Create Your Own Countdown

Google

   
  *** İYİLİK İÇİN KOŞANLARIN YERİ***
  Prof.Dr.Zekai ŞEN
 





















İTÜ'lü Öğretim Üyesinin Kitabı Çin'de Ders Kitabı 










İTÜ İnşaat Fakültesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Zekai Şen’in “Solar Energy Fundamentals and Modeling Techniques: Atmosphere, Environment, Climate Change and Renewable Energy” adlı çalışması İTÜ adresi ile dünyaca ünlü Springer yayınevi tarafından İngilizce olarak yayınlandı. Yine aynı yayınevi tarafından

Çince olarak da basılan kitap

******Çin’de ders kitabı olarak da okutuluyor.******


Şen, “Güneş Enerjisinin Temel Esasları ve Modelleme Teknikleri: Atmosfer, Çevre, İklim Değişikliği ve Yenilenebilir Enerji” adıyla Türkçe’ye çevrilebilecek kitabında fosil yakıtların çevresel ve atmosferik etkilerinin yanı sıra yenilenebilir enerji konusunu ele alıyor.

Konuyla ilgili konuşan Şen, “Türkiye'nin adını bilim dünyasında bilinir kılmak isteyen bir kişi olarak, kitabı İTÜ adresi ile Türkiye'den yazdığımı belirtmek istedim. Dünyada bu kitabı eline alan herkes, Türkiye’de yazıldığını görecek. Bu benim için büyük bir ödül ve şereftir.” dedi.

Dr. Zekai Şen

25 Ekim 1947 yılında Kastamonu’nun Samancı Köyü’nde doğdu. 1971 yılında İTÜ İnşaat Fakültesi Betonarme Dalı’ndan Yüksek Mühendis olarak mezun oldu. TÜBİTAK NATO bursu ile gittiği İngiltere'den, 1972 yılında ''Imperial College of Science and Technology''den Su Bilimleri Dalı’nda Diploma of Imperial College (DIC) ve Master of Science (M. Sc.)  derecelerini aldı. 1974 yılında Stokastik Modelleme ve Hidrolojide Uygulamaları konusunda ''University of London''dan Philosophy of Doctorate (Ph. D.) derecesi alarak Türkiye'ye döndü. 1975-1982 yılları arasında İTÜ İnşaat Fakültesi Hidrolik ve Su Kuvvetleri Kürsüsünde çalışarak, 1979 yılında Doçent oldu. 1982-1992 yılları arasında Suudi Arabistan King Abdulaziz University, Yer Bilimleri Fakültesi, Hidrojeoloji bölümünde başkan ve öğretim üyesi olarak çalıştı. 1984 yılında Suudi Arabistan'da Profesör oldu. 1992-2002 yılları arasında İstanbul Teknik Üniversitesi, Uçak ve Uzay Bilimleri Fakültesi, Meteoroloji Mühendisliği Bölümü’nde başkanlık ve öğretim üyeliği yaptı. Bu arada 2002-2005 yılları arasında Petrol Bakanlığı’na bağlı Saudi Geological Survey isimli araştırma kurumunda Zemzem Suyu Araştırma ve Geliştirme kısmında müsteşar olarak çalıştı. 2005 yılı Ekim ayında Türkiye'ye dönerek İTÜ İnşaat Fakültesi Hidrolik Ana Bilim Dalı’nda çalışmalarına başladı. Kendisine 1978 yılında  TÜBİTAK Teşvik Ödülü ve 1993 yılında da TÜBİTAK Bilim Ödülü verilmiştir. American Biography Institute tarafından dünyadaki 500 bilim öncüsü arasında seçilmiştir. 2004-2008 yılları arasında devam eden UNESCO İklim Degişikliği Panelinde (IPCC) Türkiye'yi temsil etmiş ve çalıştığı takıma Nobel Barış Ödülü verilmiştir. Kendisine de bu konuda Nobel Ödül beraatı verilmiştir. Su Vakfı başkanlığını yürütmektedir. Amerikan Hidroloji Enstitüsü tarafından kendisine 1982 yılında Profesyonel Su Bilimcisi ünvanı ve mühürü verilmiştir.

İlgilendiği konular arasında Matematik ve Stokastik süreçlerle modelleme; Fraktal geometrisi, Su Bilimleri (Hidroloji, Hidrojeoloji, Hidrometeoroloji, Çevre); Bilim Tarihi ve Felsefesi; Mantık ve özellikle de Bulanık (Fuzzy) mantık; Yapay Sinir Ağları, Genetik Algoritmalar; Temiz ve Yenilenebilir Enerji; Bilim tarihinde kültürler, dinler (özellikle İslam) ve bilim vb. konular gelmektedir.

Üniversite öğrenciliği sırasında önce

Koç Topluluğu bursu ve daha sonra da

doktora çalışmaları bitinceye kadar

TÜBİTAK bursu almıştır.

Doktora sonrası ilk

2 yıl bilimsel çalışmaları için

Türk Petrol Vakfı'ndan destek görmüştür.

Türkçe yazdığı kitapların sayısı 40 kadardır.








Prof. Dr. Zekai ŞEN Kimdir?

