Erdoğan, Birlik Vakfının Çemberlitaş’taki genel merkezinde düzenlenen iftarda yaptığı konuşmada, bir mübarek iftar vaktinde İstanbul’da eski dostlarıyla birlikte olmanın kendisi için saadetlerin en büyüğü olduğunu belirtti.
Sayısız güzelliğin paylaşıldığı oruç ikliminin insanı çok Farklı iklimlere taşıdığını, bu ayda paylaşma ve dayanışma ruhunun zirveye çıktığını dile getiren Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
”Bu ruhla her sene adeta yeniden diriliyoruz. Bu ruhla yeniden kardeşliğin, komşuluğun ebedi hukukunu idrak ediyor, soframızı, gönlümüzü herkese, her insana açıyoruz. Sahip olduğumuz bütün imkan ve zenginliklerin bize emanet olduğunu, paylaşırsak emanete riayet etmiş sayılacağımızı, paylaşmazsak başkasının üzerimizdeki hakkını haksız yere yemiş olacağımızı bu ayda çok daha kavramış oluyoruz. Şükürler olsun ki bu anlamda muazzam bir ruh ve gönül zenginliğine sahip bir milletin varisleriyiz. Böyle bir ecdadın varisleriyiz. Bu, bizim için ayrı bir zenginlik.” Türkiye’nin tüm şehir, ilçe ve beldelerinin, tüm mahalle ve köylerinin bu iklimi, dayanışma, yardımlaşma, kucaklaşma için adeta son bir fırsat gibi değerlendirdiğini ifade eden Erdoğan, şunları kaydetti:
”Urfa’dan İstanbul’a, memleketimizde kurulan her Halil İbrahim sofrasının bereketi yüreklerimizi bütünleştiriyor. Ben bu akşamki sofrayı da bir Halil İbrahim sofrası gibi görüyorum. Uşak’tan Artvin’e paylaşılan her lokma vicdanlarımızı arındırıyor. Yediden yetmişe bu birlik ve beraberlik ruhu, bu dayanışma şuuru bizi yeniden kardeş, yeniden millet kılıyor. Zira bizim medeniyet dilimizde soframızın adı Halil İbrahim sofrasıdır. Bizim irfanla yoğrulmuş kültürümüzde misafirin adı tanrı misafiridir. Bizim lisanımızda ekmeğin adı nimettir. Toplumsal hayatımızda komşusu açken tok yatmak bize yasaklanmıştır. Bu evrensel değerleri birey olarak, aile olarak, millet olarak yaşatmak, bizi biz kılan en değerli hasletlerimizdir. İnsani değerleri yüzyıllar boyu savunan bir milletin fertleri olarak bugün yeni bir sınavla baş başayız, karşı karşıyayız. Bireycilik, bencillik, kendisi için istediğini başkası için istememe, kendine hak gördüğünü başkasına çok görme kültürü insanların vicdanında büyük yaralar açıyor. Zayıf olanlar, güçlü olanlar karşısında açıkça haksızlıklara maruz kalıyor. Yaşanan haksızlıkları bertaraf etmek için yeniden insanı yücelten, gücü değil hakkaniyeti merkeze alan, merhametsiz bir rekabeti değil, adaleti, paylaşmayı ve dayanışmayı esas alan bir anlayışa ihtiyaç var.”
Üçüncü gün saat üç
Üçüncü gün saat üç" Birlik Vakfı'nın bayramlaşma gün ve saatinin kısaltılmış formülüdür. Bayramlaşma her bayramın üçüncü günü saat üçte yapılır.
Ramazan bayramının üçüncü günü olan 2 Ekim Perşembe günü saat üçte Birlik Vakfı'ndaydık.
Birlik Vakfı, Milli Türk Talebe Birliği(MTTB)'nden yetişen neslin altında buluştuğu çatı. MTTB benim gençliğimin de altında en tatlı ve en unutulmaz hatıralar yaşadığım çatıydı. MTTB Tokat şubesini kurup İstanbul'a gelmiş, burada da MTTB'nin merkezinde çeşitli etkinliklere katılmış kitaplarını okuduğumuz gazetelerde haberlerini gıptayla gördüğümüz büyüklerimizi yine burada tanımıştım.
Hele 25 Nisan 1975 tarihinde bir Milli Gençlik gecesi vardı ki unutmak mümkün değil. Organizasyonunda da görev aldığım o gecenin tadı damağımda kalmıştı. Başbakan Yardımcısı Necmettin Erbakan ve bakanlarının katıldığı muhteşem bir geceydi. Üstat Necip Fazıl "Gençliğe Hitabesi"ni o gece irad etmişti. "Sakarya Türküsü" şiirini o gece 21 yaşındaki Recep Tayyip Erdoğan okumuştu. Abdullah Gül protokolün karşısındaki tribünde ağabeyim Musa Tosun ile birlikte oturuyordu.
İşte o MTTB'nin başkanlarından biri olan eski Kültür Bakanımız İsmail Kahraman beyin başkanlığında kurulan Birlik Vakfı'nın geleneksel bayramlaşma merasimi, 1960'lı yıllardan günümüze uzanan zaman diliminde "nereden nereye" nostaljisinin yaşandığı keyifli bir bayramlaşmadır.
Tam üç buçuk saatlik keyifli bir bayramlaşma yaptık. Daha doğrusu bayramı orada yaşadık. Uzun zamandan beri göremediğimiz dostlarımızı gördük kucaklaştık, hasret giderdik.
Bu bayramlaşma öyle ruhsuz törenlerin icra edildiği sadece protokoldeki üç beş kişinin konuşup dağıldığı bir merasim değil.
