DÜŞMAN BAZEN İLAÇLA VURUR;

İlaç üretimimin %80-90’ı Amerika ,
Avrupa Birliği(çoğunluğu Almanya, İngiltere ve Fransa) ve Japonyanın elindedir.

İlaç üretimi ve satışında en önemli ülke Amerika’dır ..

Üretimin ve satışın %40-50 sini ABD yapmaktadır.
Fransa, Almanya ve İngiltere’nin ürettiği ilacın daha çoğunu ABD üretip satmaktadır..
Ayrıca ilaç piyasası kontrolündedir..

2016yılında dünyada yıllık ilaç üretimi ve sarfiyatının 500 ile 750 milyar $,
şimdilerde 1 trilyon dolar civarında olduğu düşünülürse nedenli bir büyük pazar olduğu anlaşılır

Bir başka önemli konu da Amerika’nın Sağlık bakanlığına bağlı FDA dır.
FDA ne demektir ?

İngilizce açılımı ve anlamı Food and drug administration:
Türkçesi gıda ve ilaç yönetimi, kontrolü demektir..

Dünyada üretilen ilaç, gıda,Tıbbı malzemeler, veteriner ilaç ve sarf malzemeleri
FDA kuruluşundan onay almadan satılamaz ve kullanılamaz..

Bu kuruluştan onay almayan ilaçlar, gıdalar ,tıbbi sarf malzemeleri
ancak üçüncü dünya ülkelerinde kullanılabilir ..

gelişmiş bütün ülkeler,
ülkelerinde üretilen yeni ilaçların ,gıdaların ve tıbbi malzemelerin kullanılabilmesi için FDA onayını isterler;

aksi taktirde o ülkelerde satılamaz ve kullanılamazlar..

Demekki Çin ve Çin gibi diğer ülkeler istediği kadar ucuza tıbbi malzeme ve ilaç üretimi yapsınlar
Amerika’dan onay almadan bunların ilaçları ve tıbbi malzemeleri dünyada satılamaz demektir...

Yeni bir ilaç ve tıbbi malzeme üretimi yapan dünyanın diğer ülkeleri
Amerika’daki FDA dan onay alırken onlara belli bir para da ödemek zorundadırlar..

Peki dünyadaki şeker hastalığı ve gizli şekerle ilgili düzenleyici ilaçlar,

tansiyon düşürücü antihipertansifler,kolesterol düşürücü ve depresyona karşı kullanılan Antidepresan ilaç üretimini en çok hangi ülkeler yapıyor?.

Yine bu grup ilaçların da %60 -70 ini malum ülkeler yapıyor..

bildiğiniz gibi bu İlaçları kullanan kişilerde yorgunluk ve kısmen de impodans gelişebiliyor..

demekki bu ilaçların yan etkilerinden oluşan libido azalması ve impotans
yani cinsel isteksizlik ve erkeklik gücün azalması söz konusudur.

Aynı ülkeler özellikle de Amerika viagra (seldanafil), Cialis(Tadanafil),ve Dapoksetin(Priligy)son derece pahalı ilaçları üreterek sexüel problemleri gidermeyi ve para kazanmayı düşünmüş ve uygulamaya koymuşlardır..

Ve bunda da çok başarılı oldular.
.İddaa odur ki bu ilaçların çoğunluğu Türkiye dahil orta doğu ülkeleri tarafından kullanılmaktadır

.Bu gurup ilaçlara aşırı talep mevcut olup neredeyse arz ve talebi yeterli olamamaktadırlar..

Üretenler fahiş fiyatla pazarı elinde tutmaktadırlar. 


Dünyada GDO lu Ürünlerin mucidi, Yahudiler yani İsrail’dir..

GDO lu ürünlerin üretilmesi ve biryerlerde depolanması konusu oldukça önemlidir..

Üretilen ürünlerin tohumlarıda kendi kontrolleri altındadır..
Maalesef ülkemizin çoğu yerlerinde de bu GDO lu tohumları kullanılmaktadır..

katkı maddeli tohumların ekilmesi ile toprağımıza da virüsler bulaştırılmakta
ve bu ürünlerinden sonra hastalık ülke genelinde yayılmaktadır..

ürününe hastalık bulaştığını gören çiftçi başının çaresine bakmaya ve ilaç bulmaya çalışıyor..

tohumu üreten İsrail,
hastalığı da kendisi yaydığı için ilacını da peşinen hazırlamış durumda..

virüse karşı geliştirdiği ilacı yüksek fiyata üreticiye satarak bir taşla iki kuş vurmuş oluyor..

Bir kamyon domates karşılığında almış olduğumuz bir kilogramlık ilaç ile
İsrail’e çalışmış oluyoruz.

Eğer hatırlayacak olursanız
daha öncelerde ÇİN de aniden yayılmış SARS virüsü ve grip salgınları olmuştu.

Bugün de aynı senaryo Çin’de oynanmaktadır.
İşin ucunda ekonomik savaş var..

Çin’in büyümesini istemeyenler var
 Sizin anlayacağınız Amerika başta olmak üzere İsrail,batılı ülkeler

Savaşı sadece silahla yapmıyorlar aynı zamanda da ilaç imalı ve satışıyla da yapmaktadırlar.

Bir kutu ağrı kesici Parol 3-4 TL iken malum seks ilaçlarının tane fiyatını 20 ile 50 TL ve
4 adetlik kutularını 120-280 TL arasında satıyorsalar ne demek istediğimi daha iyi anlarsınız..

Buna düpedüz soygun denir..

Belki size garip gelecek ama
bu konuda vatandaşımızın düşüncesi ise
büyük kafalar ile düşünüp
bilim üretip yorulmaktansa
küçük kafaları çalıştırıp
dinlenmek ve zevk almayı daha çok istemektedirler...