İTÜ Öğretim Üyesi ve Su Vakfı Başkanı

 

AKADEMİK TERFİLER

 

  • 1971 yılında İTÜ İnşaat Fakültesi, Betonarme ve Yüksek Mukavemet Kürsüsünden Yüksek Mühendis derecesi

  • 1972 yılında İngiltere Imperial College of Science, Medicine and Technology'de DIC (Diploma of Imperial College) derecesi

  • 1972 yılında İngiltere Imperial College of Science, Medicine and Technology'den M.Sc. (Master) derecesi

  • 1974 yılında İngiltere University of London'dan Ph.D(Doktora) derecesi

  • 1979 yılında İTÜ İnşaat Fakültesi Hidrolik ve Su Kuvvetleri Kürsüsünde doçent derecesi

  • 1983 yılında Suudi Arabistan, King Abdulaziz University, Faculty of Earth Sciences'dan hidrojeoloji konusunda profesörlük derecesi almıştır.

BAŞLICA ÖDÜLLER

 

  • 1978 TÜBİTAK Teşvik ödülü (Otoran isimli yöntemi için)

  • 1981 King Abdulaziz University, İdari görev başarısı ödülü

  • 1983 King Abdulaziz University, Yer Bilimleri Fakültesi bilim plaketi

  • 1984 İTÜ İnşaat Fakültesi plaketi

  • 1985 İTÜ Rektörlüğü plaketi

  • 1986 American Institute of Hydrology mühürü

  • 1993 TÜBİTAK Bilim ödülü

  • 1998 YILIN ADAMI (Man of year 1998)-American Biographical Institute

BAŞLICA ESERLER

 

·         Türkçe, İngilizce, Arapça ve Almanca dillerinde eserler vermiş olup, yaklaşık olarak değişik konularda 500'den fazla sayıda makale yazmıştır.

·         Türkiye,Suudi Arabistan ve Amerika Birleşik Devletlerinde basılmış kitapları bulunmaktadır.

 

İLGİLENDİĞİ KONULAR:

 

Su bilimleri (hidroloji, hidrolik); Yer bilimleri (hidrojeoloji, kaya mekaniği, mühendislik jeolojisi); Atmosfer bilimleri (hidrometeoroloji, temiz enerji, klimatoloji); Matematik-İstatistik (Stokastik süreçler, kaotik davranışlar, fraktal geometrisi, Jeoistatistik, Kriging yöntemleri, bulantılı mantık); Bilim (tarihi, felsefesi, psikolojisi, sosyolojisi, yöntemleri).






 
Zekai SEN<< TIKLA



 

22 Ara 2010 .<<TIKLA..

 dünyanın gelmiş geçmiş en iyi

1000 bilim adamı listesine girmiş

tek türk
.


ilk 500dedir





  ***
1998


dünyada


yılın bilim adamı


ödülünün sahibi***












 << TIKLA

 PROF.DR. ZEKAİ ŞEN

ZEM ZEM  SULARI   VİDEO


zekai şen


dünyanın gelmiş geçmiş en iyi 1000 bilim adamı listesine girmiş tek türk.

ilk 500dedir kendisi ayrıca.

1998 dünyada yılın bilim adamı ödülünün sahibi.

dünyanın en iyi inşaat mühendislerinden birisi.

hidrolikçidir.ıtu hidrolik anabilim dalında görev yapmaktadır şu an kendileri.aynı zamanda

su vakfı ile çalışmaları vardır.

zemzem suyunu koruma kuruluna başkan olarak tayin edilmiştir suudi arabistan'da.bu göreve getirilen ilk arap olmayan insandır ayrıca.

100lerce kitabı vardır.kendisi bile bilmez sayısını.

harvard da dahil olmak üzere dünyanın birçok üniversitesinde türkiyede basılmayan kitapları ders kitabı olarak okutulmaktadır.

ayrıca prof.tur kendileri ama hiçbir zaman bu ünvanını kullanmaz.yazdığı kitaplarda sadece zekai şen yazar.kapısına prof.dr. zekai şen yazılmasına karşı çıkmıştır

okulda.türkiye'de dünya çapında teorisi olan ender bilim adamlarındandır.maalesef pek tanınmaz.bilimin her alanına el atmıştır.felsefeyle de ilgilenir.eskiden iski'de müdürlük yapmıuştır kendileri bir ara.lisans öğrencilerine vermiş olduğu mühendislikte matematik modelleme esasları dersi insana düşünmeyi öğretir.inanılmaz zevkli bir derstir.derste hiçbir araç gereç kullanmaz.hiçbir belirli programı takip etmez.tamamen öğrencilerden gelen sorular istekler üzerine onların öğrenmek istediklerini uygulamaya yönelik ders işler.

  1. (, 10.11.2005 19:24 ~ 19:40)

     

  2. itü'nün değeri bilinmeyen dünyaca ünlü bilim adamlarından biridir.itü inşaat fakültesi hidrolik anabilimdalı öğretim üyelerindendir.bir ara meteoroloji bölüm başkanlığı yapmıştır.bulanık mantık konusunda yaptığı çalışmalar takdire şayandır. kapısı her zaman açıktır.öğrenci dostu olması,alçakgönüllülüğü ve zekası ile nam salmıştır...

    (, 12.03.2008 22:12)

     

  3. tüm bu yukarıdakileri okuduktan sonra hayranlığımın bir kat daha arttığı insandır,ayrıca da dün itü nün harikulade ders kayıt sistemine rağmen,vermiş olduğu ins226 dersini seçebildiğim insandır.

    (, 09.09.2008 21:24)

     

  4. hocamızın dediği gibi 'newton'un başına düşen elma acaba daha önce başkasının kafasına da düşmüş olmasın sakın? '. içimizdeki batı hayranlığı sürdüğü sürece farkedilmeyen,farkedilemeyecek nice ilim insanımızdan biri.harikulade bi insan. aynı ortamda bulunabilme şerefine nail olmuş biri olarak ilk gözlenimlerim;

    -her bakımdan kesinlikle orjinal bir kişilik.uzmanlık alanı hidroloji olmasına rağmen pek çok prof'un aksine her konuda bilgi sahibi insan. 
    farabi'den giripnewton'dan çıkan oradan ibn-i sina'ya,yol üstündeyken de descartes e uğrayabilen bilgi hazinesi.

