Son anına dek Türkiye 'de işler kötüye gitmeden yüzlerce konferans, TV radyo programı yaptı.
En son Türkiye Nereden Nereye diye söyleşi kitabını yayına hazırlıyordu.
Her gün sabah veya öğlen gidiyordum o gün çocukları aldıktan sonra gideriz diye düşünmüştüm.
O sırada olan olmuş.
Biz çok alışmıştık onun tatlı sohbetlerine, zekice şakalarına,
insanları güldürüp düşündüren ciddi işleri basitçe izah edişlerine.
2 saat ayakta durup konferans verirdi.
Bıkmadan tekrar tekrar her yönden Türkçe dilinin güzelliklerini,
Türk kültürünün tarihinin zenginliklerini, dünyayı, bilimi her seyi anlatırdı.
Gençlere ilham, hedef ve yol gösterdi hep.
Babasının ona vasiyet etmiş olduğu görevi
Allah yapmak nasip etti.
Şükürler olsun.
Allah milletimizi içine düştüğü tuzaklardan felaketlerden
bu vesile ile korusun
selam ismi ile selamet diliyoruz.
Bilim + Gönül onun düsturuydu.
Bilimin ışığında gönül (toplumun dili kültürü tarihi gelenekleri her şeyi ) ile özetliyordu.
Dil gönlü yüzdüren gemidir diye
Türkçenin önemini Mevlana'nın hikâyesine uyarlayarak özgün şekilde anlatıyordu.