AÇIK OLMAK.

Bulanık su her zaman insana bir endişe verir.

Acaba bulanıklık neden kaynaklandı?

Bulanıklığı yaratan yararlı bir şey mi?
yoksa zararlı mıdır?
Dibi görünmeyen suda hangi tehlikeler olabilir?
“Güvenip içebilir, içine girip yıkanabilir miyim?”
gibi sorular bizi endişeye sevk eder.

Ama pırıl her şeyini görebildiğiniz sudan
korkmazsınız.
İçine rahatlıkla
girebilir,
susadıysanız
içersiniz,
kirliyseniz
yıkanır temizlenirsiniz,
güvenle kullanır,
iç içe yaşarsınız.

***Berraklık suya güven sağladığı gibi ,

      ***insan ilişkilerine de güven ve huzur verir.***

Zihni açar,
gönlü aydınlatır,
ilişkileri netleştirir,
inancı ve bağlılığı artırır,
her şeyi anlaşılır hale getirir.

İnsanlar nedense birbirlerine karşı açılmıyorlar,

bulanık su gibi olmayı tercih ediyorlar.

Açıklıkla ve içtenlikle, konuşmuyor,

anlatmıyorlar yüzeyde kalıyor,
birbirlerini anlamıyorlar.

Geçenlerde bir arkadaşım eşinden yakınırken “ 20 yıl oldu hâlâ bu hanımı çözemedim” diyordu.

Evlilikte sorun yaşayanları araştırınız çok büyük bir bölümü birbirlerine karşı açık olmayan, istek ve arzularını birlikte açıklıkla konuşmayan

***ilişkilerine berraklık katamayanlardır. ***

Anneler, babalar,
---“Çocuklar bize karşı kapalı,

---sevinçlerini, sorunlarını, düşüncelerini bizlerle

---paylaşmıyor” diye yakınırlar.

Çocuklar ise anlaşılmadıklarını söylerler.
İş yaşamında, sosyal yaşamda insanların birbirlerine açtıkları milyonlarca davanın konusu anlaşmazlıktır. Yüzbinlerce, milyonlarca hakimin işi de mahkemelerde anlaşmazlık çözmektir,

Halbuki insanlar bulanık su gibi değil; net, açık, berrak olsalar, anlaşmazlıklar biter,

hakimlere gerek kalmadan kendi aralarında anlaşır, sorunları çözerler.

***Berraklık güven yaratır.

---Siz eşinize, çocuğunuza, kardeşinize, arkadaşınıza açık olursanız,

aranızda gizli veya söylenmedik şeyler tutmaz

açıklıkla paylaşırsanız,

---onlar da paylaşmaya başlar.

***Bu açıklık bir filtre gibi tüm güvensizlikleri süzer***

Hiçbir kimsenin hiçbir şeyi saklamadığı toplumlarda güven yaygınlaşır.

Berraklık korkuyu yok eder.

Toplumumuzda bazı sözler vardır.
”Gizli olandan kork, arkası görünmeyenden ne çıkacağı bilinmez,
--gecenin hayrı gündüzün şerrinden iyidir,

--şüphe çilelerin en büyüğüdür”

gibi karanlığın ve gizliliğin yarattığı endişeyi anlatırlar.

--Tüm tereddütler açıklıkla bilememekten kaynaklanır.

--İnsanlarla olan ilişkilerinizde açıklık egemen olur,

gizli kapaklı bir şey kalmazsa

taraflar

korkunun ve kendilerini korumanın

ağır yüklerini sırtlarından atarlar.

Aralarındaki mesafe azalır.

İçtenlikle birbirlerine yaklaşır,

içlerindeki değerleri,

kalplerindeki zenginlikleri

cömertçe paylaşırlar.

---En çok kızılması gereken insanlar
kendi numaralarını gizleyerek telefon açanlar ve
kartvizitine cep telefonunu yazmayanlardır.

Onlara sormak gerekir;

karşı taraf numarasını size vermiş ve siz
onunla konuşuyorsunuz,
onun bu açıklığına karşı
siz neden gizli kalıyorsunuz?

Bir şeylerinizi saklamak gereksinimi duyuyorsanız,
neden hâlâ ilişkinizi sürdürüyorsunuz?

İnsanlarla olan ilişkilerinizden ancak gizliliği, korkuyu, endişeyi kaldırdığınız zaman zevk ve verim almaya başlarsınız.

*******İnsanlara karşı açık olunuz.*******

Kendi içinizdekileri saklamazsanız
başka insanların içinde bulacaklarınızdan da korkunuz kalmaz.

Kendilerini gizli tutanlar zannederler ki kimse gizledikleri taraflarını görmüyor.
Halbuki hiç kimseden hiçbir şey saklayamazsınız.
Herkes her şeyi görür ve öğrenir.

Siz ise sakladığınızı zannettiğiniz şeylerin
tüm gerçekliği ile bilinmemesinden ve
sizin karakterinizden kaynaklanan şüpheler içinde yaşarsınız.

*----Şüpheler ilişkileri yıpratır.---*

Bir insan hakkında duyulan sevgiyi, saygıyı ve güveni yaratan onun berraklığıdır.



Kitabı Ortasından Okumaktır.






*Berraklık gerçek sevgiyi ve şefkati doğurur.

Şüpheleri ortadan kaldırır,

kalpleri birleştirir.*

Şüphe aklın işidir.

Kalplerde ise yalnızca
sevgi ve şefkat yaşar.

Eğer ilişkinize kalbinizi rehber yapar,

kalbinizin sesiyle konuşursanız

sözleriniz

sevgi olur.

Allah daima kalbinizdedir.

O sevginin,

şefkatin,

merhametin

hayır ve

bereketin kaynağıdır.

Yaşamınızı hayır, bereket, sağlık, mutluluk, sevgi ve şefkatle zenginlik içinde yaşamak istiyorsanız

pırıl pırıl sular gibi berrak olunuz,

kalpten kalbe akınız.