    -insan. kibirden, gururdan, beyefendiliğinden zerre taviz vermemiş über kişilik.muhteşem kişiliğiyle insanı hayran bırakan birisi. türkiye'de bilimde dünya çapında bilinen ve sayısız ödülü olmasına rağmen kıçıkırık yr. doç'da bile bulunan 'ben ulaşılmazım havaları' yok. 

    -bildiğim kadarıyla ingilizce,almanca,fransızca,norveçce ve çok iyi derecede arapça biliyor. 

    -kendi köklerine sıkı sıkıya tutulmuş hayran olunası bi karakteri var. hayatının çoğunu yurt dışında geçirmesine rağmen 'kökü mazide olan bir ati'

    -bulanık mantık ile ilgili görüşleri her felsefeye ilgi duyan insanın ilgeneceği cinsten.

    -tam anlamıyla bi prof. ünvanını sonuna kadar hakediyor (ki kendisi hiçbir zaman kitablarında veya sohbetlerinde özgeçmişini ve ünvanını kullanmaz) basmakalıp prof'ların aksine bilimin temeli olan mantık çerçevesinde eleştiri ve soru sorma tekniğiyle ders işlemesi zamanın nasıl geçtiğini anlamamasına neden oluyor.

    -
    yaleharvard gibi bize ütopya olarak gelen yerlerden konferans davetiyesi almış nadide gurur kaynaklarımızdan.

    başarıları adam hakketen prof beyler dedirten cinsten:

    1971 yılında itü inşaat fakültesi, betonarme ve yüksek mukavemet kürsüsünden yüksek mühendis derecesi 

    1972 yılında ingiltere ımperial college of science, medicine and technology'de dıc (diploma of ımperial college) derecesi 

    1972 yılında ingiltere ımperial college of science, medicine and technology'den m. sc. (master) derecesi 

    1974 yılında ingiltere university of london'dan ph. d. (doktora) derecesi 

    1979 yılında itü inşaat fakültesi hidrolik ve su kuvvetleri kürsüsünde doçent derecesi 

    1983 yılında suudi arabistan, king abdulaziz university, faculty of earth sciences'dan hidrojeoloji konusunda profesörlük derecesi almıştır. 

    hocamızın aldığı ödüller de şunlar 

    1978 tübitak teşvik ödülü (otoran isimli yöntemi için) 

    1981 king abdulaziz university, idari görev başarısı ödülü 

    1983 aynı üniversite'nin yer bilimleri fakültesi bilim plaketi 

    1984 itü inşaat fakültesi plaketi 

    1985 itü rektörlüğü plaketi 

    1986 american ınstitute of hydrology mührü 

    1993 tübitak bilim ödülü 

    1998 yılın adamı (man of year 1998) - american biographical ınstitute. 

    çakma prof'lara salya akıtarak hayran olan bi milletin ferdi olarak neden böyle insanlara değer verilmez anlayamıyorum. sadece aklıma bi ara çevrilen ''arda'nın brezilya pasaportu olsaydı şimdi madrid'te oynardı'' geyiği geliyor.

  1. dünyanın gelmiş geçmiş en iyi 1000 bilim adamı listesine girmiş tek türk.ilk 500dedir kendisi ayrıca.1998 dünyada yılın bilim adamı ödülünün sahibi.dünyanın en iyi inşaat mühendislerinden birisi.hidrolikçidir.ıtu hidrolik anabilim dalında görev yapmaktadır şu an kendileri.aynı zamanda su vakfı ile çalışmaları vardır.zemzem suyunu koruma kuruluna başkan olarak tayin edilmiştir suudi arabistan'da.bu göreve getirilen ilk arap olmayan insandır ayrıca.100lerce kitabı vardır.kendisi bile bilmez sayısını.harvard da dahil olmak üzere dünyanın birçok üniversitesinde türkiyede basılmayan kitapları ders kitabı olarak okutulmaktadır.ayrıca prof.tur kendileri ama hiçbir zaman bu ünvanını kullanmaz.yazdığı kitaplarda sadece zekai şen yazar.kapısına prof.dr. zekai şen yazılmasına karşı çıkmıştır okulda.türkiye'de dünya çapında teorisi olan ender bilim adamlarındandır.maalesef pek tanınmaz.bilimin her alanına el atmıştır.felsefeyle de ilgilenir.eskiden iski'de müdürlük yapmıuştır kendileri bir ara.lisans öğrencilerine vermiş olduğu mühendislikte matematik modelleme esasları dersi insana düşünmeyi öğretir.inanılmaz zevkli bir derstir.derste hiçbir araç gereç kullanmaz.hiçbir belirli programı takip etmez.tamamen öğrencilerden gelen sorular istekler üzerine onların öğrenmek istediklerini uygulamaya yönelik ders işler.


