İÇ Sesinizin mantıklı bulduğu konularda fazla duraksamayın, harekete geçin. “Aa şu işi duydun mu? Ben zamanında düşünmüştüm bunu” diyenleri kimse kale almaz. Vakit kaybetmeden aksiyon alın.
Güzel sesiniz var ve şarkıcı olmak istiyorsanız, iç sesiniz buna yönlendiriyorsa anne baba zoruyla doktorluk okumayın, konservatuara gidin.
Ne iş yaparsanız yapın en iyisini yapın. Başarılı olduğunuzda para kazanmama ihtimaliniz yok.
Parayı hayatınızdaki temel hedef olarak koymayın. Saygınlığı zenginliğe yeğ tutun.
Dürüstlükten ödün vermeyin. İnsanların güvenini kaybetmekle para kaybetmek arasında kaldığınızda, iflas etmeyi tercih edin.
Hata yapmaktan korkmayın. 6 defa düşün 7 defa kalkın. Formül: n+1.
Hatalardan ders çıkarın. Aynı hatayı ikinci kez yapıyorsanız bu artık hata değil, sizin seçiminiz oluyor.
Herkesi dinleyin, herkesin tavsiyelerini duyun ama sadece önem verdiğiniz kişilerinkilerin iç sesinizi şekillendirmesine izin verin.
İyi bir evlilik yapın – burası bana da geliyor. 2, 3, 5 çocuk yapın. Nasıl mutlu olacaksanız öyle yapın, başkasını karıştırmayın. Ama hepsinin Üsküdar Amerikan’a girme ihtimaline karşın bütçeleri iyi planlayın.
Gençken çok fotoğraf çektirin, yaşlandıkça eskiden ne kadar güzel olduğunuzu anlayacaksınız. Merak etmeyin zannettiğiniz kadar tombiş görünmüyorsunuz.
Kıskanç olmayın. Bazen önde bazen arkada olacağınızı kabullenin. Maraton çok uzun ve sona geldiğinizde tek başına olacağınıza söz veriyorum.
Etrafınızdaki insanların yücelmesi size de güç katacaktır. Dostlarınızın, arkadaşlarınızın, özellikle lise arkadaşlarınızın iyi olması için önayak olun.
Hayatı aşırı takmayın. Ne yaparsanız yapın, elinizde olmayan sebepler, hesapta olmayan olaylar karşınıza çıkacaktır.
Dans edin. Başkalarının yanında utanıyorsanız arabayla işe giderken, evde yalnız kaldığınızda dans edin. Doğum gününüzde tavuk dansı yapın!
Kimseye bel bağlamayın. Ne eşinize, ne anne babaya, ne dostlarınıza. Hayatın her anında bir başınıza kalacakmışsınız gibi pozisyon alın ve ona göre donanımlarınızı sürekli artırın.