Bu bayramlaşma, mazinin tezekkür edildiği, günümüzün değerlendirildiği, aynı zamanda fikir alışverişi yapılan ve geleceğe ışık tutulan fevkalade doğal ve faydalı bir zemin.
Tabii toplantıyı hepimizin ağabeyi İsmail Kahraman yönetiyor. Elinde mikrofon sun'ilikten uzak toplantıya gelen herkesi önce kendisi tanıtıyor sonra seyyar mikrofon tanıtılan şahsa veriliyor. Herkes önce kendini tanıtıyor sonra varsa vereceği bir mesaj onu da veriyor hazırunun bayramını kutlayarak oturuyor.
Yani bu bayramlaşmaya katılan herkese kendini tanıtma ve fikrini açıklama imkanı veriliyor. Samimi bir ortam. Bu ortamı samimi kılan da İsmail ağabeyin toplantıyı yönetme şeklidir. Herkesin rahat konuşmasını sağlıyor. Hatıralarla, esprilerle unutulanları hatırlatmalarla konuşanlara yön de veriyor.
Cumhurbaşkanı, Başdanışmanı Bahaddin Cebeci'yi göndermişti. (Cebeci bizim Tokat şubesini açtığımızda MTTB genel merkezinden gönderilen temsilciydi!) Bayramlaşma tam birlik havası içinde geçti. SP'den, MHP'den, YDP'den AK Parti'den dostlar da vardı. Meclis'in bir gün önce açılmış olmasından belki dönem milletvekillerinden sadece Yaşar Karayel oradaydı. Eminönü, Üsküdar belediye başkanları ve her bayramda katılan Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş bey vardı.
Büyük küçük katılan misafirleri saymaya yerimiz yetmez.
Önemli olan bu birlik ve beraberliği yaşamaktı.
Dış İlişkiler Enstitüsü'nun kurucuları arasında bulunduğum Birlik Vakfı'nın bu bayramlaşma toplantısı, bayramı iliklerimize kadar yaşadığımız bir zemindi yine öyle oldu.
Yeri geldi güldük, yeri geldi üzüldük. Yeri geldi sevindik, yeri geldi derin derin düşündük.
Toplantı sonunda Asr suresini dinledik, tekrar musafaha yaptık ve toplu bir duadan sonra dağıldık.
Riyasız gösterişsiz herkesin kendisini rahatlıkla ifade ettiği bu zemini hazırlayan başta İsmail Kahraman ağabey olmak üzere Birlik Vakfı yönetimine kendi adıma teşekkür ediyorum.
Siyasiler Birlik Vakfı'nda iftar açtı
Türkiye `nin köklü sivil toplum örgütlerinden Birlik Vakfı , 1982`den beri geleneksel hale getirdiği iftar yemeğini önceki akşam vakfın merkezinde düzenledi.
İftara Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu , eski İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu ile gazetemizin Genel Yayın Yönetmeni Selahattin Sadıkoğlu `nun da aralarında bulunduğu çok sayıda davetli katıldı. Vakfın Kurucular Kurulu Başkanı İsmail Kahraman , Türkiye `nin çok güzel bir noktaya geldiğini ve gelecekte daha güzel günlerin Türkiye `yi beklediğini dile getirdi.
Birlik Vakfı'nın geleneksel iftar yemeği, siyaset ve iş dünyasından çok sayıda ismi bir araya getirdi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın telgraf gönderdiği yemeğe şu isimler katıldı:
Birlik Vakfı'nın geleneksel iftar yemeği, siyaset ve iş dünyasından çok sayıda ismi bir araya getirdi.
Vakfın İstanbul Çemberlitaş'taki genel merkezinde verdiği iftara, Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu, eski Tarım Bakanı Sami Güçlü, eski İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu, eski Sanayi ve Ticaret Bakanı Ali Coşkun katıldı. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın telgraf gönderdiği yemekte şu isimler de hazır bulundu: "Eski Başbakanlık Müsteşarı Ömer Dinçer, İstanbul milletvekilleri Feyzullah Kıyıklık ve Azmi Ateş, Kayseri Milletvekili Yaşar Karayel, THY Yönetim Kurulu Başkanı Candan Karlıtekin, İSKİ Genel Müdürü Mevlüt Vural, İETT Genel Müdürü Mehmet Öztürk, KİPTAŞ Genel Müdürü İsmet Yıldırım,Prof.Dr.İskender Pala ve AK Parti İstanbul İl Başkanı Aziz Babuşçu."
Birlik Vakfı'nın Kurucular Kurulu Başkanı eski Kültür Bakanı İsmail Kahraman, yemekte yaptığı konuşmada 1982 yılından beri iftar verdiklerini belirtti. Kahraman, "1498 yılında yapılmış bir Osmanlı binasındayız. Osmanlı'nın muhteşem günlerinde bizi sükuta götüren zihniyetten 100 sene sonra, Türkiye yeniden kendine gelme ve kendini bulma durumunda. Artık Çankaya'da güller açıyor. Tabandan tepeye kadar güzel bir Türkiye meydana geliyor." dedi.
zaman
<script type="text/javascript">
var _gaq = _gaq || [];
_gaq.push(['_setAccount', 'UA-35901013-1']);
_gaq.push(['_trackPageview']);
(function() {
var ga = document.createElement('script'); ga.type = 'text/javascript'; ga.async = true;
ga.src = ('https:' == document.location.protocol ? 'https://' : 'http://') + 'stats.g.doubleclick.net/dc.js';
var s = document.getElementsByTagName('script')[0]; s.parentNode.insertBefore(ga, s);
})();
</script>