       KİTAPLARI



Mühendislikte Bulanık (Fuzzy) Mantık ile Modelleme Prensipleri















 
 Bulanık Mantık ve Modelleme İlkeleri, Bilge Kültür Sanat  İhtimaller Hesabı Prensipleri, Bilge Kültür Sanat  Kur'an-ı Kerim ve Su Bilimi, Su Vakfı Yayınları
 Manevi ve Bilimsel Açılardan Zemzem Suyu, Su Vakfı Yayınları  Modern Mantık, Bilge Kültür Sanat  Ortadoğu'da Su Sorunlu Bereketli Hilal ve Türkiye, Su Vakfı Yayınları
  1. dünyanın gelmiş geçmiş en iyi 1000 bilim adamı listesine girmiş tek türk.ilk 500dedir kendisi ayrıca.1998 dünyadaretir.inanılmaz zevkli bir derstir.derste hiçbir araç gereç kullanmaz.hiçbir belirli programı takip etmez.tamamen öğrencilerden geZEMZEM SUYU TÜRK PROFESÖRE EMANET 



TÜRKİYE'NİN SU KONUSUNDA YETİŞTİRDİĞİ

EN ÖNEMLİ BİLİM ADAMLARINDAN

PROF. DR. ZEKAİ ŞEN,

****SUUDİ ARABİSTAN'DA

ZEMZEM ENSTİTÜSÜ'NÜN

BAŞINA GETİRİLDİ.


ZEMZEM SUYUNUN EMANET EDİLDİĞİ TÜRK PROFESÖR,

SU DÜNYASI'NIN SORULARINI CEVAPLANDIRDI.

