Create Your Own Countdown

Google

   
  *** İYİLİK İÇİN KOŞANLARIN YERİ***
  Hayatta Bakış
 



Özümüzün suları
 
  • Etrafımda binlerce insan görüyorum; yaşamları üzerinde hiç düşünmeden günlerini geçiren, dünyaya neden geldiklerini hiç araştırmayan, yaşamlarına anlam katmak ve yaşamlarının gerçek amacını bulmak için hiç çaba sarf etmeyen binlerce insan… Günleri rutine bağlanmış, günlük yaşamın küçük detayları, dünya mallarının abartılmış cazibesi, büyüklü küçüklü çeşitli bağımlılıklar, alışkanlıklar ve tembellikler içinde günlerini geçiyorlar. Hiç kimse düşünmüyor. Allah bir insanı bu denli basit şeyleri yapmak için dünyaya getirir, evrenin en şerefli varlığı olarak yarattım dediği insanı yalnızca zamanını basit işlerle, kolay zevklerle geçirsin, günlerinin dolmasını beklesin diye dünyaya gönderir mi? Bir ömür bu denli amaçsız ve anlamsız olabilir mi?
    İş yaşamının içinde olanlar gözleri dönmüş gibi iki yanlarına bakmadan çalışıyorlar. Her işveren çalışanından en büyük randımanı alabilmek için neredeyse sıkıp suyunu çıkarmak istiyor. Yurt dışından master’lı gençler tanıyorum. En yaşamsal kişisel işleri için yarım gün izin alamıyorlar. Öğle tatilinde bile çalışanlar, işten geç vakit ayrılanlar, laptop’u ile işi eve taşıyanlar, hiç tatil yapmayanlar makbul tutuluyor. Bu denli yoğun bir iş yaşamı içinde olan gençler eşlerine, çocuklarına, yakınlarına ve kendi yaşamlarına gerekli ilgiyi gösteremiyor, iş dışında bir şeyler okumuyor, spor yapmıyor, entelektüel yaşama ilgi duymuyor, gelişme ve değişme yolunda çaba sarfetmiyorlar. Akşam yorgun geldikleri evlerinde televizyon izlemek, yemek, içmek ve yatmaktan başka bir zevk tanımıyorlar.
    Ev kadınları evleri ve aileleri ile sınırlı bir yaşam kuruyorlar. Evin her bölümüne bir televizyon koyuyorlar. Salonda, mutfakta, yatak odasında hiç televizyonsuz yapamıyorlar. Eşler ve çocuklar ev kadınlarını sınırsız bir biçimde kullanıyorlar. Kalan zamana ise konu komşu ve densiz telefonlar ortak oluyor. Günde 14–15 saat izlenen televizyon eve elektromanyetik dalga yaymaktan başka hiçbir şey katmıyor. Zamanı, ilgiyi, dikkati çalıp götürüyor. Ev kadınları evin dünyasını genişletmek için hiçbir çaba sarfetmiyor, okumuyor, yazmıyor, ufkunu açan müzik dinlemiyor, hobilerini geliştirmiyor, ruhunu, aklını, gönlünü aydınlatmak gereğini hiç duymuyorlar. Çaba gerektirmeyen kolay zevklerle, günlük işlerle adeta yaşamlarını körleterek hiçbir gelişme arzusu duymadan yaşıyorlar.
    İşadamları ayrı bir alem. Zannediyorlar ki işadamının işi sadece kazanmaktır. Gözleri işten, fabrikadan, almaktan, satmaktan başka bir şey görmüyor. Daha çok kazanmak, daha çok şeye sahip olmak istiyorlar. Bilmiyorlar ki, biriktirdikleri her şey bir rüya, hepsi geçici, giderken hiçbirini yanlarına alamayacaklar. Her şeyi dışarıda arıyorlar, içlerine bakma gereği duymuyorlar, ruhlarını geliştirmek için çaba sarfetmiyorlar. Yaşamları kupkuru, yalnızca işe odaklı, amaçları kazanmak, olmak nedir hiç üzerinde bile durmuyorlar.
    Belki de en kötü durumda olan emekliler. Çalıştıkları günlerin hıncını tembellikle çıkarırcasına kalan hayatlarını uyurgezer gibi sürdürüyorlar. Yılın altı ayını yazlıkta geçirenler; tavla oynamaktan, yarenlikler yapmaktan, evin küçük işlerine yardım etmekten başka uğraşlara girişmeyenler... Okumadan, öğrenmeden, öğretmeden, ruhlarını, gönüllerini, zevklerini, hobilerini hiç geliştirmeden tembellik içinde bir hayat sürdürmeyi yaşamak zannediyorlar. Geçim için çalışmaktan kurtulmanın ne denli büyük bir özgürlük olduğunu kavramıyorlar. Bilinçsiz yaşıyorlar. Yaşamlarına anlam ve amaç katmak için bir arayışları yok. Kalplerinin sesini dinlemiyorlar, dünyaya hangi görevle geldikleri hakkında hiç düşünmüyorlar. Bilgi, birikim ve deneyimleriyle daha derinlere inmek dururken yüzeyde geziniyorlar. Yaşanmamış ve anlamına ulaşmamış bir hayatı yaşamak zannediyorlar.
    Yüce Mevlana diyor ki: “Ölüm hakkında endişelenebiliriz ama canımızı en çok endişelendiren şey; kendi özümüzün sularından hiç tatmamak olmalıdır”

    İnal Aydınoğlu

  •  
      *** SİZİ KUTLUYORUZ *** BUGÜN 1902163 ziyaretçi (4169036 klik) MİSAFİRİMİZ OLDUNUZ ***  
     
    haberler haberler


    Google Arama
    Sitemde Arama
    Yaşam ve İnsanlar

    İstanbul Servisleri Neden Pahalı ? burakesc
    Namaz Kılan Minik ile burakesc
    GİMDES Helal Gıda Ramazan Buluşması burakesc
    Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
    Ücretsiz kaydol