Ayrıca online sanat eseri almak isteyenlere de hizmet verir. Bir çırpıda anlattığımız bu bilgilere bakarak, 'Bunları yapmakta ne var?' diye düşünebilirsiniz. Ancak portalın böylesine büyük bir sanatçı arşivine sahip olması hiç de kolay olmadı. Hatta çok sancılı bir süreç yaşandı. 2000 yılında Nilgün Beller ve oğlu Kerim Suner tarafından açılan lebriz.com'un işi ilk dönemlerde çok zordu.

Aslında Nilgün Beller 1970'li yıllardan beri sanat camiasının içinde. 1980'lerde açtığı Lebriz Sanat Galerisi Türkiye'nin dördüncü galerisiydi. Türk sanat piyasasının canlanmasına önemli katkıları oldu. Yeni sanatçıların önünü açtı, koleksiyonerlerin sanata olan ilgisini artırdı. Galeri her sergide büyük bir izleyici kitlesini çekiyordu. Beller, daha sonra yurtdışına açılmaya karar verdi. En büyük ideali Türk ressamlarını yurtdışında tanıtmaktı. Ancak kısa bir süre sonra bir galericinin tek başına yurtdışına açılmasının neredeyse imkansız olduğunu anladı. Hayal kırıklığı yaşadı. Büyük sanat organizasyonlarının yapılması gerekiyordu. Yurtdışı fuarlarına katılmanın maddi külfeti ise inanılmaz boyuttaydı. Sadece fuar ücreti 50-70 bin dolardan başlıyordu. İsviçre'deki Art Basel fuarının fiyatı 100 bin dolar civarındaydı.

Nuri İyem

Beller, sonunda bu emelinden vazgeçti. Bu arada bilgisayar mühendisi oğlu Kerim Suner, annesine iş ortaklığı teklif etti. Nilgün Hanım, ilk başta nasıl bir iş yapacaklarını anlamakta zorlandığını ifade ediyor. Çünkü kendisi sadece sanattan anlıyordu, oğlu ise bilgisayardan... Bu iki alan onun kafasında asla bir araya gelmez. Kerim Bey, projesini anlatınca sanatı ve teknolojiyi lebriz.com'da birleştirmeye karar verirler.

Lebriz.com, Türk sanatının ve sanatçılarının yurtiçi ve yurtdışında sanal pr'ını yapmak için böylece ilk adımı atar. Ana-oğul çok heyecanlanır. Yeni bir atılımdır çünkü. Ancak bu heyecanın sanat piyasasında karşılığını hemen bulamazlar. İlk 5 sene sanat dünyasına kendilerini anlatamazlar.

Devrim Erbil

Bu işe nasıl başladılar?

Portalın üye ilişkileri sorumluları, galerilerin ve sanatçıların sergilerini kaliteli bir makineyle fotoğraflıyor ve sitede sanatçının online kataloğunu oluşturuyordu. Zamanla ressamların bireysel web siteleri de yapılmaya başlandı. Teknolojiden çoğu zaman uzak duran ressamların böyle bir portalın hem kendilerine hem de Türk sanatına nasıl bir katkı sağladığını anlamaları için tam 9 yıl geçmesi gerekti. Gelinen nokta ise hem lebriz.com hem de genç-yaşlı tüm ressamlar açısından büyük önem taşıyor. Halihazırda 500 sanatçının arşivi bulunuyor. Portalda yer almak için sırada bekleyen onlarca sanatçı var. Sitenin 22 bin kayıtlı üyesi bulunuyor. Beller, "İlk yıllarda sitemize sanatçı kabul ederken kriterimiz daha esnekti. Son iki yıldır kriterlerimizde yapılan önemli değişiklik neticesinde yoğun başvuruların yüzde 50'si olumsuz sonuçlanmaktadır." diyor.

İşin en önemli kısmı yurtdışı ayağının kurulmuş olması. Çünkü portal, Türk sanatı hakkında bir fikre sahip olmak isteyen yabancı koleksiyonerlere önemli bir bilgi aktarımı sağlıyor. Beller, Amerika'da 25 yıldır yayın yapan dünyanın en büyük sanat portalı www.artnet.com'la yaptıkları içerik ortaklığı ve teknik destek sayesinde Türk sanatını yurtdışında rahatlıkla tanıtabildiklerini belirtiyor. 2007 Miami Art Fair (Miami Sanat Fuarı) katılımcılarından büyük bir ilgi gördüklerini ve artık isimlerinin tanındığını anlatan Beller, son bir yıldır portal üzerinden yabancı koleksiyonerlere önemli oranda resim satışı yapıyor. Siirt'ten Hindistan'a kadar uzanan geniş bir müşteri portföyleri var. Günlük tıklanma oranı kışın 10-15 bin arasında, yazın ise 5 bin civarında seyrediyor. Bu oranının yüzde 30'u yurtdışı kullanıcılarına ait. Lebriz.com bugün bünyesinde 200 bine yakın sanat eseri barındırıyor ve Türk sanatının tek referans kaynağı olarak gösteriliyor. Uluslararası araştırma şirketleri, finans dergileri ve üniversitelerin Türk sanat piyasası hakkında yaptıkları araştırmalarda lebriz.com'un verilerini dikkate alıyor.