zemzem, Hz. İbrahim zamanından beri Kâbe'nin yanı başından yeryüzüne çıkan mübarek su. Bu suya özel önem veren inanç sahipleri hem suyun sırrını merak ettikleri hem de onu korumak istedikleri için bir çok faaliyette bulundu. Bu çerçevede Zemzem Araştırma ve Geliştirme Enstitüsü kuruldu. İşte bu kurumun başdanışmanlığına ilk defa bir Türk getirildi. Prof. Dr. Zekai Şen, bir yıldır enstitünün başında çalışmalarını yürütüyor. Kendisinden önce görevde Fransız ve Amerikalı araştırmacılar bulunuyordu. Batılıların hazırladığı raporlarda ağırlıklı olarak Zemzem suyunun "kötü ve kalitesiz" olduğu tezi öne sürülüyordu. Şen, bu raporların hepsini çöpe atarak beş yeni rapor hazırladı. Zemzem kuyusu, Mescid-i Harâm içinde Kâbe'nin Hacer-i Esved taşının bulunduğu köşesinden on dört buçuk metre uzakta, yer altında bir odada bulunuyor. Su kaynağına Harem-i Şerif çevresindeki binalardan, otellerden hiçbir şeyin sızmaması için önlemler alınıyor. Ayrıca hac dönemlerinde milyonlarca hacı için Zemzem kuyusundan motorlarla çok miktarda su çekiliyor. Suyun azalması, dibinde biriken tuz tabakasının suya daha fazla karışmasına yol açıyor. Konuyla ilgili araştırmalar son 35 yıldır yapılıyor. Çalışmaları yürüten enstitünün kuruluşunda Fransız ve Amerikalı yetkililer de yer aldı. Gayrimüslim araştırmacıların Harem sınırları içindeki Mekke'ye girmeleri yasak olduğu için tahliller yapmak üzere Zemzem suyu özel olarak gönderiliyordu. Yabancıların sunduğu raporların birçoğu, suyun kötü olduğu yönünde idi. Suudi Arabistan yetkilileri raporlardan hareketle suyun neden kötü olduğunu belirleyerek müdahale etmeye çalıştı. Bir süre sonra Batı dünyasında Zemzem suyunun iyi olmadığı dillendirilir oldu. Suudi Arabistan'a başka bir görev için giden Zekai Şen'e, Suudi yetkililer birkaç kez başka bir konu ile ilgili danıştı. Bir süre sonra ise Zemzem Sularını Geliştirme ve Araştırma Enstitüsü'nün danışmanlığı teklif edildi. Prof. Dr. Zekai Şen gözetimindeki 500 kişilik ekip, zemzem suyunun ve bölgenin hem geçmişteki durumunu inceliyor, hem de şu anki durumunu. Ekip suyun insanlara tabii haliyle ulaşmasını sağlamaya çalışıyor. Prof. Dr. Zekai Şen'in Suudi Arabistan'daki görevi sadece Zemzem ile sınırlı değil. Aynı zamanda Arabistan'ın stratejik yeraltı sularının da sorumlu başdanışmanı. Stratejik Yeraltı Suları Enstitüsü bir ülkenin ne kadar tatlı suyu olduğunu, bu suyun ne kadar kişiye, ne zamana kadar yeteceğini araştırıyor. Suudi Arabistan'da bölgenin çöl olması sebebi ile yeraltı sularına özel bir önem gösteriliyor. Ama Arap yarımadasının altı sadece petrolle dolu değil. Bölgenin tüm yeraltı sularını inceleyen Zekai Şen, Suudi Arabistan"ın altının değerli mineralli sularla dolu olduğunu belirtiyor. Prof. Dr. Şen, Arap yarımadasının gelecekte su sıkıntısı çekmeyeceğini savunuyor. Ona göre Arabistan'da petrolün bitmesi veya dünyada petrolün değerini yitirmesi durumunda, geleceğin petrolü yine Arap yarımadasının altında yatıyor. Suudi yönetiminin bu konuda çok akıllı davrandığını belirten Şen, aynı hassasiyeti Türkiye"nin göstermemesine üzülüyor; "Türkiye'nin doğal suları olmasına rağmen kendi ülkemizde tarım ürünleri üretmiyor, dışarıdan ürün getiriyoruz. Halbuki Arap yarımadası çöl olmasına rağmen kendi ürününü yetiştirmeye çalışıyor." Prof. Dr. Zekai Şen ile Su Dünyası okurları için Suudi Arabistan'daki çalışmaları hakkında sohbet ettik... Başdanışmanlık yaptığınız Zemzem Enstitüsü'ndeki faaliyetlerinizden biraz bahseder misiniz? Aslında Suudi Arabistan'ın petrol bakanlığına bağlı Suudi Jeoloji Cemiyeti'nin bir alt birimi bu Enstitü. Orada değişik madenler, petrol olsun, yeraltı suyu olsun, yüzey suları olsun, taşkınlar olsun jeolojikle ilgili doğal afetler konularında değişik birimler var. Zemzem suyu çok kutsal olan bir su, fakat bir de Zemzem suyunun bilimsel olarak gerek niteliklerinin gerekse niceliklerinin araştırılması söz konusu. Son 30 yılda değişik çalışmalar yapılmış bu konuda. Bu çalışmalar daha ziyade Batı kaynaklı ve onların onayıyla yapılan çalışmalardı. Ben müsteşar olunca, Zemzem suyu hakkında geçmiş bütün raporları gözden geçirdim. Bir takım bilimsel yanlışlıklar olduğunu gördüm ve tartıştım. Zemzem ile ilgili aslı astarı olmayan raporlar hazırlanmış. Biz de tahlil ettik. Ancak kalitesi oldukça iyi. Batılılar yanlış hesaplamış. Temel hatalardan bir tanesi; Zemzem kuyusuna gelen suların bilimsel modellenmesi tamamen yanlış. Biz bunu dünya terminolojisinde olmayan bir yöntemle modelledik. Zemzem suyunun kalitesiyle ilgili bir takım çalışmalar söz konusu. Zemzem suyu dünyanın her yanına rahatlıkla giden tek su. Çünkü hacılar her yere götürüyor ve bu kadar açık analiz edilebilir bir su kimliğinde. Kalitenin uygun olmadığı söyleniyor halbuki ben kalitesini inceledim. Aksine 80'lerden itibaren kalitesinde iyileşme var. Çünkü gün geçtikçe koruma altına alınmış bir su. Her ne kadar giderek artan bir şehirleşme olmasına rağmen kalitesinde bir iyileşme var. Bir kere çok zengin bir su. Jeolojik olarak üç tane tabakası var. Üst tarafta bir sedimentasyon denilen daha ziyade çökelek tabaka var. Onun altında esas suyun geldiği çaprazlı bir tabaka var. Su üç yerden geliyor. Bir tanesi Kabe'nin Hacer-ül Esved taşının hizasından geliyor ve miktarı da en bol olan damar. Diğeri Sefa Tepesi yönünden gelen Mazo Tepesi'nin oradan gelen, üç kaynaklı suların karışımından oluşuyor zemzem suyu. Zemzem suyunun kutsallık özelliği dışında taşıdığı kimyasal muhtevasında da özellikler var mı? Kimyasal bileşenleri bakımından kendisine özgü bir yapısı var. Yaptığım çalışmalarda çok karakterisitik bir su olduğunu gördüm. Parmak izi gibi benzetmek gerekirse, kendine has yani. Karakteristik bir su mu acaba diye bir soru sorulmuş ve bu konuda çok araştırmalar yapılmış. Ama bilimsel olarak araştırılmamış. Bu da bize kısmet oldu. Biz yaptığımız çalışmalarda Zemzem suyunun kendine özgü karakteristik bir özelliğinin olduğunu tespit ettik. Dünün ve bugünün tahlillerini düşünecek olursanız, içinde ne gibi maddeler var; kalsiyum, magnezyum, sodyum, potasyum, klor, sülfat, bi karbonat, karbonat, çok doğal olan bileşenler var. Zemzem kuyusuna en yakın olan 30- 40 metre mesafelerdeki kuyularda da aynı yöntemi uyguladığınızda görüyorsunuz ki zemzem suyu bambaşka bir özelliğe sahip. Bunlar bilimsel ve Zemzem Araştırma ve Geliştirme Enstitüsü tarafından yayınlandı . Zemzem suyuyla ilgili bundan sonra neler yapmayı düşünüyorsunuz? Bu çalışmalar hakkında da bilgi verebilir misiniz? Bundan sonra en fazla araştırma yapmak istediğim konu acaba civardaki bir takım kaynaklardan zemzem kuyusuna sızmalar var mı sorusuna cevap aramak. Ona bakmak istiyorum. İlk yaklaşımlarda olmadığı ortaya çıktı. Bu çalışmayı biraz daha bilimsel hale getirerek rapor halinde sunmayı planlıyorum. İkinci olarak zemzem suyunun ne kadar derinde olduğu önemli. Bir de tabii hacılara yetiyor mu? Bir senede ki kullanım miktarı 800 bin metreküp kadar. İstanbul'un su ihtiyacı iki günde bir milyon metreküp yaklaşık olarak. Zemzem her ne kadar sadece içmek için kullanılıyorsa da çok yeterli bir su. Zemzem suyunun adının karıştığı yolsuzluklar oluyor mu acaba? Mesela zemzem adı altında normal su satılması gibi? Çok güzel bir soru sordunuz, İstanbul'da dahi zemzem satıldığını söyleyenler oldu. Kesinlikle böyle bir şey olamaz. Kimse inanmasın. Suyun Arabistan'da satılması yasak. Cidde Havaalanında çok kontrollü bir şekilde satılıyor. O da turistik olarak ve çok sınırlı miktarlarda. Bana göre oradan alınabilir. Kaynak: DSİ VAKFI AYLIK SU DÜNYASI DERGİSİ _________________ Bilgi Paylaşıldıkca Çoğalır...













 Prof.Dr.Zekai Şen:Türkiye 200 milyon insanı besler!.

 

Küresel ısınmanın ülkemize etkisini anlatan Su Vakfı Başkanı Prof. Dr. Zekai Şen , Türkiye , tarım açısından çok verimli topraklara sahip. Yeter ki planlı, programlı bir tarım politikası olsun. Bizde yetişmeyecek hiçbir şey yok dedi.
Tarım stratejik sektör olmalı
Prof. Dr. Zekai Şen , İlmi olarak bakacak olursak esas sebebi kuraklık değil. Bu belki 3üncü, 4üncü sebep&amp; Birinci olarak nüfus artması&amp; Ama burada nüfus artmasın demiyorum. Türkiye nin 70 milyonu değil, 200 milyonu besleyecek kadar kaynakları var. Mera var, su var. Ama kimse tarım yapmıyor ki. Tarıma özel önem verilmeli görüşünü dile getirdi.
Türkiye nin veri tabanı yok
Türkiye nin iklim değişikliği konusunda bir veri tabanına sahip olmadığını belirten Prof. Dr. Şen, Küresel ısınmadan en fazla etkilenecek ülkelerin başında Türkiye gelmektedir. Maalesef bu konuda yapılan bilimsel çalışmalar ise yetersizdir. Bugün iklim değişikliği ile ilgili veri tabanı sadece Su Vakfı nda vardır ifadelerini kullandı.
* Küresel ısınma var mı? Ya da dünyadaki su kaynaklarını ne kadar etkiler?
Küresel ısınma deyince herkes konuşuyor. Tıpçısından hukukçusuna kadar bilen de bilmeyen de bu konuda bir şeyler söylüyor. Ama bence su ve çevre konusu mevzu bahis olunca sadece uzmanların konuşması gerekir. Ben yıllardan beri uluslar arası iklim değişikliği paneline Türkiye cumhuriyetinden katılan tek kişiyim.
* Siz bir de ödül aldınız galiba&amp;
Evet doğru benim takım Nobel barış ödülü aldı.
*Küresel ısınmanın ne gibi belirtileri var?
Bizim çocukluğumuzdaki yazlar ve kışlar çok değişti. Neden değişti acaba? Bu soruyu sorduğumuzda alacağımız cevap bellidir. Çünkü dünyada iklim değişikliği yaşanıyor. Dünya bilim adamları buna küresel ısınma diyor. Ben iklim değişikliği demeyi tercih ediyorum. Bu konuda çok kullanılan üç kavram var. İklim değişikliği, sera gazlarının etkisi ve küresel ısınma. Şu anda bildiğimiz bir şey var o da iklimin değiştiğidir.
* Dünya varolduğundan bu yana iklim bu şekilde hep değişmiş mi?
Sürekli değişmiş. Geçmişte buzul devirleri olmuş. Zaman zaman sıcaklıklar yükselmiş. Bazı canlı türleri ortadan kalkmış. Bunu bugün bilimsel çalışmalar söylüyor.
Küresel ısınmada insan da etkili
*Geçmişte insanların iklim değişikliğine etkisi olmuş mudur? Bugünkü durumumun geçmişten bir farkı var mı?
Biz bugün gönlümüzün istediği şekilde dünyayı sürekli kirletiyoruz. Durmadan kömürleri yakıyoruz. Böyle bir durumda atmosfer kirlenmez mi? Dünyanın yarıçapı 6 bin kilometre iken, atmosferin kalınlığı 10 kilometre. Yani incecik bir şey. Her senede böyle bir durmadan atmosfere karbondioksit verilirse ne olur? Dünya bugünlere gelirken ne gibi aşamalardan geçmiş buna bakmak gerekir. Bir zamanlar dünyada canlı hayatı yoktu. Bunu bilim de din kitapları da söylüyor. Önce dünya canlıların yaşayabileceği bir ortama gelmesi için hazırlandı. O zaman atmosferde karbondioksit çoktu. Bu karbondioksit zamanla yutuldu. Onun için bugün petrol ve kömür kaynakları var. Bunun esası oradan geliyor. Biz şimdi kömür ve petrolü dışarı çıkararak, doğal olarak gömülmüş olan karbondioksiti yeniden dünyayla salıyoruz. Tabi atmosferin de bir dengesi var. Her şey bir denge üzerine kurulmuş. Dolayısı ile yapılan çalışmalar bugünkü iklim değişikliğinde insanların da payının olduğunu ortaya koyuyor.
* Bazıları da küresel ısınmanın Batının bize dayattığı politik bir şey olduğunu iddia edenler de var&amp;
Bu politik bir görüş. Böyle iddiada bulunanlar var. Ama ben bilimsel olarak söylüyorum. Bugün dünyada küresel ısınma diye bir olgu vardır.
*Küresel ısınmadan en fazla hangi ülkeler etkilenir?
Özellikle Türkiye gibi alt tropikal bölgelerde bulunan ülkeler küresel ısınmadan en fazla etkilenecek ülkelerdir. Yani ekvator kuşağındaki ülkeler değil de, 30-60 derece enlemi arasındaki ülkeler yüzey yapılarına da bağlı olarak daha fazla etkilenecek. Bilimsel olarak yapılan çalışmalara göre 2100 yılına kadar Doğu Akdeniz Bölgesi ülkelerinin daha fazla etkileneceği öngörüleri var.
İklim değişikliğini kimse dikkate almıyor
* Bir takım önlemler alınıyor. Bu önlemler işe yarar mı?
Var ama, Batı ülkeleri iklim değişikliğini dikkate almadan gönüllerinin istediği gibi kirletmeye devam ediyorlar. ABD Kyoto protokolünü imzalamadı. İmzalasaydı bir takım yaptırımlar gelecekti. Bu da ekonomisini etkileyecekti. Türkiye de imzalamadı ve bana göre doğru yaptı. Ama bunu bilimsel bir tabana göre mi yaptı? Zannetmiyorum . Ama bana göre doğru yaptı. Ama bugün Türkiye de iklim değişikliği veri tabanı diye bir şey yok. Su Vakfı nın dışında. Su Vakfı nda 2100 yılına kadar var. Bu nedenle kim konuşursa konuşsun bu politik bir konuşma olur.
* Peki, Türkiye nin Kyoto Protokolü ne uyması atmosferin temizlenmesi açısından bir işe yarar mı?
Türkiye bunu çözemez. Bu uluslar arası bir sorun. Bugün Çin ve Hindistan gelişiyor. Türkiye istediği kadar atmosferi temiz tutacağını açıklasın . Bir işi yaramaz. Bugün için atmosferi kirletmeden gelişmenin yolu yok. Ama ileride teknoloji çok gelişir (Güneş ve suyun bir araya gelmesinden oluşan) temiz enerji kaynaklarına geçilir. Belki o zaman işin boyutu değişir.
* Küresel ısınmanın su kaynaklarına etkisi nedir?
Su kaynaklarının kökeninde yağışlar var. Yağış olmazsa hayat olmaz. Zaten bizim kültürümüzde yağışa rahmet denirdi Bereket yağıyor denirdi. Şimdiki nesil ne rahmet biliyor ne de bereket biliyor. Özellikle büyükşehirlerde&amp; Yağmur yağıyor diyor. 50 senedir yağan yağmurlar hep birikseydi, dünya sular altında kalırdı. Demek ki yağışın yanında buharlaşma da oluyor. Sıcaklık dolayısıyla oluşan buharlar birleşerek bulutları oluşturuyor ve sonuç olarak yağmur yağıyor. Böyle bir döngü söz konusu&amp; İşte o döngüye etki eden güneşin sıcaklığıdır. Güneşin sıcaklığı atmosfere girdikten sonra bu sera gazı dediğimiz gazlar yüzünden tekrar atmosfere dağılamadığı için dünya ****z ısınıyor. Bir derece bile ısınsa kurak iklim kuşakları kuzeye doğru 300 kilometre kayıyor. Bu ne demek biliyor musunuz? Orta Irak ta olan tüm o kurak iklim Türkiye ye kayacak demektir. Sadece bir derece artması&amp; Bilimsel bir bulgu bu&amp;
* Böyle bir beklentiniz var mı?
Kısa vadede değil ama var tabi&amp; Dün hava çok serindi. Bugün 8 10 derece farklı, sizi de etkilemiyor beni de&amp; Ama bu insan kadar hassas değil, dünyadaki ortalama sıcaklık bu&amp;
Türkiye kuraklık yaşayacak
* Türkiye kuraklık yaşayacak o zaman&amp;
Sadece Türkiye için diyemem. Ortadoğu bölgesi de, Yunanistan da, İtalya da, İspanya da, Fransa nın güneyi de dâhil uzun vadede bir kuraklık söz konusu&amp;
* 2100 mü yani?
2100ün önemi bir takım bilimsel öngörülerin o tarihi gösterdiği için. Ama bundan 20 30 yıl sonra da bir takım etkilerin artacağı da bekleniyor. Burada şu sorulabilir, Türkiye küresel ısınmadan etkilenecek mi? Evet etkilenecek. Ama maalesef Türkiye nin kendine has modelleri yok. Türkiye için hiç de iç açıcı bir şey değil bu.
* Peki, neden bir çalışma yapılmıyor?
Bunu yöneticilere sormak lazım... Herkes söz söylüyor, televizyonlara çıkıp konuşuyor. Ama planlama yok. Planlamaların yapılması gerekir. Gelecekte ne olabileceği üzerine olanlar yapılmıyor. Geçmişte ne oluyorsa gelecekte de aynı şeyler olacak diye bakılıyor. Bu tamamen yanlış bir düşünce&amp; Çünkü gelecekte sıcaklığın ****z daha artacağı kesin. İlk etkilenecek olan da su kaynaklarıdır.
Arap yarımadası şanslı
* Ortadoğu ülkeleri nasıl etkilenir?
İşte yağışlar bazı yerlerde düşerken bazı yerlerde de artacak. Arap yarımadası bayram ediyor. Orda eskiden ayda 3 gün yağışlı olurken şimdi 12 gün yağışlı oluyor. O bakımdan şanslılar. Türkiye şanssız mı? Değil&amp; Tek sorun kendi modeliyle önünü görememesi. Bugün dünya öyle bir hale geldi ki her ülke kendi çıkarını korumak için bir takım önlemler almak durumunda. Ve o önlemleri de alırken geçmişteki bilgilerden de faydalanarak geleceğe yönelik modeller geliştirmek gerekiyor.
* Sizin o kadar çalışmanız, ödülünüz var. Size gelip sormuyorlar mı?
Ünlüler için ödül önemli&amp; Ama biri bana ödülüm var diye gelip bir şey soracaksa hiç gelmesin. Bilgim olduğuna inanıp gelirse eyvallah gelsin.
*Mesela İBB su konusunda gelip size danışıyor mu?
