Tüketicilerin en çok şikayet ettikleri konuların başında mağazaların yanıltıcı indirim ilanları geliyor. Vitrininde indirim yazan birçok mağazada ciddi bir fiyat değişikliği yapılmıyor. Yılbaşı nedeniyle giyim, ayakkabı, çanta mağazaları vitrinlerini yine indirim ilanlarıyla doldurdu. Mağazaların boydan boya sıralandığı ana caddelerde ve alışveriş merkezlerinde indirim yazmayan vitrin yok gibi. Vitrini kaplayacak kadar iri, ışıklı, dikkat çeken 'yüzde 50 indirim' ilanlarının gerçekliğini görmek için İstanbul'un çeşitli cadde ve alışveriş merkezlerindeki mağazaları araştırdık.
İlk durağımız İstanbul'da ünlü bir cadde. Üzerinde vitrininde 'yüzde 50' (0'ın içinde'ye varan ifadesi var) yazan bir ayakkabı mağazasında, tezgahtara "Bütün ürünlerinizde yüzde 50 indirim var mı?" diye soruyoruz. "Hayır" diyor ve "İndirim bazı ürünleri kapsıyor, bakın vitrinde yazıyor." diyor. "Ama çok küçük yazmışsınız, fark edilmiyor, beni yanılttı." deyince tezgahtarın yüzünde kocaman bir gülümseme beliriyor.
Hemen yanında, yüzde 50'nin altında küçücük 'ye varan' yazılı bir vitrin daha var. İçeride ise tavandan aşağı sarkıtılmış yüzde 20, yüzde 30 etiketleri uçuşuyor. Yüzde 50 indirimli ürünlerinin hangileri olduğunu sorduğumda tezgahtar bir sıra askıdaki etekleri gösteriyor. Bunların da bazıları geçen sezonun modelleri. Yeni sezondaki indirimler yüzde 20'de kalmış. Aynı yöntemi uygulayan bir ayakkabı mağazası bu sefer yüzde 50'nin altına 'ikinci ürünü alana' diye yazmış. Ürün fiyatları ise etikette sezon başıyla aynı. Vitrininde sadece 'yüzde 50' yazan bir giyim mağazasına 'nihayet bir tane bulduk' hissiyle giriyoruz. 'Bütün ürünleriniz yüzde 50 indirimli mi?' sorumuza, "Evet, kendi ürünlerimizde fiyatları yarıya indirdik." cevabını alıyoruz. "Hepsi zaten sizin değil mi?" sorusuna "Etekler ve cup'lar bizim. Onları indirdik. Gömlekler ve trikolar başka firmalara ait olduğu için bir şey yapamıyoruz." cevabı geliyor. Girdiğimiz onlarca mağazada benzer durumlarla karşılaştık.
Vitrinlerde hakim olan '% 50'lerin içeride istenilen indirime gitmemesi ya da çok sınırlı ürünü kapsaması, müşterilerin zaman kaybıyla sonuçlanıyor. Sezon başındaki uçuk fiyatların normalleşmesini bekleyen, kaliteli ürünleri sezon sonuna doğru gerçek değerlerine indirildiği zaman almayı hedefleyenler hayal kırıklığı yaşıyor.
'Yüzde 50'ye varan' ifadesi
İNSANLARI yanıltıYOR
İndirim ilanlarını tüketici hakları açısından değerlendiren Tüketiciler Birliği Ankara Şube Başkanı avukat Hakan Tokbaş, 'Yüzde 50'ye varan indirim' ifadesinin tüketiciyi yanıltmaya yönelik olduğunu, bu yüzden mağazalar için kanuni mesuliyet oluşturduğunu belirtti. Avukat Tokbaş, "Yüzde 50"ye varan' ifadesinin tüketicinin iradesini etkileyebilecek yuvarlak bir ifade olduğunu söyledi. Bu durumun yanıltıcı reklam içine gireceğini, bu durum tüketicide 'demek ki yüzde 50 indirimli ürünler var' algısı oluşturuyorsa, bu yönde kapalı bir taahhütte bulunmuş olunacağını belirtti. Tokbaş, "Tüketici, kanundaki fiyat etiketi maddesinden yararlanarak aradaki farkı tutanakla veya çektiği resimle ispatlarsa tüketici hakem heyetinden talep edebilir. Kanundaki 'Tüketicinin iradesi' kavramı önemlidir. Tüketicinin iradesi yüzde 50 yönünde oluştuğu için tazminat sorumluluğu ortaya çıkacaktır." dedi.
Tüketici, hakkını nasıl arayacak?
Tüketici Kanunu'na göre, reklam tüketiciyi yanıltıyorsa, firma reklamda vaat ettiği ürünü bulundurmuyorsa veya ürün vaat edildiği gibi çıkmıyorsa tüketici bunu Reklam Kuruluna şikâyet edebiliyor.
Tüketici vitrindeki fiyattan dolayı malı almış ama kasada farklı bir fiyatla karşılaşmışsa veya etikette 'yüzde 50' yazıyor ama kasada yüzde 10'da kalıyorsa, burada kanuna göre tüketici lehine olan indirim uygulanır. Tüketici bunu uygulatmak için, ürünü önce yüzde 10 indirimle alır. Sonra oradaki birkaç tüketiciyle bir tutanak tutarak Tüketici Sorunları Hakem Heyeti'ne başvurur. Tutanağa cep telefonu vs. ile fotoğraf da çekip ekleyebilirse ispat vesikasını tamamlamış olur. ZAMAN
|