Kış aylarının gelmesi ile yeni bir tartışma başladı. Kanser yaptığı iddia edilen infared teknolojisi ısıtıyor mu yakıyor mu?
Her gün yeni bir elektronik alet piyasaya sürülüyor. Birçoğu, üzerinde uzun soluklu sağlık testleri yapılıp sonuçları elde edilmeden hayatımızın kalıcı bir parçası haline geliyor. Elektrikli ısıtıcılar ve bunun en yeni versiyonu olan infraredli ısıtıcılar da bu tartışmanın en son örneği.
Yeni Aktüel'den Özgür Gürbüz'ün haberine göre bu alanda büyük skandallar yaşanıyor. İlk olarak, pazarın lider markası olan UFO Işıkla Isıtma Sistemleri Ltd. Şirketi tarafından tasarlanan infraredli ısıtıcı piyasası, yılda 1,5 milyon cihaza ulaşmış durumda ve bu rakamın 1 milyonu UFO'ya ait. UFO Yönetim Kurulu Başkan Vekili Abdullah Yeşil, piyasada çok sayıda “merdiven altı” tabir edilen firma olduğunu belirtiyor. Yeşil, infrared teknolojisini ısıtmada kullanarak yarattıkları yeni cihazlarını taklit eden 84 firma tespit ettiklerini bunun 17'sine de dava açtıklarını belirtiyor. Birçoğuna ise dava bile açamadıklarını çünkü firmaların ticari sicil kayıtlarının bile olmadığından yakınıyor.
“Güneş ışınları daha zararlı”
İnfrared ile ısıtma kısaca ısının ışık yoluyla taşınması olarak açıklanabilir. Güneşin dünyayı ısıtması da bu yolla olduğu için çoğu zaman “güneş gibi ısıtıyor” da deniyor. Tam da bu noktada bazı itirazlar geliyor. Güneş ışınlarının deride incelme ve kırışıklığa yol açma, katarakt ve cilt kanseri gibi ciddi sorunlara yol açtığı biliniyor. Pazarın lider markası UFO'nun Yönetim Kurulu Başkan Vekili Abdullah Yeşil, “Kullandığımız özel direnç teliyle 2,4 mikro/metre dalga boyunda infrared dalgalar oluşturuyoruz. 2,4 mikro/metre güneşin ısısını dünyaya getiren, ısıyı en iyi taşıyan dalga boyu aralığıdır. O yüzden de güneş gibi ısıtıyor diyoruz. Zararsızdır diye bir şey söz konusu değil, her şey zararlıdır” diyen Yeşil, “Dünyada yaşayan her insan risk altındadır. Öğle vakti gelen güneş ışınları bizim cihazlardan 10 kat daha zararlıdır. Biz, uzun dalgayı (infrared) çıkarıyoruz. Güneşin ışınlarında ise daha kısa dalgalar da (ultraviyole) geliyor” açıklamasını yapıyor.
Yıldız Teknik Üniversitesi (YTÜ) tarafından hazırlanan sağlık raporunda da cihazlarının insan sağlığına zarar vermediğinin kanıtlandığını söylüyor. Erken doğan bebeklerin kuvözlerinde de benzer ısıtıcıların kullanılmasını örnek veren Yeşil, yurtdışında onlarca ülkeye ihracat yaptıklarını ve gerekli tüm standart belgelerine sahip olduklarının altını çiziyor ve 50 herz frekansında çalışan cihazlarının kesinlikle bir sağlık sorunu yaratmadığını öne sürüyor.
Sağlık raporu hatalı mı?
Bu konuda ikna olmayanlar da var. İnfrared ile çalışan bu cihazların insan sağlığı açısından ciddi tehlikeler içerebileceğini belirten Boğaziçi Üniversitesi Elektrik ve Elektronik Mühendisliği Bölümü'nden Prof. Dr. Selim Şeker öncelikle UFO'nun YTÜ tarafından hazırlanan raporuna itiraz ediyor. Cihazın elektromanyetik spektrum'un “infrared” bölgesinde çalıştığını belirten Şeker, bu bölgenin iyonize eden radyasyon bölgesi olduğunu (300-1000000 GHz) , ölçümde kulanılan cihazın ölçme aralıgının ise 5Hz-3GHz arasında kaldığını bu nedenle ölçümdeki aletin infrared bölgesinde kullanılamayacağını söylüyor. UFO'nun 50 herz'de çalıştığı bilgisine de şöyle itiraz ediyor: “UFO 50 herz'de calısıyor ama verdigi ısı infrared frekanslarında. Standartlar kısa vadede ısısal etkileri nazara alır uzun vadede neler olabilir onunla ilgili bir sey söylemez. Hastahanelerde kaç dakika kullanılıyor bilmiyorum ama bu bir bilimsel kanıt degildir. Kanser yapan sigarayı doktorun içmesi kanser yapmadıgının delili olur mu?”
Prof. Şeker, 50 herz frekansında çalışan aletlerin yarattığı manyetik alan standartları konusunda Dünya Sağlık Örgütü'nün (WHO) Ekim 2001'de uyarıda bulunduğunu da anımsatıyor ve cep telefonların 1 watt'tan az güçleri, TV ve bilgisayarların 50 watt civarındaki güçleri için standartlar ve pek çok önlemler tavsiye edilirken böyle bir gücün yanımızda bulunmasını normal ve güvenli kabul edemiyorum” diyor. Bu tartışmanın ciddi ve bağımsız bir kuruluş tarafından incelenip sonuçlarının kamuoyuyla paylaşılması gerektiği ortada. Bu konuda aslında bir girişim de var. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin CHP'li üyeleri, Çevre Komisyonu'na “İyonlaştırmayan Radyasyondan Korunma Kurulu” kurulması için teklif vermiş durumda. Çevre Komisyonu Başkanı Haluk Özdalga, tekliften henüz haberda olmadığını belirtse de, böyle bir kurulun kurulması baz istasyonlarından evimizdeki aletlere kadar birçok konuda kontrolün sağlanmasına yol açabilir.
Ev ve işyerlerinde elektromanyetik alan üreten cihazlar
Bebek alarmı
Bilgisayar oyun setleri
Elektrikli traş makinesi
Elektrikli saat
Radyolar
Elektrikli fırın ve ısıtıcılar
Elektrikli battaniyeler
Soketler
Elektrikli süpürge
Aydınlatma lambaları
Çamaşır makinesi
Bilgisayarlar
Fotokopi makineleri
Saç kurutma makinesi
Mikrodalga fırın
Televizyonlar
Dizüstü bilgisayarlar
Hi-Fi müzik setleri
Elektrikli dikiş makineleri
Elektromanyetik alanların sağlık etkileri
Elektromanyetik alanların (EMA) insanlar üzerindeki etkileri çok çeşitli ve vücut yapılarına göre de değişiklik gösteriyor. En basit ve kısa süreli etkiler, baş ağrısı, göz yanması, halsizlik ve baş dönmeleri olarak belirtiliyor. Uzun sürede ortaya çıkan etkiler ise bağışıklık sistemini zayıflatmak, hücrelerarası aktiviteyi, hormon salgısını etkilemek, şehvet (libido) azalmasına yol açmak ve embriyonlarda anormal gelişmelere neden olmak olarak özetlenebilir. Bağışıklık sisteminin zayıflaması ve hücre yapılarının bozulmasının muhtemel bir sonucunun da kanser olduğunu belirtmekte fayda var. Bu aletlerden vazgeçemiyor ve doğru kullanmıyorsanız bu suçun bir bölümü de size ait. Türkiye'de standart ve denetim eksiğinin olması da başka bir problem. Baz istasyonları ve yerleşim yerlerinin üzerinden geçen yüksek gerilim hatları bunun en çarpıcı ve kamusal örnekleri...
Elektrikli aletler, etkileri, korunma yöntemleri
Bilgisayar monitörü
Bilgisayar ve televizyonlar çevrelerine ultraviyole, mikrodalga, x ışınları, radyo dalgaları, kızılötesi ve düşük frekanslı elektrik ve manyetik alan kirliliği yaparlar. Bilgisayar yakınında çalışan kimselerde gözde ağrı, hassas cilde sahip olanlarda yüz ve kol derilerinde isilik oluşması, mide bulanması, baş ağrısı ve yorulma gibi şikayetler oluşmaktadır. Göz problemlerini önlemek için bilgisayar masasının pozisyonunda değişiklik yapın. Ekran filtreleri kullanın ve yansımayı önleyecek koyu renk giysi giyin. Bilgisayar ekranlarının CE etiketi taşıyıp taşımadığını kontrol edin. Bilgisayarınızı hem kendinize hem de yakınınızdakilere en az 1 metre uzak kalacak şekilde yerleştirin. Yaratılan manyetik alanın duvardan da geçebildiği unutulmamalı.
Bebek alarmları
Beşikten en az 1 metre uzakta durmalılar. Bu üniteler radyo frekanslı enerji yayar.
Alarm saat ve radyolar
Elektrikle çalışan alarmlı saat ve radyoları beyne gereksiz radyasyon yollamamak için yataktan en az 1,5 metre uzakta durması gerekir. Pilli olanlar ise sanılanın aksine daha fazla manyetik alan üretir.
Dizüstü bilgisayar
Genelde düşük seviyede manyetik alan üretir ancak adaptör bağlantısı yapıldığında metre başına yüz voltu bulan yüksek şiddette elektrik alan üretir. Dizüstünü oturduğunuz yerin uzağında şarj etmeniz öneriliyor.
Bilgisayar Oyun Setleri
Bu tür oyun setleri transformöter içermesi nedeniyle yüksek şiddette denebilecek elektrik alanı yayar. Kullanılmadığı zaman fişten çekilmesi, çocukların oynarken belirli bir mesafede tutulması önerilir.
Elektrik Fırınları
Çalışma sırasında mikrotesla seviyesinde hayli yüksek manyetik alan üretirler. Pişirme süresi boyunca yaklaşılmamalıdır.
Elektrikli Battaniyeler
Battaniyelerin altında ve üstünde yüksek seviyede alan oluşur. Yatağa girmeden mutlaka prizden çıkarılması gerekir. Bazı uzmanlar hiç kullanılmamasını tavsiye etmektedir.