*** İYİLİK İÇİN KOŞANLARIN YERİ*** - İngilizlerden Otelden Villa pansiyonculuğuna

15 Ağustos 2007 Çarşamba - Nilgün ATAR - Fethiye'de İngilizler tarafından satın alınan 2000 villada gizli pansiyonculuk yapıldığını herkes biliyor ancak bu durum kabullenilmiş gibi üstü örtülüyor.

Yerel yönetimler, turizmciler, yerel basın ve yöre halkı bu konuda suskun çünkü başta emlak ve arazi komisyoncuları bu satışlardan ciddi para kazanıyorlar.

Satılık evi ve arsası olanlar da yabancılara satmak için sıradalar. Market, restoran, bar ve cafeler, taksiciler, yatçılar da villalarda kalan misafir görünümlü turistlerden para kazanıyorlar. Az ya da çok çıkarlar uğruna kayıt dışı faaliyete seyirci herkes.

Kısacası Fethiye'de tam bir İngiliz saltanatı hakim. Tüm restoran, cafe, bar, otel, pansiyon, marketlerin isimleri İngilizce, çalan müzikler de öyle. İlk bakışta yadırgıyor insan.

Peki nasıl oluyor bu gizli pansiyonculuk? Fethiye ve Didim bölgesi ağırlıklı olmak üzere Kaş, Kalkan, Demre, Alanya, Bodrum, Marmaris'te; İngiliz, Hollandalı ve Almanlar aldıkları villaları apart olarak kiraya veriyorlar. Tam bir pansiyon faaliyeti söz konusu. İki haftalığına bu villalarda tatile gelen turistler misafir görünümünde ağırlanıyor.

İNGİLİZ MİSAFİRPERVERLİĞİ Mİ ?
Sadece Fethiye'de sezon boyunca 5 odalı, havuzlu, barlı 2000 adet villaya gelen turistlerin sayısını, ülkenin döviz ve vergi kaybını siz düşünün artık. Bu villalarda kalanlar turist değil de misafir ise; İngilizler bizden fazla mı misafirperver diye düşünmeden edemiyor insan.

Ayrıca yanı başında gizli pansiyonculuk yapan İngiliz için 'ne yapayım o benim komşum'diyerek bu kayıt dışı ve haksız rekabete seyirci kalan pansiyonculara ne demeli?.

Ülkelerinde kanun ve kurallara büyük bir titizlikle uyan İngilizler neden ülkemizde gizli saklı turizm faaliyetinde bulunuyorlar?. Yoksa biz mi öğretiyoruz bu işin yolunu yöntemini?.Bunları da sorgulamak gerekiyor.

İNTERNETTE PAZARLANAN GİZLİ PANSİYONLAR!
Yabancıların Türkiye'de satın aldığı villalar kiralanmak üzere internet sitelerinde pazarlanıyor. Siteyi incelediğiniz zaman villaların resimleri, hangi tarihlerde oda olduğuna dair bilgileri ve fiyatları görebilirsiniz. Bu villaların pansiyon, apart, motel gibi isimleri yok. Her villanın 5 ayrı aparttan oluştuğunu ve en az iki kişilik olduğunu ve sadece bir sitede bine yakın villa pazarlandığını düşünürseniz kayıt dışı boyutunu daha iyi anlayabilirsiniz.

Fethiye- Ovacık'ta; muhtarından, turizmcisine, taksiciden pansiyoncusuna kadar konuştuğum herkes tek tek saymış gibi 'kayıt dışı faaliyet gösteren 2000 pansiyon villa olduğunu' söyledi. Demek ki rakam doğru.

Bu kayıt dışı turizm faaliyetine seyirci kalan turizmcilerin neler düşündüğünü merak ettim. Fethiye Ovacık'ta uzun yıllar otelcilik yapan Köseoğlu Otel sahibi Biray Köse ile bir söyleşi gerçekleştirdik.

İşte Biray Köse'den gündemi sarsacak çok çarpıcı ve cesur açıklamalar:

N.Atar-Yabancıların satın aldığı 3.500 villadan ikibin tanesi amacı dışında kullanılıyor diyorsunuz. Bunu Fethiye'de herkes biliyor ama sanıyorum yetkili makamların haberi yok...

Biray Köse - Yabancıların burada ev alıp yaşamasına karşı değilim ama yabancıların aldıkları evlerde kayıt dışı turizm faaliyetinde bulunmalarına karşıyım. Neden?. Çünkü haksız rekabet oluyor, vergi vermiyorlar, suyu bizden ucuz fiyatla kullanma ayrıcalığına sahipler, bizler ruhsat çıkarıyoruz, Onlar devlete 5 kuruş vergi vermiyorlar.

