General ,
düşman askerlerinden kaçarken, bir
bakkal dükkânına girmiş.
Bakkala hemen kendisini
saklamasını emretmiş.
Bakkal da onu müsait bir
yere saklayıp, biraz sonra gelen düşmanları da

-'Az evvel biri koşarak şu tarafa kaçtı.'
diye
savuşturmuş.

Nihayet biraz sonra Generalin muhafızları
yetişmişler..
Bakkal ömründe bir daha karşılaşamayacağı için,
Generale 'asormuş:
-'Efendim,
af buyurun ama merak ettim,
ölümle bu denli burun buruna gelmek
nasıl bir duygu?'

  General birden öfkelenmiş.

-'Sen kim oluyorsun da benimle böyle
dalga geçercesine konuşabiliyorsun?'
diye bağırmış.

Hemen askerlerine,
adamcağızı kurşuna dizmelerini emretmiş

Askerler bakkalın gözünü bağlayıp,

karşısına dizilmişler.

Mermiler namlulara sürülmüş,

  'ateş' emri

verilecek...

Adamcağız içinden

-'Ah, ne yaptın sen?

Boş bir merakın yüzünden

şimdi boşu boşuna

ölüp gideceksin'

diye düşünürken,



arkadan

bir çift el uzanmış,

gözündeki

bağı

açmış.

Karşısında
 
General

varmış.

Tek cümleyle cevaplamış

General


-****'İşte böyle bir duygu!' ****

********Yaşayarak öğrenmek,

bedeli en yüksek

öğrenme  biçimidir..*******