GOOGLE NASIL BAŞARDI?
Bakın bugünün dev Google şirketi 1996 yılında kurulmuş olmasına karşın, 2002 yılında keşfettiği ‘Adwords’ isimli reklam geliri modelini hayata geçirmeden önce pırıltılı ama kazançsız bir arama
motoru şirketiydi. Bugün Adwords, AdSense gibi reklam geliri modelleriyle neredeyse sınırsız para kazanma potansiyeli olan bir şirket haline geldi. The Economist dergisinin 27 Nisan 2010 tarihli sayısında Twitter’in nihayet reklam alma işine başladığı haber veriliyor ama dergi bu işe de şüpheyle yaklaşıyordu. Çünkü sosyal-medya sitelerinde reklam verenler ciddi hayal kırıklığı yaşamışlardı. Örneğin P&G şirketi facebook sitesindeki reklamlarından hüsran ile çıkmıştı. O nedenle bu devlerin nasıl para kazanacakları hâlâ bir muamma.
Onlar bunu düşünedursunlar, “acaba biz bu siteleri kullanarak nasıl para kazanırız?” sorusu sanırım çok daha pratik ve çok daha bizi ilgilendiren bir soru. Businessweek-online sitesi, geçen yılın sonlarında (8 Ekim 2009) Twitter’dan faydalanan şirketlerin ne tür amaçla bu siteyi kullandıklarına dair bir haber yayınladı. İşte bu habere göre, bu denli yaygın bir iletişim ağı sağlama becerisi göstermiş olan sosyal-medya siteleri arasından Twitter, bakın akıllı şirketler tarafından nasıl kullanılıyor...
Akıllı şirketler Twitter’ı nasıl kullanıyor?
Çoğunuza göre Twitter kullanımı çoluk çocuğun işi. O zaman “koskoca şirketlerin bu tür çocuk oyuncaklarında ne işi olabilir?” diyebilirsiniz. Ama kazın ayağı öyle değil. Bu bir paylaşım mecrası olduğundan, hem odaklı olarak ve hem de özellikle ilgili kesimlere, üstelik güvendikleri kaynaklardan gelen mesajlar göndermeye dayanıyor ve sayısız insanla paylaşım olanağı yaratıyor. O zaman şirketlerin pazarlama iletişiminden tutun da insan kaynağı bulma, satış, geri besleme alma, müşteri tepkilerini öğrenme, destek ve hatta coğrafi olarak dağınık şirket birimleriyle iletişim kurma konularına kadar Twitter gibi sosyal medya sitelerinden faydalanmaları için çok yaratıcı olasılıklar ortaya çıkıyor. Artık öyle anlaşılıyor ki, küçük büyük her şirketin bu tür sosyal medya kanallarından çok daha yaratıcı yollarla faydalanma olanakları sınırsız. Özellikle de bizim gazete okuyucu kitlesi arasındaki esnaf, küçük-orta boy şirket patron ve yöneticilerinin bu konuya biraz daha yakından bakmaları bence çok gerekli. İlgilendiyseniz buyurun anlattıklarıma dair birkaç örnek vereyim...
Kıssadan HİSSE
> Yeni şirket kuranlar, artık lütfen ‘yönetici eğitimi şirketi’ kurmaya falan kalkmayın. Buralarda kalabalık arttı, ekmek azaldı. Yeni bir pideci, yeni bir restoran, yeni bir kahvehane açmayı da düşünmeyin. Yeni teknolojinin sağladığı yeni iş kurma alanlarını daha fazla düşünmeye başlayın.
> Yerleşik şirket yöneticileri, sosyal-medya konusuna çoluk çocuk işi olarak bakmayın, sizler de kendi Facebook ve Twitter hesaplarınızı bir an önce oluşturup bu alanları nasıl yaratıcı business amaçlarıyla kullanabilirsiniz, bunları düşünün...
IBM: Şirket içi haberleşme ağı olarak kullanıyor
Dünyanın en büyük teknoloji şirketi galiba dünyanın en fazla ‘twit’ yapan şirketi. Şirketin farklı ülkelerde çalışan 1.000’den fazla çalışanı hem meslektaşları ve hem de müşterileriyle konuşabilmek için Twitter’i kullanıyor. Twitter şirketin çok süratli bir ‘şirket haber bülteni’ (newsletter) olma özelliği taşıyor. Üstelik bu gelişme, yönetimden herhangi bir talimat gelmeksizin kendiliğinden ortaya çıkmış.
SODEXO: Yönetici işe almada etkin ve verimli bir yöntem
Ülkemizde de faaliyet gösteren Kuzey Amerika’nın en büyük kurumsal yemek servis şirketi Sodexo’yu her ne kadar teknoloji konusunda önlerde görmeseniz bile, şirket geçen yıl Twitter’ı çok etkin olarak kullanan kurumların başında geliyordu. Twitter‘ı diğer sosyal-medya siteleriyle birleştirip, üst düzey yönetici bulmak için harika bir yöntem haline getirdi. Örneğin, Florida’da bir şef, yıllar önce staj yapmış olduğu Sodexo’ya geri dönmek istediğini ‘twitledikten’ bir gün sonra, işe alma takımı (@SodexoCareers) şefi işe yerleştirmişti bile. Şirket Twitter mesajlarının, işe başvuru sitesine kayıtları 3 kat arttırdığını söylüyor.
The Coffee Groundz: Yerel bir kafeyi tanıtma
ABD’nin Houston kentinin bir mahallesinde açılmış olan bu yerel kahvehane (ya da daha sosyetik ismiyle kafe) Twitter vasıtasıyla kendisine yeni müşteriler kazanıyor, şirketinin tanıtımını yapıyor. Üstelik gazete ilanından kat be kat daha iyi sonuç alıp beş kuruş para vermiyor. Ayrıca adrese teslim sipariş almak amacıyla Twitter’ı kullanan ilk şirket. Ayrıca her ay yeni kampanya veya kafedeki örneğin canlı müzik gibi olayları duyurmak suretiyle ayda 200 yeni müşteri kazanıyorlar ve bunların çoğu müdavim haline geliyor.
Ford Motors: Twitter kullanarak olumsuz PR’ın önüne geçiyor...
Scott Monty, Ford Motors şirketinin sosyal medya direktörü. Daha doğrusu artık yeni çıkan ve takip edilmesi olanaksız hale gelen şirket yönetici unvanlarından en yenisinin sahibi: CSMO. İngilizcesi Chief Social Media Officer. Monty, yakın zamanda Ford’a çok büyük bir zarar verebilecek olan bir olumsuz PR atağını Twitter sayesinde bertaraf edebilmiş. Aralık 2008’de Ford hayranlarının sitesinde yanlış anlamadan kaynaklanan bir yasal savaş başlıyor. Monty (@ScottMonty) twitter yoluyla insanlardan kendisine durumu inceleme şansı vermelerini istiyor ve ortalığa yayılan bilginin yanlış olduğunu söylüyor. Gerçek rakamları ve bilgileri açıklayıp ‘fan’ sitesinden özür diliyor. Ortalık yatışınca Ford’un itibarının çok daha fazla yükseldiği ve fan’ların da şirkete, kendilerini dinlediği ve tepki verdiği için çok daha muttu olduğu ortaya çıkıyor.
Pistachio Consulting: Twitter’da Twitter danışmanlığı şirketi!
Laura Fitton (@Pistachio) 2007’nin ortalarına kadar ev-ofisinde çalışan bir danışmanken, birden kendi şirketini kurmaya karar veriyor. Şirketlere “Twitter’ı nasıl kullanmalısınız” konusunda danışmanlık veren bir şirket haline dönüşen Laura, tüm pazarlamasını Twitter kanalıyla yapıyor. Yakınlarda OneForty.com isimli bir şirket kurdu ki OneForty, 140 anlamına geliyor ve bu da Twitter’da kullanabileceğiniz azami karakter sayısını ifade ediyor. Bu yeni şirketi için girişimci fonlarından 140.000 dolar finansman sağlıyor.
Dell Outlet: Stokları daha ucuza eritiyor
Sosyal iletişim sitesinin yıldızı olan Twitter’in ilk perakende mağazası, rektifiye edilmiş ve satması bayağı pahalı olan bilgisayarları satmak amacıyla kurulmuş. Şirket, meraklılarına, çok özel fiyatlara indirilmiş bilgisayarların haberlerini ‘twit’ ediyor ve indirim kuponları sunuyor. Dell Outlet bu yolla, ilk senesinde 2 milyon dolarlık iş yaptı. Diğer alternatif stok eritme yollarına kıyasla gerek zaman, gerekse de maliyet çok ciddi anlamda düşürüldü.
CrowdSPRING: Grafik tasarımcısı için tersine müzayede mekânı
CrwodSpring.com, potansiyel alıcıların logo, web sitesi ve diğer grafik işlerini satın almak için fiyat teklifi istediği ve aynı zamanda teklif talebinin ne zamana dek geçerli olacağı ve en yüksek teklifin ne olması gerektiğini bildirdikleri bir site. Bunun karşılığında, global bir yetenek havuzuna üye olan yaklaşık 12.000 serbest çalışan tasarımcı kendi tekliflerini veriyorlar. En düşük fiyat kazanıyor. Bu amaca yönelik olarak her türlü pazarlama Twitter vasıtasıyla @CrowdSPRING hesabından yapılıyor.
Seesmic: Yeni şirketinizi sıfır pazarlama bütçesiyle tanıtmak
Seesmic isimli yeni şirket, Twitter’ın video hali. Benzer şekilde kullanıcılar bu servisi kısa süreli web-kamera sohbet mesajlarını yüklemek için kullanıyorlar. Karşı taraftaki katılımcılarsa ister text mesajıyla, isterse videoyla cevap verebiliyorlar. Yalnızca bir yıl içinde şirket 2 milyon kullanıcı kazanmış durumda. Üstelik bunu sıfır pazarlama bütçesiyle başarmış. Tüm pazarlama faaliyeti, şirketin karizmatik kurucusu Loic LeMeur (@Loic) ile sohbet üzerine
<script type="text/javascript">
var _gaq = _gaq || [];
_gaq.push(['_setAccount', 'UA-35901013-1']);
_gaq.push(['_trackPageview']);
(function() {
var ga = document.createElement('script'); ga.type = 'text/javascript'; ga.async = true;
ga.src = ('https:' == document.location.protocol ? 'https://' : 'http://') + 'stats.g.doubleclick.net/dc.js';
var s = document.getElementsByTagName('script')[0]; s.parentNode.insertBefore(ga, s);
})();
</script>