Milli Görüş niçin kuruldu?
Allah şahittir ki!
Tarih şahittir ki!
Yaşayanlar şahittir ki!
Milli Görüş bugünlere gelinsin diye kurulmadı!
Milli Görüş, Haçlı veya Siyonist Medeniyetlerine hayran olunsun diye kurulmadı, İslam Medeniyetinin altın çağları tekrar yaşansın diye kuruldu!
Milli Görüş, tarihte yapılmış ve zulüm kuleleri ile dolu Haçlı saldırılarının temize çıkarılması için değil, bu saldırıların bir daha asla tekrarlanmaması için kuruldu!
Milli Görüş, yeni ve eskisinden daha kanlı Haçlı saldırıları yapılsın ve onlara maddi, manevi destek olunsun diye değil, tüm dünyaya barış, hoşgörü, insan haklarının kamil manada sağlandığı, insan onurunun korunduğu, adil düzen ve adil bölüşüm kaidelerinin hâkim olduğu ortam sağlansın diye kuruldu!
Milli Görüş, servet, şöhret, şehvet bataklığında onurlarını kaybeden nesiller yetiştirmek için değil, manevi hasletlerle mücehhez, uğruna canı dâhil her şeyini rahatlıkla feda edebileceği değerlerin hâkim olması için çalışacak nesiller yetişsin diye kuruldu.
Milli Görüş, iradesi zayıf, Erbakan Hocamızın tabiri ile çerez-çemen peşinde kişiliğini feda edip, kendi değerlerine dudak büken müteahhitler yetiştirmek için değil, tüm insanlığın saadetini sağlama gayesi ile hedeflenen düzeni kurabilmek için, gecesini gündüzüne katıp çalışması gerektiğinin bilincinde mücahitler yetiştirmek için kuruldu.
Milli Görüş, Amerika’ya, Avrupa’ya, ya da maddi gücü yüksek başka odaklara kul köle olunsun, onların ifsatlarına işbirlikçilik kuralları içinde destek verilsin diye değil, tüm mazlum milletlerin kurtuluşuna gayret eden, tarihi birikimlerimizi hatırlayıp, onlara lider ülke olalım bilincinin hâkim olması için kuruldu!
Milli Görüş, kendisine empoze edilen hedefleri istişaresiz ve hesapsız kitapsız bir şeklide hayata geçirmenin mücadelesini vermek için önüne gelen herkes tarafından yanıltılan, ben ben dedikçe benleri iki dünyasına zarar verecek şekilde vücudunu saran kişiler yetişsin diye değil, Hakk’ı hâkim kılmak için, istişare ile hareket eden, ne yaptığını, nereye varmak istediğini bilen, adaleti sağlamak için kılı kırk yararak hareket eden, dostunu ve düşmanını önünde bulunan kitabı ve bin yıllık tecrübesi ile iyi tanıyan Fatihler, Kanuniler, Yavuzlar, Abdülhamidler yetişsin diye kuruldu.
Milli Görüş, potansiyel düşmanlarının teknolojisi geçmiş, atık, şifreleri başkasında silah ve teçhizatlarına mecbur olalım diye değil, kendi silah ve teçhizat sanayimizi kuralım, kendimizin ve tüm mazlumların savunmasını kendi imkânlarımızla yapmak için gerekli adımları süratle atalım, maddi imkânlarımızı bunun için seferber edelim diye kuruldu.
Milli Görüş, bizi ifsat eden borç ve faiz düzenine uymaya çalışıp ülkemizi, insanlarımızı ve tüm mazlumları sömürmeye yarayan mekanizmaları diri tutalım, faizi bize dayatılmış ve uygulamaya mecbur olduğumuz bir ekonomik model olarak kabul edelim diye kurulmadı. Faizi ortadan kaldırarak, Cenabı Allah’ın bize verdiği nimetlerle kendi düzenimizi kuralım, bütün insanlığa örnek olalım diye kuruldu.
Milli Görüş, Amerika’nın veya Avrupa’nın kapısında, bizi eritmeleri için içlerine almalarını hazır olda bekleyelim diye değil, İslam Birliği’ni kuralım, dünyada barışı, hem de bir an önce sağlayalım diye kuruldu.
Milli Görüş, arzuladığı düzeni kurmak için bir müddet ayıya dayı diyelim, onun dayılığını kazanalım, sonra harekete geçelim, diye diye, her gün biraz daha batan bir düşüncenin doğruluğunu kabul ettirmek için kurulmadı. Gece gündüz ibadet aşkıyla çalışılsın, Allah’ın arzuladığı şeyleri hayata geçirmek için seferber olunsun da, Allah’ın yardımı alınsın, tüm dünyaya örnek olunsun diye kuruldu.
Sen kardeşim!
Bir serap gördün ve Milli Görüş’ü bırakıp gittin!
Kurtuluş savaşının eşiğine getirildik. Etrafımızda kimse kalmadı. İslam dünyası perişan edildi. Her gün iyiye gitmek bir tarafa, daha beter tuzaklara doğru çekilmekteyiz. Sanayiimiz can çekişiyor. Tarımımızı öldürdüler, tarlalarımız boş, ahırlar ağıllar sinek avlıyor, buğdayımızı bile dışarıdan almaya mahkûm edilmişiz. İnsanlarımız müthiş ifsatların tuzağında çırpınıyor. İnsanlarımızı büyük şehirlere getirip üst üste istif etmişler. Sen ise kardeşim, başörtü ve imam hatip avuntusu içinde gününü gün ediyorsun.
Hâlâ Milli Görüş’e dönme vaktin gelmedi mi'
Hâlâ tuzakları göremiyor musun'
Hâlâ mı'
Hâlâ mı'
HOŞGÖRÜ
Aldanmışlıklara daima alkış;
Her birine ayrı ayrı hoşgörü!
Milli Görüş ilaçlarına bakış,
Her birine ayrı ayrı hoşkörü!
Ekrem Şama
Milli Gazete