İstanbul Büyükşehir Belediyesi su konusunda bana danışan tek kuruluş. Mesela birileri gelip fikir istiyor. Biz de uyarılarımızı yapıyoruz. Ancak bir yerde görüşüyoruz. Diyor ki, Hocam biz su politikamızı küresel ısınma olmayacak gibi yaptık Neden bunu diyor? Çünkü küresel ısınmaya göre yapmış olsa yatırım yapacak. O yüzden yapmıyor, iklim değişikliği yok diyor. Böyle söyleyecek hocaları da bulabiliyor. Ben onlardan değilim, bilim olmadan konuşmam.
Su kaynaklarımız iyi kullanılmalı
*Türkiye nin yeterli su kaynakları var mı?
Öncelikle yeterliliğin tanımını yapmak lazım... Neye göre yeterli? Yağmur yağmadığından mı yetersiz kalıyor? Yoksa geleceğe dönük yeterli stratejik planların yapılmamasından mı kaynaklanıyor? Bana göre planlamaların yapılmamasından kaynaklanıyor. Çok zengin su bölgelerimiz var. Bana göre Türkiye nin su sorunu yok. Akıllıca bir planlama yapılması lazım.
*Yağışlar yeterli mi? İçilebilir su kaynakları?
Türkiye genelini düşünürsek yağışlar yeterli&amp; Hiçbir zaman ne Türkiye de ne de Arap Yarımadası nda içme suyu sıkıntısı yaşanmaz. Sıkıntı kullanımda yaşanıyor. Tarıma muazzam bir su harcaması gidiyor. Su olmazsa canlılık olmaz.
*Tarım &amp; Bugün gıda fiyatları ciddi anlamda yükselmiş durumda. Bunun temel sebebi kürsel ısınma ve su kaynaklarının yokluğu mu?
İlmi olarak bakacak olursak esas sebebi kuraklık değil. Bu belki 3üncü 4üncü sebep&amp; Birinci olarak nüfus artması&amp; Ama burada nüfus artmasın demiyorum. Türkiye nin 70 milyonu değil, 200 milyonu besleyecek kadar kaynakları var. Mera var, su var. Öte yandan şehir merkezlerine göç var. Tarım yapılmıyor artık.
* Rahmi Koç , Çiftçiler neden kentlere gidiyor? Tarım yapsınlar. Biz de tarım yapıyoruz diyor.
İleriyi görüyor. Muhtemelen GAP ta yapıyor bunu. Çünkü çok önemli&amp; Yabancıların da gözü var orada&amp; Dicle var, Fırat var. Tarihte hilal denilen bir yer vardır. Orası üst Mezopotamya dır. Ve dünyanın hiçbir yerinde olmayan buğdayları vardır. Bugün petrolsüz yapılabilir, ama gıdasız yapılamaz.
Patlak Mısırı bile ABD den alıyoruz
* Hocam neden bu hale geldi Türkiye ? Bilinçli bir politika mı? IMF ve Dünya Bankası nın çok ciddi baskılarının olduğu söyleniyor.
Anlamak mümkün değil&amp; Politikacı olmadığım için baskı olup olmadığını bilmiyorum. Ancak mutlaka bir şey var. Türkiye de yetişmeyecek hiçbir şey yok. Mısır aldım geçenlerde Amerika dan geliyor dediler. Şaşırdım kaldım. Kastamonuluyum ben, eskiden bizim köylerde yetişirdi. Mısır bile oradan geliyorsa bu memleketin halini düşün.
* Yerli olan hiçbir şey talep görmüyor ki hocam&amp;
Yerli uzman dendiğinde hiç dikkate alınmıyor. Göreceksiniz küresel ısınma konusunda yabancı uzmanları çağıracaklar. Yerli uzman isterseniz dünya çapınca olsa fark etmez, yabancı gelecek. Aşağılık duygusu gibi bir şey bu&amp;
* Türkiye nin suyunun ve topraklarının daha iyi değerlendirilebilmesi için yeni yöntemler geliştirmesi gerekmiyor mu? Mesela damlama usulü &amp;
Bunların hepsi çok konuşulan bir konu&amp; Bazı şeyler zaten dünyada uygulanıyor. Bunların yapılması gerekiyor. Ürdün gibi dünyanın en az suyu olan ülkede bu damlatma sistemi, yağmurlama sistemi kullanılıyor. Ama bizde su bol, salma sistemini kullanıyoruz. Bir takım ürünleri alıyorsun bu yöntemle ama bir kapasite var. Ona göre ayarlanıp verilmesi gerekir. Hem israf da önlenir bu sayede&amp; Başka şeyler de uygulanabilir. Mesela Türkiye nin su kaynakları dediğimiz zaman akla ne geliyor. Su üstü kaynakları&amp; Yer altı suları düşünülmüyor. İşte dünyada iklim değişikliği olacaksa ne barajın önemli ne de gölün. Yer altı suları önemli&amp; Türkiye de herkesin talan ettiği, sınırsızca kullandığı yer altı suları&amp; Daha fazla kurak alanlar oluşur. Sulak alanlar azalır, dışa bağımlı olursun. Suyu idare etmek lazım...
Kaynak: Tarım Haber








 
 
  *** SİZİ KUTLUYORUZ *** BUGÜN 2056953 ziyaretçi (4529571 klik) MİSAFİRİMİZ OLDUNUZ ***  
 
haberler haberler


Google Arama
Sitemde Arama
Yaşam ve İnsanlar

İstanbul Servisleri Neden Pahalı ? burakesc
Namaz Kılan Minik ile burakesc
GİMDES Helal Gıda Ramazan Buluşması burakesc
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol