Emekli edilirken ‘hasta’ denilen astsubay Oyak’tan para isteyince ‘malul’ sayılmadı
Türk Silahlı Kuvvetleri’nden 2003 yılında kalp rahatsızlığı sebebiyle ‘malul’ sayılıp emekli edilen astsubaya 2004 yılında Oyak’tan yardım almak isteyince ‘malul değil’ raporu verildi.
Gülhane Askeri Tıp Akademisi (GATA) astsubay İsmail Turhan’a (37) 2003 yılında ‘TSK’dan malulen emekli edilmeli’ raporu verdi. Turhan, Temmuz 2004’te Ordu Yardımlaşma Kurumu’ndan (Oyak) 30 bin YTL’lik malul yardımını almak isteyince GATA’dan yeniden rapor istendi. GATA ise bir yıl önce ‘malulen emekli edilmeli’ dediği Turhan’ın çalışabileceği yönünde rapor yazdı. Oyak, GATA’dan gelen rapora göre astsubayın maluliyet yardımı talebini reddetti. Turhan, Askeri Yüksek İdare Mahkemesi (AYİM)’ne dava açtı. AYİM 3. Dairesi, Turhan’ın Oyak’tan maluliyet yardımı alma talebini yerinde görmeyerek davayı reddetti. Davada askerî başsavcılık, Turhan’ın astsubay olduğunu, fikrî bir işte çalışamayacağını belirtti, askerî mahkemenin aleyhinde görüş bildirdi. Talihsiz astsubay Turhan, mahkeme kararından 1 ay sonra kalp krizinden vefat ederken, geride eşi ve iki çocuğunu bıraktı.
Astsubay İsmail Turhan, 2003 yılında kalp hastalığı tanısıyla TSK tarafından malulen emekliye sevk edildi. Emekliliğe sevk edildiğinde 18 yıl kıta görevini tamamlayan Turhan’ın hastalığı 1996’nın Ocak ayında başladı. Atrial fibrilasyon teşhisi konulan Turhan’ın rahatsızlığının iyileştirilebilir bir hastalık olmadığı GATA’nın raporlarıyla tespit edildi. Teşhise göre kalpte şekil bozukluğu, kalp kapakçığında çökme ve mitral yetmezlik gibi rahatsızlıklar vardı. GATA, 2003 yılında ‘TSK’da görev yapamaz, adi malul’ raporu verdiği İsmail Turhan’a Oyak’tan yardım almak isteyince 2004’te ‘bedenî hareketlerini yapar ve fikren çalışabilir’ raporu verdi. Turhan’ın avukatları GATA’nın raporuna itiraz etti. Dilekçede, TSK’da en rahat görevlerde dahi çalıştırılmasının riskli bulunduğu ve bu yüzden emekli edildiği belirtildi. Yıllardır piyade astsubaylık yapan Turhan’ın, fikrî bir işte çalışmasının zor olduğu belirtildi. AYİM’e verilen dilekçede şunlar belirtildi: “Oyak Kanunu’nda düzenlenen sosyal güvenlik yardımının amacı süresinden önce TSK’da görev yapamaz raporu alan personeli korumak amacıyla düzenlenmiştir. Turhan süresinden önce emekli olduğu için 1. dereceye düşememiş ve maddî kayıpları oluşmuştur. Turhan, henüz 36 yaşındadır ve eğitim hayatlarının başında olan iki çocuğu vardır. Bu nedenle de Oyak’ın vereceği maluliyet yardımına ihtiyacı vardır.”
Oyak ise, GATA’nın ikinci raporunu öne sürerek, malul yardımı yapılamayacağını belirtti. Oyak avukatları, Turhan’ın kanunla düzenlenen tam ve daimi maluliyet yardımı şartlarına uymadığını öne sürdü. AYİM’in maluliyet yardımıyla ilgili istikrar kazanmış içtihatlarının olduğunu söyleyen avukatları, davanın reddini istedi. Askerî başsavcılık ise, rapordaki bedenî hareketlerden muafiyetinin söz konusu olmadığı ifadesinin astsubay Turhan’ın gündelik hayatta gerekli hareketleri yapabileceğini anlattığını belirtti. Askerî Başsavcılık, yetiştiriliş biçimi ve amacı itibarıyla astsubayların ordu dışında fikren bir işle meşgul olamayacağını, Oyak’ın tazminat ödemesi gerektiğini kaydetti. Askeri Mahkeme’nin 3. Daire Başkanlığı, Turhan’ın tam ve daimi maluliyet halinin bulunmadığına, Turhan’ın talebini reddeden Oyak işleminin hukuka uygun olduğuna karar verdi. Turhan, emekliliğinin ardından aldığı 700 milyon lira maaşla geçinememiş. Ankara Hastanesi’ni koruyan güvenlik şirketinde müdür olarak çalışmaya başlamış. Turhan, işe girmesinden yaklaşık 1 yıl sonra da vefat etmiş.
Eşi tepkili: Kocam madem malul değildiyse TSK niye emekli etti?
Turhan’ın eşi Fatma Hanım, Oyak’tan malul yardımı alamayınca çok zor günler geçirdiklerini söyledi. “Oyak’a ev kredisi borcumuz vardı. Eşim kredi borcunu ödemeye çalışırken çok zorlandı.” diyen Fatma Turhan, Oyak’a karşı daha önce açılan davalarda malulen emekli yardımı yapıldığını söylüyor. Eşinin mahkeme kararından 1 ay sonra kalp kriziyle vefat ettiğini söyleyen Turhan, “Eşim sağlamsa TSK niye malulen emekli etti? Geceleri hep kâbuslarla uyanıyordu. Kalbinde ritim bozukluğu vardı. Hastalığını bizden gizlemeye çalışıyordu; ama uykusundan bağırarak uyanıyordu. Kalbi sıkışıyormuş. Sadece ilaçla tedavi oluyordu.” şeklinde konuşuyor.
Maluliyet yardımı mahkemelik oldu
OYAK, özel kanun hükümlerine tabi olmasına karşın asker üyelerin açtığı davalar, AYİM’de görülüyor. OYAK’ın maluliyet yardımı konusundaki kararı veren AYİM üyelerinin maaşından OYAK üyeliği için kesinti yapılıyor. OYAK’a üye olan AYİM üyelerinin kurum hakkındaki bir davada karar vermelerinin adil yargılama ilkesine aykırı olduğu belirtiliyor.
http://www.memurlar.net/haber/41641/
7 - ÖZETİ:İlaçla kontrol altına alınamayan epilepsi “sara” hastalığı olduğu raporla saptanan davacı sivil memurun bu rahatsızlığının, OYAK Kanununun 26/a-2 maddesi kapsamına giren ve bir işle meşgul olma imkanı olup olmadığının araştırılmasına gerek bulunmayan bir hastalık oluşu karşısında; tam ve daimi malülüyet yardımından yararlandırılması gerekirken, aksi yönde tesis edilen işlem hukuka aykırıdır.
Dergi No:11
Karar Dairesi:AYİM.1.D.
Karar Tarihi:13.02.1996
Karar No: E. 1995/1193
Karar N10 - ÖZETİ:TSK.’de görev yapamaz raporu alan davacı subayın raporunda belirtilen “bedenen çalışamaz” ibaresi karşısında ve TSK.’de yetişme paterni itibariyle statü dışında fikren çalışabileceği bir işin olamayacağı gerçeğinden hareketle, kendisine davalı kurumca tam ve daimi maluliyet yardımı yapılması gerekirken, aksi yönde tesis edilen işlem hukuka aykırılıkla sakatlanmıştır.
Dergi No:13
Karar Dairesi:AYİM.1.D.
Karar Tarihi:28.04.1998
Karar No: E. 1998/272
Karar11 - ÖZETİ:Maluliyeti kurum üyesiyken kesin olarak saptanan, ancak 205 sayılı Kanun’un 26/a ve 26/b maddeleri uyarınca, hakkında kurumca ek Sağlık Kurulu raporuyla bir takım bilgiler istenen ilgilinin, bu esnada kurum üyeliği ile ilişiği kesilmiş olsa dahi, kendisine maluliyet yardımı ödemesi yapılması gerekir.
Dergi No:13
Karar Dairesi:AYİM. 1.D.
Karar Tarihi:05.05.1998
Karar No: 1998/300
Karar No: K13 - ÖZETİ
avacının düçar olduğu ruhi rahatsızlığın iyileşmesinin mümkün olmadığı belirtilmekle beraber, bu hastalığı nedeniyle kendisinin bir işle meşgul olma imkanından kati surette mahrum kalmadığı tıbbi raporla saptandığından; davacıya tam ve daimi maluliyet yardımı yapılabilmesine hukuken imkan yoktur.
Dergi No:14
Karar Dairesi:AYİM. 1.D.
Karar Tarihi:26.01.1999
Karar No: E.1998/947
Karar N14 - ÖZETİ:Vücut fonksiyon kaybı ile bir iş yaparak hayatını kazanma tamamen farklı kavramlar olduğundan, davacının vücut fonksiyon kayıp oranının %45 olduğuna ilişkin açıklamanın sonuca bir etkisi bulunmadığı gibi; teknisyen sınıfında olup, TSK’de bu sınıfının mesleki formasyonunu almış bir astsubayın fikren yapabileceği bir iş de olamayacağından; hakkında belirtilen “bedenen çalışamaz, fikren çalışabilir” kanaatinin, davacının tam ve daimi maluliyet yardımı almasına engel teşkil ettiği kabul edilemez.
Dergi No:14
Karar Dairesi:AYİM.1.D.
Karar Tarihi:26.01.1999
Karar No: E.1999/57
Karar No: K. 29 - ÖZETİ:
TSK dan ilişiğinin kesilmesini gerektiren bir hastalık tek başına OYAK tam ve daimi maluliyet yardımı yapılmasının yeterli nedeni sayılamaz. Ayrıca bir işle meşgul olma olanağının kesin şekilde yitirildiğinin sağlık kurulu raporuyla tespiti gereklidir.
Dergi No:20
Karar Dairesi:AYİM 3.D.
Karar Tarihi:27.01.2005
Karar No: E.2004/722
Karar No: K.2005/115
1999/135o: K. 1999/47. 1998/517 No: K. 1998/513o: K. 1996/128
Ersen Gürpınar
Bende TSK görev yapamaz raporuna istinaden isteğim dışında resen emekli edilerek mağdur edilenlerdenim.
205 sayılı yasada sonradan değişiklik yapılarak "Fikren ve bedenen çalışma" koşulu getirilmiştir. Benimle ilgili OYAK askeri hastahaneden ek zeyl raporu istemiş verilen raporda
1. Hastalığının tedavisi mümkün değildir
2. Fikren ve bedenen çalışır denildiği için maluliyet tazminatı alamadım.
Hastalığının tedavisi mümkün olmayan HER AN HASTADIR çalışması söz konusu değildir rahatsızlığımın hat safhada olduğu bir dönemde avukatın açtığı dava yetkisizlik kararı ile sonuçlanmış süresi içinde (avukat hatası) AYİM dava açılamamıştır. Gerçi açılsaydı bile örneklerinde olduğu gibi ASSUBAY LEHİNE KARAR MÜMKÜN GÖRÜLMEMEKTİDİR.
1.OYAK SOSYAL GÜVENLİK KURUMU GİBİ DAVRANMAMAKTADIR
2.TSK İSTEĞİ DIŞINDA RESEN EMEKLİ EDİLEN ÖZELLİKLE ASSUBAYLARIN MAĞDURUYETİNİ ÖNLEMİYOR VAZİFE MALÜLLERİNDE OLDUĞU GİBİ EMSALLERİMİZİN DERECESİNE ULAŞMAMIZI SAĞLAMIYOR
Birçok hukuksuzluk gibi bu adaletsizliğinde düzeltilmesi gerekiyor
Sitemizde yer alan yazı ve makaler
tamamen bilgi amaçlı olup
kesinlikle idari hukuki amaçlı kullanım için
tavsiye edilmez,
sitede yer alan bilgileri
ilgili kurum ve hukuk uzmanına danışmadan uygulamanız
beklenmedik sonuçlar doğurabilir,
www.hiziracil.tr.gg sitesinde
yer alan haberler ,yorumlar, bilgilerden dolayı
hiç bir şekilde sorumlu tutulamaz,
sitede dolaşım yapan kullanıcılar
bu uyarıyı kabul etmiş sayılırlar..
Hoşça kalın.
Saygılarımızla