Kaya Kalaycı, yok olmaya yüz tutmuş el sanatlarımızdan biri olan bakırcılığı beraber çalıştığı tasarımcılarla birlikte modern mimarinin bir parçası haline getirdi. İstanbul'un en lüks otellerinden Les Ottamans ve For Seasons'ta Kalaycı'nın yaptığı bakır işleri hem kapıları, camları süslüyor hem de odaları. Londra, Paris ve Katar'da birçok konutta, binada ve sarayda Kalaycı'nın Osmanlı ve Selçuklu sanatı motifli ve modern çizgili bakır tasarımları yer alıyor.
Kaya Kalaycı, binlerce yıllık Osmanlı ve Selçuklu motiflerini aydınlatma ünitelerinde kullanıyor. Bunlar o kadar ilgi görüyor ki, İstanbul'un lüks otellerinin odalarını süslüyor.
Ermeni asıllı Kalaycı ailesinin İstanbul macerası, Kaya Bey'in dedesinin askerliğini yaptıktan sonra İstanbul'da Kapalıçarşı'da dükkân açmasıyla başlamış. Kaya Bey'in dedesinin babası da Yalova'da tanınan bir bakırcıymış. Kaya Bey'in babası ise hâlâ hatırı sayılan bir bakır ustası. Ölümünden yıllar sonra bile çarşıda kime 'bakırcı Artin usta' deseniz dükkânını tarif ediyor. Artin usta, Alman Lisesi'nde okuyan oğlunun bakırcı olmasını istememiş. Okuması konusunda ısrarcı olmuş. Kaya Bey ise Boğaziçi Üniversitesi'ni kazanmasına rağmen okumamış ve bakırcılığı seçmiş. "Şimdi sınıf arkadaşlarım Çapa'da profesör, üst düzey yönetici. Ama pişman değilim, işimi çok seviyorum ve çok zevk alıyorum." diyor.
Önceki gün de Ankara'da hem bakırcılığın 18 bin yıllık tarihini hem de Kalaycı ailesinin hâlâ devam eden bakırcılık serüvenini anlatan bir kitabın tanıtımı yapıldı. İbrahim Çeçen Vakfı'nın yayınladığı kitap, sırf "kaybolmaya yüz tutan" geleneksel sanatımızı yani bakırcılığı hatırlatmaya yönelik değil, çağa ayak uyduran bir zanaatkârı tanıtma özelliğine de sahip. Zira Kaya Bey, Kapalıçarşı'da hediyelik eşyacıya dönüşen bakırcıların aksine turist beklemekle yetinmeyip bakırı geliştirmeye, çağa uydurmaya çalışmış.
Kalaycı, modern evlere ve mekânlara bakırı ve geleneksel motifleri başarıyla uyguluyor.
Kapalıçarşı'dan elini, eteğini çeken eski müşterileri için Nişantaşı'nda bir mağaza açmış. Sebebini şöyle açıklıyor: "Gençliğimde Koç ya da Sabancı gibi tanınmış ailelerin mensupları, şimdi salı pazarını andıran Kapalıçarşı Bakırcılar Caddesi'ne alışverişe gelirdi. Konsoloslar, ünlü aileler bu sokağın müdavimiydi. Şimdi gelmeye çekiniyorlar." Kaya Kalaycı, "Bakırcılık bitiyor." diye yakınmak yerine nasıl devam ettirebileceği üzerine düşünmüş ve çalışmış. Çiğdem Simavi ile yıllarca Osmanlı ve Selçuklu bakır işlerinin birebir aynılarını yapmış. Bu koleksiyon yabancı devlet liderlerine ve işadamlarına hediye edilmiş. Şimdi ise Zeynep Fadıllıoğlu ile bu kültürlere ait özellikleri kullanarak modern objeler yapıyorlar. Kalaycı gibi ustaların modern yorumları sayesinde yok olmaya yüz tutan bakırcılık canlanıyor.
|