Mart 27th, 2012

Uygulandığında hayat kalitesini son derece artıran bir teknikten bahsedeceğim. 10-10-10 prensibi temel olarak başımıza gelen herhangi bir olaya vereceğimiz tepkiyi seçerken biraz geri çekilip dışarıdan bakabilmeyi sağlıyor. Uygulaması çok basit; karşılaştığımız duruma tepki verirken şöyle düşünüyoruz : yapacağım şeyin 10 dakika sonra etkisi ne olacak, 10 ay sonra etkisi ne olacak, 10 yıl sonra etkisi ne olacak?

Küçük bir örnekle açıklamak gerekirse: çalışan bir annenin her hafta çarşamba akşamları çocuklarıyla TV’deki bir programı izlemek üzere yaptıkları bir planı düşünelim. Bahsettiğimiz bayan o hafta çarşamba günü yetişmesi gereken işler olduğunu ve patronundan mesaiye kalması kalması gerektiğini öğrenir. Şimdi bu durumda yapılacak en doğru şey nedir? Kadın şöyle düşünür, çocuklarıma bugün geç geleceğimi ve planımızı bu hafta uygulayamacağımızı söylesem 10 dakika için epey üzülecekler, ama önümüzdeki 10 ayda bunu telafi edecek bir şey yapamaz mıyım? Ve 10 yıl sonrasında bu TV programını onlarla seyredemediğimi hatırlayacaklar mı acaba?

Peki diğer seçenek ele alındığında, patronuna akşam planı olduğunu ve çalışamayacağını söylerse 10 dakika sonra patronu epey kızgın olacak, 10 ay içinde yapılacak performans değerlendirmesinde bu kadın için kötü bir sonuç doğuracak, 10 yıl sonrasında ise bunun etkisi katlanarak artacak belki de.

Kısa vadedeki küçük sonuçlar için uzun vadeli hedeflerimizden vazgeçmemek ve bunu hep aklımızda bulundurmak epey önemli. Teknoloji ilerledikçe hayat hızlanıyor ve kısa zamanda büyük kararlar almak zorunda kalıyoruz. Elbette mükemmel karar diye bir şey yok ve alternatif kararın doğuracağı sonuçları önceden bilebilmek imkansız, ama ikilemde kalmanın verdiği belirsizlik ve stres karşısında daha sağlıklı düşünebilmeyi sağlıyor bu yöntem.

Daha fazla bilgi için Suzy Welch’in 10 Dakika 10 Ay 10 Yıl adlı kitabını okumanızı tavsiye ederim ve bu örnekte verdiğimiz gibi bir patrona bağlı çalışmak zorunda kalmadığınız ve özgür olduğunuz bir hayat dilerim.