Geçen yıl Çin'den ithal edilen 9 bin elektrikli bisikletin neredeyse tamamı satıldı. Krizi rağmen bu yılda satışlar oldukça iyi. Türk insanın bu ürünleri benimsediğini belirten firma temsilcileri, elektrikli bisikletin kullanımının daha da yaygınlaşacağını kaydetti.

Bir kaç yıl önce 'çevre dostu' taşıt olarak piyasaya sürülen elektrikli bisikletler, şimdilerde en fazla kullanılan araçlardan biri haline geldi.

Şehir içinde kullanıma uygun olarak geliştirilen elektrikli bisikletler yolda giden araçların gerisinde kalmıyor. Elektrikli bisikletin geleceğin ulaşım aracı olduğunu belirten firma temsilcileri, trafik sorunu ve akaryakıt maliyetlerinin bu araçlara olan ilginin temel nedeni olduğunu kaydediyor.

2008 yılında Çin'den 9 bin tane elektrikli bisiklet ithal edilirken bu ürünlerin neredeyse tamamı satıldı.

Elektrikli bisikletler, Uğur Mondial, Biselect, Fuxin, ST Max, Ekobis, Easy Bike ve Arora olmak üzere tam 7 marka ile Türkiye pazarında boy gösteriyor. Bu ürünlerin kullanımı dünyada da artıyor. Amerika'da son 3 yılda 20 bin elektrikli bisiklet satıldı.

Avrupa'da bir kaç yıldır yaygın olarak kullanılan elektrikli bisikletlerden 2007 yılında Hollanda'da 89 bin, Almanya'da ise 60 bin tane satıldı.

Hibrid bir aracın çalışma sisteminin esas alındığı bisikletler, 40 kilometre hız yapıyor. 2 kişiyle 30 kilometre hıza ulaşıyor. Genellikle 600 wattlık akülerle çalışan bu araçlar, bir defalık şarjla 40 kilometre yol alabiliyor. Ancak 'yokuşları da rahat çıkayım' diyorsanız şanzımanlı ya da pedallı olanını almakta fayda var.

Otoyollar ve çevre yolları dışında güvenli bir şekilde kullanılabiliyor. Egzozu olmadığı için çevreye zarar vermeyen ve aynı zamanda gürültü kirliliğini de önleyen bu bisikletler, özellikle tatil mekânları ve düz yollarda yüksek performans sunuyor.

Şarjı bittiğinde pedal çevirerek hareket ettirilebilen modelleri de bulunan elektrikli bisikletlerin yolda kalma sorunu yok. Genellikle fazla hız yapmaması ve çevre dostu olması nedeniyle tercih ediliyor. Ancak Karayolları Yönetmeliği'nde yapılan değişiklikle artık plakası ve ruhsatı olmayan elektrikli bisikletlerin ülkeye girişine izin verilmiyor.

Fiyatları 1000 -2300 TL arasında değişen bu araçların bir sorunu da yaygın servis ve yedek parça imkanının sınırlı oluşu. İthalatçı firmalar, kullanımdaki yükselişe paralel olarak bayi ve servis imkânlarını hızla artırıyor.

Yaklaşık 14 aydır elektrikli bisiklet kullanan İbrahim Bağcı, halinden memnun. İşe bisikletiyle gidip gelen Bağcı, günlük 3 TL dolmuş parasından kurtulduğunu kaydetti. Bağcı, bu sayede bisikletin kendini bir yılda amorti ettiğini belirtti.

Biselect markasını Türkiye pazarına sunan MoBis Elektrikli Araçların İdari İşler Sorumlusu Melike Reçber, Türkiye'de şimdiye kadar 3 bin 300 ürün sattıklarını söyledi.

Sezonla birlikte oldukça yoğun bir ilgiyle karşılaştıklarını söyleyen Reçber, krize rağmen son 2 ay içinde 300 bisiklet sattıklarını dile getirdi.

İnsanların tasarruf yapmanın peşine düştüğünü ve bu nedenle elektrikli bisikletlere yöneldiklerini anlatan Reçber, bu ürünlerin ticari amaçlı kullanımının da oldukça artığını ifade etti.

Pazara ilk defa geçen yıl bisiklet sunduklarını belirten Uğur Mondial Motosiklet Satış Sorumlusu ;
2008'de ithal ettikleri 3 bin 500 üründen 3 bin 200'ünü sattıklarını ve bunun çok iyi bir rakam olduğunu kaydetti.

Yurt genelinde 400 bayilerinin olduğunu , "Krize rağmen satışta geçen yılki rakamlara ulaşmayı amaçlıyoruz." dedi. (CİHAN)