---

---

Fransa Strasbourg Üniversitesi lisans programları arasına önümüzdeki Ocak ayından itibaren “İslam Ekonomisi”ni de aldı. Fransa tarihinde bir ilk olan bu eğitim programıyla ülkeye İslami sermaye bilhassa körfez sermayesini çekmek amaçlanıyor.

Strasbourg İdare Üniversitesi Basın Bürosu’nun verdiği bilgilere göre beş yıllık bir akademik eğitim devresinden oluşacak olan lisans programında İslami esaslara göre sözleşmeler, krediler, leasing ve çek mevzuatının yanı sıra İslami banka ve finans kurumlarının deneyimleri de öğretilecek. Derslerde ayrıca İslam fıkhının kadim ticaret hukukunun da çok detaylı olarak verileceği bildirildi.

İslami ekonomi programını bitiren öğrenciler Fransız bankacılık sistemine dâhil olma imkânı elde ediyor. Fransa Ekonomi Bakanı Christine Lagarde’nin başta körfez ülkelerindeki yatırım fonları olmak üzere islami sermayeyi ülkeye çekmek amacıyla biz dizi yeni düzenlemeye gideceklerine dair yaptığı açıklamadan sonraya denk gelmesi dikkat çekiyor.

Fransızlar son yıllarda İslami sermaye için bir cazibe merkezine dönüşen Londra’yla rekabet etmek ve bu sermayeden özellikle de körfez fonlarından daha fazla pay alabilmek bir dizi yeni düzenlemeye gideceklerini açıklamışlardı.

İSLAM İ EKONOMİ SİSTEME DÂHİL EDİLECEK

Fransa tarihinde bir ilk olan bu lisans programı Fransız meclisinin geçen hafta yayınladığı ve İslam ekonomisiyle ilişki kapsamın daha da genişletmek gerektiği ve İslami bankacılığı Fransız bankacılık sistemine entegre etmeyi amaçlayan yeni düzenlemeler yapmak gerektiğini öngören 60 sayfalık bir rapor hazırlanmasından sonra alındı.

Öte yandan Fransa Senatosu da bir ilke imza atarak 14 Mayısta “ İslam’da Finans ve Ekonomi” paneli düzenledi. Gittikçe artış trendi gösteren İslami ekonomiden faydalanmak ve İslami sermayeyi ülkeye çekmek gerektiği vurgulanan panelde 6 milyon Müslümanın yaşadığı Fransa’nın İslam ekonomisi için parlak pazarlardan biri olduğu kaydedildi.

4 TRİLYONLUK İŞ HACMİ

Körfez ülkelerinde faaliyet gösteren bir çok finans kurumunun katılımıyla Temmuz 2008’de Paris’te düzenlenen Uluslararası Ekonomi Forumu’nda bir çok uzman şu anda 800 milyar dolarlık bir işlem hacmi olan İslami banka ve finans kurumlarının iş hacminin 2010 yılına kadar 1.4 trilyon dolara yükseleceğini ön gördü.

İslami esaslara göre çalışan bankalar genel olarak Orta Doğu bölgesinde yoğunlaşmaktadır. Bu bankaların işlem hacmi 350 milyar dolara ulaşıyor. İkinci sırada Güney Doğu Asya’da yer alan İslami bankalar geliyor ki bu bankaların işlem hacmi 100 milyar dolarken İngiltere’de bu rakam 20 milyar doları Kuzey Amerika’da ise 10 milyar doları buluyor.

Sektörün önde gelen dergilerinden İngiliz The Banker’a göre İslami esaslara göre çalışan bankalar arasında ilk üç sırayı, 35,5 milyar dolarlık işlem hacmiyle İranlı Mellat, 34,8 milyar dolarlık iş hacmiyle İranlı “Sadirat” Bankası ve 31,5 milyar dolar iş hacmiyle Bruneyli “Tekafül” finans kurumu işgal ediyor.

İslami banka kurma fikri ilk defa 1970 yılında İslam Konferansı Teşkilatı tarafından ortaya atıldı. Bu öneriden beş sene sonra ilk İslami banka olan “İslam Kalkınma Bankası” kuruldu. Bu bankayı “Dubai İslam Bankası” izledi.

Pakistan 1979’da bankacılıkta islami sisteme geçerken Sudan, İran ve bazı Arap ve Müslüman ülkeler de aynı zamanla bu sisteme geçmeyi tercih ettiler.