Create Your Own Countdown

Google

   
  *** İYİLİK İÇİN KOŞANLARIN YERİ***
  FAİZ ALTERNATİFİ SELEME SİSTEMİ
 
Reşat Nuri Erol
Selem Sistemi ile Faizli Sistem arasındaki fark
Reşat Nuri Erol
19 Ekim 2014 Pazar 00:00

 

KUR’AN VE İLİM çalışmalarımızın 784. haftasına da ulaştık, elhamdülillah… 
`… Onlar (Allah’a) diyorlar ki; yaptığımız sevabın karşılığını bu dünyada bize ver, âhirette vereceklerini istemiyoruz. Bize bugün ücretimizi ver. Bizi ortak edip gelecekte daha çok pay vermeyi vaad etme. Demek ki `hayrı istical etmek’, şimdi kazanmak, ilerisini ise düşünmemektir. Allah’ın insandan istediği ise dün kazandıklarını bugün yemek, bugün kazandıklarını gelecekte yemektir. “SELEM SİSTEMİ” budur. 
FAİZLİ SİSTEM ise bunun tersidir; gelecekte kazanacaklarını şimdi yemek, gelecekte de geleceğin geleceğini harcamaktır. Herkes alacaklı yaşıyor. Herkes borçlu yaşıyor. 
İki sistem yani “Selem Sistemi” ile “Faizli Sistem” arasındaki fark budur. 
Herkesin üretilmiş yahut babalarından devralınmış mallarda alacak hakları var. Onu bugün kullanıyor. Şimdi ürettiklerini de geleceğe saklıyor. “Adil (Ekonomik) Düzen” budur.


Bugünkü “Faizli Zalim Düzen”de ise insanlar borçlanıyor ve onu harcayarak yaşıyor, sonra kazanıp borcunu ödüyor. 
İSLÂM DÜZENİNDE kişi ailesine ve yakınlarına borçlanıyor, topluluğa yük olmadan yaşıyor... Sonra da kazanarak ailesine olan borcunu ödüyor... Yetişkin çağda biriktirdiklerini yaşlılıkta tüketiyor... 
Kişi bu dünya hayatını böyle düzenlediği gibi, dünyada kazandıklarını dünyada harcamıyor. Dünyada kazandıklarının bir kısmı ile yaşıyor. Artanla yeni nesil yetiştiriyor ve âhirete gittiği zaman alacaklı gidiyor. Adeta bankada biriktirdiği parasını orada çekiyor.


Onlar hayrın hemen olmasını isterler. Allah diyor ki: Biz de şerri hemen verseydik, kişi günah işler işlemez cezalandırsaydık, o zaman helâk olup giderlerdi. Allah öyle yapmıyor, onlar şerri işledikleri halde hemen cezalandırmıyor. Bunun hikmeti nedir? 
Kötülüğü hemen cezalandırmazsanız, ona zaman tanırsanız, ileride tevbe edebilir, artık aceleyi değil müecceli istemeye başlar. Bunun için Allah hemen ceza vermiyor...’ (s.3)
`… Onlar hep `galip geldik, Hakkı yok ettik’ derken, bir bakmışsınız ki onlar yok olmuştur. Sermaye imparatorluğu sona ermektedir... Masonlar çökmektedir... Sosyalizm ve kapitalizm çekilip gitmektedir... Her yerde dindarlar yeniden gelmektedir...’ (s.4)


`… Bu ülkede sürekli olarak trilyonları götürenler bakan çocukları değildir, yolsuzluk yapanlar bakan çocukları değildir. Başkaları milyarları bir gecede alıp götürüyor, suçlu olarak da bakan çocuklarını gösteriyor, onlar ise güya memlekete hizmet diyor. Sen külahıma anlat. Asıl suçluya dokunmak şöyle dursun, onları ağzına bile alamıyorsun, birilerinin talimatı ile devletini yıkıyorsun... Diğer taraftan AK Parti de asıl suçlu olan Taraf gazetesine, Samanyolu’na, Zaman’a dokunamıyor da “başka birine” saldırıyor, koskoca devlet olarak baş edemediklerini “onun” bertaraf etmesini istiyorlar. Medreseleri, mektepleri kapatıyorlar. Birlikte körebe oynuyorlar. Sen Azerbaycan’daki okullara ne uzanıyorsun? Kendi ülkendeki suçluları bul ve cezalandır. Sıraların, kitapların, binaların ne günahları vardır?..’ (s.7)


`… Biz her zaman Allah’a dua etmekteyiz. Bir gün musibete uğradığımız zaman da cezamızı çektiğimizin bilinci içinde yahut derecemizin yükselmesi için bunun Allah’ın bir ihsanı olduğunu kabul eder, kadere boyun eğeriz. Günahımızın ne olduğunu düşünür, iyileşirsek onu yapmamaya çalışırız... 
İnsan herkesi hatalı ve kötü görür, kendisini hatasız ve en iyi görür. Oysa her insan hatalar içindedir, farkında olmadan kötülük yapmaktadır. İnsan bunu bilmeli ve daima kendisini diğer insanlarla eşit görmelidir. Hataları olduğunu kabul etmeli ve insan kendi hataları üzerinde durmalıdır. Kimse başkalarının iyiliğinden veya kötülüğünden sorumlu değildir. Daima amellerinin amel-i salih olup olmadığını kontrol etmelidir...’ (s.8) 
“KUR’AN VE İLİM” 784. hafta tefsir [Yunus Sûresi Tefsiri] seminerimizden aktarı-YORUM… Ve İLMÎ-AHLÂKÎ-İKTİSADÎ-SİYASÎ-SOSYAL olarak çağımızdaki hayatın her alanında var olan “SOSYAL TUFAN”a karşı gereğini yapmaya yani “ADİL DÜZEN, ADİL EKONOMİK DÜZEN GEMİSİNİ” inşa etmeye davet ediyoruz… “BİZE DÜŞEN SADECE AÇIK TEBLİĞDİR.” (Yâsin; 36/17) Ve’s-SELÂM mea’d-DUA

 

 


 
  *** SİZİ KUTLUYORUZ *** BUGÜN 1909541 ziyaretçi (4183814 klik) MİSAFİRİMİZ OLDUNUZ ***  
 
haberler haberler


Google Arama
Sitemde Arama
Yaşam ve İnsanlar

İstanbul Servisleri Neden Pahalı ? burakesc
Namaz Kılan Minik ile burakesc
GİMDES Helal Gıda Ramazan Buluşması burakesc
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol