok. Pakistan bile, veya beğenmediğiniz başka birkaç ülke, "dolar bazlı" bonolarda Türkiye'den düşük faiz ile borçlanıyor. Bu noktada aklınıza şu soru gelebilir; ama o dolar bazlı, bizim faiz TL bazında.
 
Dolar bazında rekor getiri
O zaman ben de bir soru sorayım; bir ülkede dolar kuru geriliyorsa o ülkenin hazinesinden yerel para birimi üstünden aldığınız faiz sizin için daha kârlı olmaz mı? Örnekleyelim; dolar 1.70 TL seviyesindeyken Türkiye'ye dolar soktunuz, bozup bono aldınız, bir yıllık faiz kazandınız, vade sonunda aldığınız faizli bakiye ile birlikte doları 1.55'ten alıp ülkeyi terk ettiniz, dolar bazında kazancınız yani faiz oranınız TL bazındakinden çok daha yüksek çünkü kur farkı da elde ettiniz. Bir örnek daha; kur aynı seviyede kalırsa bile Türkiye'de aldığınız faiz dolar bazında oluşuyor anlamına geliyor. Son 2 yıldır dolar kurunun aynı seviyede olduğunu varsayarsak bono alanlar dolar bazında yüzde 25-30 arasında faiz kazandılar. Bir not düşeyim; 2003-2007 arasında özellikle faizin "yüksek" dolar kurunun "basılmış" olduğu dönemde aldıklarından çok daha fazla kazandılar.
 
Bankaların cebi doluyor
Peki faizler bu kadar, devletimize para satan bankalar inanılmaz dolar bazlı kâr elde ediyorlar. Bir de "vatandaşa" aşırı yüksek faizden kredi satmaya çalışıyorlar, bu sisteme ve "bankalarımız" gerçeğine nasıl bakmak gerekli? Örneğin bu fiyatlama ile konut kredisi kullanmak mantıklı mı? Değerli dostlarım, özellikle yüksek faizli kredi kullanmayın detayında neden bu kadar ısrar ediyorum ve özellikle yabancı bankalar "neden" bu oranlarla kredi vermek için ciddi bir çaba sarf ediyorlar? Bu kadar "konut-araba" kredisi "veriyoruz" çağrısı babalarının hayrına mı. Detaylandıralım:

1- Borç verenin ne kadar kazandığı sizin ne kadar kaybettiğinizle veya ödediğiniz kredinin ne kadar pahalı olduğu ile doğru orantılı. Dünya üzerinde en kârlı iş; yüksek faiz olan bir ülkeye para sok, kur düşük-yatay kalabiliyorsa hatta düşmeye devam ediyorsa, senden kârlısı olmaz. Parayı devletten kazan! Sonra kazandığını "daha da yüksek bileşik faiz" ile sadece "kendini aşırı güvenceye aldığın" bir yapıda vatandaşa" sat! Konut kredisi ver, vatandaşın bütün varlığını "garanti" al! Taşıt kredisi ver, taşıta haciz koy, sigorta yap bir de kefil al! Ne güzel dünya !!
 
Düzenlemeler vatandaş aleyhine

2- Bugün Türkiye'de verilen kredilerin özellikle yabancı kaynaklı olanların, yüzde 1,10 ile 2.00 arasında olduğuna bakarsak, çarkın diğer kısmından elde ettikleri gelirle birlikte, verdikleri kredilerde ne kadar büyük kâr ettiğini rahatlıkla görebiliriz.
Peki bu noktada başka bir soru soralım; Bankaları bu kadar sert eleştiren Başbakan Recep Tayyip Erdoğan "sistemin gerçekleri de" ortadayken, bu eleştirilerinde haklı mı? Ben bazı maddeler sayayım, siz karar verin "kim haklı"! Değerli dostlarım, bir ülke düşünün bankacılık sektörü ile vatandaş arasındaki "bütün düzenlemeler" vatandaşın aleyhine yapılmış!
Bir ülke düşünün "dünyada eşi benzeri olmayan" bir uygulama yapılıyor. Konut kredisi alıyorsunuz, adına dünya ile uyumlu şekilde "mortgage" diyorlar ama yaptıkları dünya yüzeyinde eşi benzeri olmayan detaylar içeriyor. Konuta karşılık verilmesi gereken kredi için "bütün mal varlığınız hatta ailenizin bütün varlıkları" tehdit altına alınıyor!
 
Reel sektör yok oluyor
Bir ülke düşünün "bankadan gelen öde emrine" itiraz etmeniz için "önce ödemeniz" gerekiyor, sonra "yargı makamına" gitme hakkınız var! Bir ülke düşünün "düşük kredi faizi" diyerek reklam yapılıyor, işlem yaptığınızda "peşin komisyon, dosya parası, kur farkı" gibi "abuk subuk" kalemler ile "kredi faizi" inanılmaz noktalara geliyor. Bir ülke düşünün "aylık kredi kartı gecikme faizi" ABD ve Avrupa Birliği'ndeki (AB) "yıllık faizden" daha yüksek! Bir ülke düşünün, o ülkede bir Ticaret Kanunu düşünün "bütün detaylar" vatandaşın "aleyhine" çalışıyor ve "size gönderilen" ödeme emrine itiraz etmeniz için en az "o ödeme kadar" paranız olması gerekiyor! Bir ülke düşünün bankaları "katrilyonlarca" kâr açıklarken, reel sektör "yok oluyor"!

Şimdi soruyorum; Kim haklı! Var mı böyle "kârlı, ballı" bir ticaret, vatandaşını bankalara bu kadar ezdiren başka bir "mekan"! Peki ne yapılabilir? Ne yapılabileceğini yetkililere seslenerek seslendirmek ve bitirmek istiyorum; "mortgage" düzenlemesinden başlamak üzere, Türk Ticaret Kanunu dahil "her satırı" vatandaşımızı koruyacak şekilde, ABD ve AB düzeyine getirelim! Ve Türk Halkının sırtındakileri indirelim! İster iktidar, ister muhalefet, herkese çağrı yapıyorum; "getirin bu düzenlemeleri" TBMM çatısı altına "destek vermeyenleri" hepimiz görelim.

Referans

 
  *** SİZİ KUTLUYORUZ *** BUGÜN 1923474 ziyaretçi (4212293 klik) MİSAFİRİMİZ OLDUNUZ ***  
 
haberler haberler


Google Arama
Sitemde Arama
Yaşam ve İnsanlar

İstanbul Servisleri Neden Pahalı ? burakesc
Namaz Kılan Minik ile burakesc
GİMDES Helal Gıda Ramazan Buluşması burakesc
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol