ORUÇ SATMAK VEYA SATINALMAK / MAHMUT TOPTAŞ
Çocukları ibadetlere teşvik için ecdadımız bir çok güzellikler sergilemişler.
Çocukluğumdan hatırladığım, köyümüzde küçük çocukların oruç tutmasını teşvik için orucunu tutan küçüğü iftar vaktinde sırtta gezdirme yarışına girilirdi.
Ailenin fertlerinden biri çocuğu kaptığıyla sırtına aldığı bir olur ve ailenin diğer bireyleri gülerek eğlenirlerken çocuğu sırtında taşıyanı “Haydi yine kaptın çocuğun sevabını” derlerdi.
Şehirliler ise çocuğun oruç sevabını para ile çocuktan satın alırlarmış.
En az bir fitre karşılığı parayı çocuğa vererek orucunu satın alırlarmış. (Bakınız, Talat Onay, Mazmunlar, “Oruc Satmak” maddesi)
Benim çocukluğumda para, ceplerde bulunmadığından, çocuğa para verilse bile demir tıngırtısından başka çocuğun işine yaramayacağından para geçerli değildi. Çünkü köyde parayla satınalacağı bir şey yoktu.
Ama ablasının, ağabeyinin, babasının veya annesinin veya yakınlarından birinin sırtında gezinirken aldığı sevinç, çağımız zenginlerinin milyarlarıyla alabileceği bir şey değildi.
Çocuklarımız bizim devamımızdır.
İbrahim aleyhisselam, “Rabbim, beni ve çocuklarımı puta tapmaktan uzak tut” diye dua eder. (İbrahim süresi ayet 35)
Bir başka ayette ise “Rabbim, beni ve zürriyyetimi namaz kılanlardan eyle” diye rabbine yalvarır. (İbrahim süresi ayet 40)
Çocukluğumuzda akşamdan, anne ve babamıza “Beni de sahura kaldırın” der ve onlardan söz alırdık.
Onlar da kaldırırlardı.
Dayanamadığımız zaman yerdik ve yine oruca devam ederdik.
Biz çocukların bu orucuna “Tekne Orucu” denirdi.
Ekmeğimiz, ekmek teknesinde tutulduğu için, biz de arada bir ekmek teknesinin başına uğradığımız için “Tekne Orucu” derlerdi zannederim.
Çağımızın imkanlarına uygun teşvik yolları bulunmalı ve uygulanmalı.
Anneler, saçınızı süpürge ettiğiniz yavrularınızın iki dünyasının güzel olması için başta iman esaslarını çocuklarınıza, onların dilini ve bilgisini göz önünde tutarak akıl ve mantıklarına uygun ifadelerle ezberletiniz.
Namaza ve oruca zorlamayınız ama teşvik ediniz.
Çocuk yaştakiler orucu bozduklarında bile onları sevindiriniz ve devamını getirmesini sağlayınız.
Çocuklarınızı camiye götürünüz.
“Yüz verirsen omzuna çıkar” sözü yanlıştır.
Sevgili peygamberimiz, namazında torunları Hasan veya Hüseyin’i omuzuna alıp namazı öyle kıldırdığını haber verir hadisler.
Cami kurslarına gönderiniz.
Hocalarımız, çocuğun çokluğundan fazla olanları geri göndermesinler.
Yetişemediği çocukların camide oynaması bile çevre eğitimine devam demektir.
“Mekanların en değerlisi camilerdir” buyurmuş sevgili peygamberimiz.
Değerli yerlerde büyüsünler, değerli insanlardan olsunlar ve iki dünyalarında insanlık değerlerini yitirmeden ahiretin değerli yeri olan cennete layık hale gelsinler.
#Mhmt160618
https://soundcloud.com/erbakan/043-kuran-i-kerim-bakara-suresi-258-sifa-tefsiri-mahmut-toptas
#MahmutToptas
|