Bölgeye katma değer sağladıkları söyleniyor, taksicisi, marketçisi, restoranı, barı bir yere kadar faydalanıyor ama istihdam yok. Bizler havaalanına 5 kere girebiliyoruz, MA-MB plakalı İngilizler sınırsız giriş yaparak misafirlerini karşılama ayrıcalığına sahipler.

İngilizler gayrimenkulleri tapu bazında alıyorlar, Avrupa'da ise kat irtifakı olarak alınıyor. Böyle giderse yarın burada hak sahibi olacaklar ve bizler azınlık durumuna düşeceğiz. Burada devletin yapması gereken kota koymasıdır, özellikle turizmin yoğun olduğu bölgelerde.

İngiltere'de internet üzerinden yapılan satışları biz belgeledik

Haftalık veya 14 günlük sürelerle periyodik olarak kiraya veriliyor. Para alışverişi İngiltere'de oluyor, bizlere ve ülkemize bir katkısı yok.

N.Atar- Peki, bu haksız rekabet ve kayıt dışı turizm faaliyeti karşısında Fethiye'deki turizmciler ne yapıyorlar?.

B.Köse - Biz bu gidişe dur demek için 80�100 otelci birleşerek imza topladık ve Belediye Başkanımıza giderek dilekçe verdik. Belediye Başkanı olarak bu kayıt dışı ticareti denetim altına almasını istedik. Ama Başkanımız 'bu benim görevim değil' dedi. Nasıl göreviniz değil dedik, belediye kanunlarında var olan maddeleri belirttik. Bu villaların suyunu, elektriğini belediye veriyor. Kullandığı sudan belli ticaret yaptığı. Havuz başına bar yapmışlar, ruhsatı var mı yok mu diye sormak kimin görevi?. Bunu biz mi kontrol edeceğiz?. Sonuç olarak dilekçemiz üzerinden işlem yapılmadı.

N.Atar- Peki Fethiye Otelciler Birliğinin tavrı nasıl bu konuda?

B.Köse - FEDOR Başkanının yaptığı açıklamalar turizmin iyi gittiği yönünde. Çünkü kendisi de yabancılara mülk satışı işi yapıyor. Oysa Fethiye Otelciler Birliği olarak bu konuyu araştırmak ve gereken önlemleri almak zorundadır. Bizler bu duruma karşıyız.

N.Atar- Herkesin gözleri önünde olan bu kayıt dışı turizm hareketi karşısında yerel basın durumu görmezlikten mi geliyor?. Bu konu neden gündeme getirilmiyor?.

B.Köse - Burada kimse bir şey yapamıyor çünkü yabancılar tapusu ile satın alıyor ve el altından işletiyor. Buna maliye mi el koyar bilemiyorum ama bence denetim birinci derecede yerel yönetimin görevi.

Belediyenin kanun ve yasalarında zaten var tüm bunlar. Ama nedense denetim mekanizması işletilmiyor.

Beş odalı bu villalar barı havuzu, masaları, yatakları sandalyeleri, personeli ile resmen bir pansiyon olarak işletiliyor. Bunu daha açık nasıl anlatabiliriz. 2 bin villa bu durumda. Bu villaları kontrol ederek denetlemek belediyenin görevidir. Yerel yönetimlerde belediye başkanları o bölgede yaşayan vatandaşların haklarını korumak zorunda. Vatandaş şikayet için müracaat ettiğinde gereğini yapmalıdır. Ama biz başvurduğumuz halde bu duyarlılığı göremedik ne yazık ki.

N.Atar- Yabancılara villa satışı ile gelişen bu gizli pansiyonculuk buradaki turizmcileri de etkiliyor mu ?.

B.Köse - Şu anda en az 10 otel kapandı yerine villa yapıldı ve İngilizlere satılıyor bu yerler. Mayıs Haziran dönemi boş geçti Fethiye'de. Büyük acentalar buradan çekildi, otellerle kontrat yapmıyorlar. Neden? Çünkü turizmin şekli değişti. Burada villa turizmi geçerli artık.

N.Atar-. Otellerin villaya dönüşerek İngilizlere satılması Fethiye'de yeni bir turizm yapılanmasının başlangıcı gibi. Neden İngilizler Fethiye'yi cazip buluyorlar sizce?

B.Köse - İngilizler sıcağı sevmeyen insanlar. Burası serin. Özellikle Ovacık ve Hisarönü yüksek olduğu için havası, panaroması, tarihi zenginlikleriyle çekiyor onları. Genellikle yamaçlardan alıyorlar evlerini.

İngilizler zaten toplu şekilde yaşıyorlar. Genellikle villalarında partiler yapıyorlar, eğlenceler düzenliyorlar. İngilizlerin aşçıları var, sipariş edilen yemekleri yapıp yevmiyesini alıyor, yemekler villalarda yeniyor. Yani sürekli dışarıda yenilip içilmiyor. İşin bu boyutu da var.

N.Atar- Antalya'da 5 yıldızlı otellerdeki her şey dahil sisteminin değişik bir versiyonu. Peki, bu villa pansiyonlarda çalışan personelin durumu nedir?

B.Köse - İngiliz'in elektrikçisi var, marangozu var, temizlikçisi var, havuz bakımcısı var. İngilizler çok milliyetçi insanlar ve yapılacak işleri kendi aralarında hallediyorlar. Yöre halkından gelenler ise çok cüzi miktarlara çalışıyorlar.

N.Atar- Yabancıların satın aldığı bu villalarda gizli pansiyonculuk yapması ile gerçekleşen kayıt dışı turizm faaliyetinin önüne geçmek için nasıl bir çözüm formülü öneriyorsunuz?.

B.Köse - Ben İngiltere'ye gittiğim zaman bana bir form uzatıyorlar. Bu formda nerde kalacağımı beyan ediyorum. Burada muhtarında önemli görevi var. En alttan başlayarak en üst kademeye kadar herkesin sorumluluk ve görevleri olmalı..Yabancı da ülkemize geldiğinde ticaret kurallarını bilecek ve uyacak. Villasını turizme açacaksa bunu ilgili yerlere bildirmek, vergisini vermek, ruhsatını almak, sigortalı işçi çalıştırmak zorunda. Aynı bizler gibi. Yabancılar kayıt dışı faaliyetin suç olduğunu ve cezalarını bilmelidir. Bilmiyorlarsa bunu yetkililer uygun bir dille anlatmalıdır.

-o-

Köseoğlu Otel'in sahibi Bilal Köse açık ve net bir şekilde Fethiye'deki yabancıların gizli pansiyonculuğunu anlattı.

Bundan sonrasını araştırmak, takip etmek, gereğini yapmak yetkililere kalıyor. Başta Kültür ve Turizm Bakanlığı, Maliye Bakanlığı, Fethiye Belediyesi TÜRSAB, TUROB, TUROFED, AKTOP, FETOB, ATİD vb turizm meslek kuruluşları olmak üzere tüm yetkililere yerel ve ulusal anlamda büyük sorumluluk ve görevler düşmektedir. Yerel ve Ulusal basın da bu konunun takipçisi olmalıdır.

PANSİYON VE KÜÇÜK OTELLER BİRLEŞMELİ
Pansiyonara.com ve Butikotels.com sitelerinin yetkilisi Aydın Atıcı, ülkemizde ev pansiyonculuğunun teşvik edilmesi ve geliştirilmesi yönünde yaptığı çalışmaların yanı sıra, pansiyon ve küçük otelcilerin ulusal bir birlik çatısı altında toplanmaları gerektiğini söyleyerek şu açıklamaları yaptı:

'Büyük otelcilerin TUROB, AKTOB, GETOB gibi çok çeşitli sektör kuruluşları var ama pansiyon ve küçük otelcilerin doğru dürüst bir STK' ları ne yazık ki yok. Ancak yavaş yavaş Ayvalık'ta olduğu gibi bir kaç yerel örgütlenme kurulmaya başladı. Bu tür çalışmaların hızlanarak ülke geneline yayılması ve uzun vadede birlik çatısı altında toplanmasının sektör adına çok faydası olacağına inanıyorum' dedi.

BAKANLIK, CHP MİLLETVEKİLİ KARADEMİR'İN SORU ÖNERGESİNİ CEVAPLADI MI?
Siyasetçiler cephesinden CHP İzmir milletvekili Erdal Karademir, yabancıların aldıkları mülkleri kiraya vererek gizli pansiyonculuk yapmasını TBMM gündemine taşıdı ve Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın cevaplaması istemiyle yazılı soru önergesi verdi. Söz konusu önergede şu sorular soruldu:

1- Yabancıların gizli pansiyonculuk ve otelcilik olarak adlandırabileceğimiz bu kayıt dışı turizm faaliyeti Bakanlığınızca nasıl takip edilmektedir?

2- Bu tür faaliyetlerin önlenmesi konusunda herhangi bir önlem alınmış mıdır?

3- Yabancıların satın aldıkları evleri kiraya vererek Türkiye'nin turizm pastasından pay aldıkları sektör çevrelerince iddia edilmektedir. Bu iddiaların doğruluk derecesi nedir?

4- Yabancıların satın aldıkları evleri kiraya vermesinin ülkemizde büyük çapta döviz kaçışına neden olduğu iddiaları doğru mudur?

Kültür ve Turizm Bakanı Atilla Koç'un, soru önergesine ne cevap verdiğini çok merak ediyorum. Umarım en kısa zamanda hep birlikte öğreniriz.
Güncel Kaynak: TURİZM HABERLERİ 147