KASTIN NEYDİ MONİ?
” Kastamonu ‘ nun K sı ” peki sadece bu kadar mı? tabiki değil ama acaba ne kadar tanıyoruz?
Şöyle bir geçmişe rivayetlere kadar uzanarak kaleden başlayalım ; Burası, kentteki Bizans varlığını hatırlatan tek yapı. Bizans tekfurunun güzel kızı Moni, kaleyi kuşatan Türk askerlerinin komutanını, kale burçlarından görür ve aşık olur. Türkler, Bizans tekfurunun direnişi karşısında, kuşatmadan vazgeçmek üzeredirler. Bir gece, Moni dadısını kalenin anahtarıyla birlikte, Türk beyinin çadırına gönderir. Dadı, beye, Moni’ nin ona aşık olduğunu söyler, kuşatmayı bırakıp gitmemesini ister ve ona kalenin anahtarını verir. Kısa bir zaman içinde, Türkler yeniden saldırıya geçmiş, tekfursa kızının ihanetini öğrenmiştir. Baba, kızını, kırk arkadaşıyla birlikte, kaleden aşağı attırır. Bu sırada tekfur, acı içinde, Kastın neydi Moni? diye bağırıyordur…
Romantik hikayeye sahip şehrimiz aynı zamanda Cumhuriyet tarihimizde Ulusal Bağımsızlık savaşında Şerife Bacılarımız ile önemli bir liman kenti olan İnebolu ile Ankara arası lojistik desteğini sağlamanın yanında Mustafa Kemal Atatürk tarafından 23 Ağustos 1925 tarihinde Kıyafet ve Şapka İnkılabının açıklandığı bir şehrimiz olarak önemini korumaktadır.
Tabii doğası , kültürel değerleri dört mevsim turizme elverişli olmasına olanak sağlamaktadır. Küre Dağları , 1 milyon yıllık Ilgarini Mağarası , dünyaca ünlü macera dolu Valla Kanyonu , Ilgaz Dağı kış sporları kayak merkezi , Karadeniz’ e 170 km lik sahili , Kaya mezarları , yaylaları , konakları , Selçuklu ve Osmanlı dönemine ait tarihi ve mimari özelliklere sahip yapıları sayamayacağımız zenginliklerinden bir kaçına örnektir. Şehirmize haksızlık etmeden kısaca tarihi değerlerinden bahsedecek olursak ;
Kastamonu Saat Kulesi ;
Bir rivayete göre 1885 yılında düzgün çalışmadığı gerekçesiyle İstanbul’ dan sürgün edilen saat ; kuledeki yeni yerini sevmiş olacakkı günümüze kadar tıkır tıkır çalışmıştır.
Nasrullah Camii ;
Şehrin ortasında yer alan camii 1506 yılında Yakuboğlu Nasrullah tarafından Osmanlı döneminde yapılan ilk camiidir.
Evkaya Mezarları ;
Şehrin güneyinde kalan mezarların M.Ö. 7. Yüzyıldan kaldığı tahmin edilmektedir.
Kastamonu Müzesi :
Cumhuriyet Caddesi’ndeki tarihi yapı, ünlü Türk mimarı Kemaleddin Bey tarafından 1917-19 arasında İttihat ve Terakki Cemiyet binası olarak yapılmıştır. Mustafa Kemal, Kıyafet ve Şapka Devrimi’ni bu binadan halka duyurmuştur. Daha sonra sırayla İstiklal Mahkemesi, CHP merkezi ve sinema olarak kullanılan bina, 1941′de müzenin deposu haline getirilmiştir.
Hükümet Konağı Meydanı;
1942 de dönemin valisi Avni Doğan’ ın talimatıyla yapılmıştır. Meydanda Milli Mücadele yıllarında cepheye cephane taşırken küçük çocuğuyla birlikte şehit olan Şerife Bacı anıtı bulunmaktadır.. Yanı sıra Kurtuluş Savaşı’ nda şehit olan akıncıların anıtı vardır. Şehrin tam merkezinde ve ağaçlarla çevrili olması nedeniyle dinlenme alanı olarak kullanılmaktadır. Güneyinde mimar Vedat Tek tarafından yapılan tarihi hükümet konağı, güneybatısında restorasyonu devam eden tarihi defterdarlık binası, batısında Rıfat Ilgaz Kültür Merkezi, kuzeyinde Kastamonu şehir merkezi ve 100 metre ilerisinde Mehmet Akif Ersoy’ un İstiklal Marşı’nı ilk kez okuduğu 600 yıllık Nasrullah Camii bulunmaktadır.
Sizlere veda etmeden kısaca yemeklerinden de bahsetmek istiyorum. Sac üzerinde yağla pişirilen etli ekmeği , kış aylarında pastırmalı ekmeği , tarhana çorbası ve baharın gelmesi ile biran kuyu kebabı yanında çekme helvası mutlaka tadına bakmanız gereken lezzetlerindendir.