28 ülkenin Savunma Bakanı. 100’ün üzerinde gazeteci.
Geldiler… Geldiler de ne gördüler.
Avrupa’nın gözbebeği ülkede akreditasyon denen gariplikle tanıştılar.
Sonradan sivil bir askeri yetkili olduğu öğrendiğimiz kişi Samanyolu Haber kameramanını bir salon dolusu ‘dünya gazetecisinin’ önünde salondan attı.
“Akredite değilsin” diye yakasından kartı söküp aldı.
Yer: İstanbul Kongre Merkezi, Harbiye, İstanbul. Sivil bir alan.
Atılan; Türkiye’nin en itibarlı kanallarından birinin kameramanı.
Gerekçe: Genel Kurmay’ın Akreditasyonu.
Arkadaşımızı salondan atanların bilmesi gereken bir şey var.
Samanyolu Yayın Grubu; olaya şahit olan ve ülkemize işini yapmak için gelen gazetecilerin çoğunun ülkesine yayın yapıyor.
Misafir Bakanların memleketlerinin pek çoğunda ya ofisi ya elemanı var.
Türkiye’nin İngilizce yayın yapan tek; Amerika’da, Almanya’da ofisi ve onlarca çalışanı olan tek; kültür, haber, çocuk kanallarını bünyesinde barından ilk; yayın grubu.
Türk halkının gözünde itibarı en yüksekte, izlenilirlikte zirveyi zorlayan, bugüne kadar yayıncılıktan başka amacı olmayanların çalıştığı bir kurum.
Kolundan tutup savurdukları kameramanımız Erkam Uysal, 2 yılı Amerika Birleşik Devletleri’nde olmak üzere 10 yıla yakındır mesleğini büyük bir tutkuyla yapan sicili pırıl pırıl bir insan.
Gazetecilikse gazetecilik, itibarsa itibar, ülke sevgisiyse, o.
Ülkemiz her geçen gün şeffaflaşıyor.
Dünya da bunu yakından görüyor.
Hiçbir somut gerekçeye dayanmadan tut ve at. Ya da, kapıdan bile içeri sokma.
“Çağırın güvenliği çıkarsın bunu.”
Ne demek bu?
Görevini yapan, boynunda kartı olan kameramana, gerekçesiz… Ne hakla!
O kadar ülkeden gazeteci. Kimisi dost unsur bile sayılmayacak ülkelerden geliyor. Ama onlara var, bize yok.
Organizasyonu Milli Savunma Bakanlığı yapıyor.
Muhtemelen dünyanın meşhur gazetecileri ne olduğunu, neden olduğunu, nasıl olduğunu anlamaya çalışıyor.
Türkiye’yi bir “akreditasyon garabeti”yle, alemin gözünde bu hallere düşürenlerin bir şeyler söylemesi gerekiyor…