Create Your Own Countdown

Google

   
  *** İYİLİK İÇİN KOŞANLARIN YERİ***
  45 Bin $ İstermisin ?
 


Yılda 45 bin dolar ister misiniz? 21 Şubat 2010 : 11:33 TÜRKİYE
Yılda 45 bin dolar kazanmak istemez misiniz?" Bu tuzak soru, bugünlerde kafelerde ve birbiri ardına açılan ofis evlerde duyabileceğiniz en parlak cümlelerden. Dikkatli olun!
 
Hong Kong merkezli QuestNet isimli sistem, Titan zincirinin internet versiyonunu andırıyor. Kısa yoldan zenginlik vaat eden sisteme girmek kolay, çıkmak zor. Mali polisin takibe aldığı sistemde bir açık tespit edildiği an, piramidin en altında olan her meslekten binlerce insanın canı ve cebi fena halde yanacak gibi duruyor. 
Yeni bir saadet zinciri mi doğuyor?
Şirinevler'in ara sokaklarında son derece şık döşenerek ofis şekline getirilmiş bir evdeyiz. Ortadaki masada bir meyve tabağı duruyor, hiç durmadan sürekli çay ve kahve ikramı yapılıyor. Etrafınızı saran üç kişi size hayaller satmaya çalışıyor; küçük bir meblağ yatırarak yılda 45 bin dolar kazanmaktan, sadece bilgisayarın başına oturarak hesabınızda biriken paraları izlemekten söz ediyorlar. Altı ay gibi kısa sürede lüks araba ve apartman alan kişileri örnek gösteriyor, kendilerinin asgari ücretle çalışırken şimdi hesaplarına her hafta dört-beş bin dolar para aktarıldığını fısıldıyorlar. Sihirli kelimeler kulağınızdan beyninize doğru hükümranlığını kuruyor: "Çalıştığın işyerinde garsonsun ama kısa sürede o işyerini satın almak istemez misin? Sistem son derece güvenli ve basit. Zincire gir, eski hayatının zincirlerinden kurtul!" Teslim olmanız an meselesi!
Biz evi terk ederken, salonda bekleyen yirmi kadar kişinin geleceğinin ne olacağı meçhul. Birazdan onlar da birer birer üç odaya alınıp bu sihirli dünyanın cümleleriyle karşılaşacaklar. Kısa yoldan ve üstelik de çalışmadan zengin olmanın yolu anlatılacak.
Kenar semtlerde 600'den fazla QuestNet evi var!
Türkiye'de daha önce denenen saadet zincirinin internet üzerinden yürütülen yeni bir versiyonu olan QuestNet adlı sistem Hong Kong merkezli. Kimilerine göre zengin olmanın bir yolu, kimilerine göre ise saadet zincirinin bir oyunu. 12 yıldır Hong Kong'da faaliyet gösteren QuestNet'in, Formula, Atina 2004 Olimpiyatları, Euro 2002-2006 futbol şampiyonası gibi organizasyonlarda resmi sponsorluğu bulunuyor. İstanbul'un Halkalı, Şirinevler, Bağcılar, Esenler, Esenyurt gibi semtlerinde 600'den fazla daireyi ofis haline getirerek faaliyet gösteren QuestNet'çilerin bu sayede 10 binden fazla insanı zincire kattıkları söyleniyor. Zincir büyüdükçe, insanlar bir üst basamaktakine komisyon vererek para kazanıyor. Tabii aslan payı hem şirkete hem de sistemin piramidinde en üstte olanlara gidiyor. QuestNet yapılanmasını mali polis ekiplerinin uzun zamandan beri takip ettiği biliniyor. Ancak sisteme yeni üye olurken sizden ürün almanız istendiği için ortada bir ticari işlem görünüyor ve bu da işi yasal kılıyor. Ancak getirilen üyelerden alınan paralardan verilen komisyonlardan vergi ödenmemesi sistemin açığı olarak gösteriliyor. İnternet yasasındaki boşluğu kullanan sanal titancılar, sizin sisteme girerken ödediğiniz ücretin karşılığına denk düşen kozmetik, kişisel bakım ve sağlık ürünleri, aksesuar, tatil gibi ürünleri değerinden çok yüksek fiyata satıyor. 2 bin 500 liraya tatil, 500 liraya kol saati, 750 liraya vazo gibi... Yakın bir dönemde Ankara'da ofis açtığı söylenen ve yakında İstanbul'da da bir ofisin açılacağı dillendirilen QuestNet ile ilgili bir sorun çıkması halinde başlayacak yasal süreçte kabak, zincirin en altına eklemlenmeye çalışan ve henüz para kazanmaya başlamayanların başına patlayacak.
***
16 bin dolarımız gitti, şikayetçiyiz
Asgari ücretle çalışan Y.'nin, çok yakın bir arkadaşının 'Yılda 45 bin dolar kazanmak istemez misin?' sözleriyle başlayan zengin olma serüveni, tam bir hayal kırıklığıyla sonuçlanmış. 1.750 dolarını girdiği gruba kaptıran ve korktuğu için isminin açıklanmasını istemeyen bir QuestNet'çi. 2,5 ayda zenginlik vaat eden gruba, sadece iki kişiyi dâhil ettiğini belirten Y., "Anladım ki bu kadar kişiye ulaşmam mümkün değil. Paramı kaptırdığımdan ailemin bile haberi yok. Hayal kırıklığı yaşıyorum." diyor. Katılım için ilk etapta 650, 1.690, 1.750 ya da 10.000 dolar tutarında bir paket alınması gerektiğini belirten Y., bu paranın iadesinin mümkün olmadığını söylüyor. Kendisinin 1.750 dolar ödeyip 'tatil paketi' alarak mağdur edildiğini savunan Y., QuestNet'in Türkiye'de 5 milyon dolara yakın para topladığını bunun da da Hong Kong menşeli Quest International LTD şirketine aktarıldığını iddia ediyor. Sistemin mağdurları da gün geçtikçe artıyor. Güngören'de oturan Murat Gündoğdu, Mehmet Doğan, Osman Günarslan, Mehmet Doğan, Mehmet Ali Gündoğdu, Aylin Güneri, Sena Oğuz, Arif Kulpu, Ercan Gonca ve Ercan Karpuz, 16 bin dolar parayı kaptırdıklarını söyleyerek bu hafta QuestNet için suç duyurusunda bulunacaklarını belirtiyorlar.
'Titan Saadet Zinciri' vakasının üzerinden 12 yıl geçmesine rağmen yöntemler aynı. Halkın fakirliğinden faydalanan kişilerin, Türkiye'deki önemli bankaları ve dünyanın önemli kargo şirketleri Fedex ve DHL'yi kullanması rantın büyüklüğünü de gözler önüne seriyor. Şirket, kendilerinin güvenli olduğunu göstermek için Lahey Uluslararası Adalet Divanı (IJC), Uluslararası Polis Teşkilatları ve Garanti Bankası'nın güvenliğinden de sorumlu Verisign firmasıyla işbirliği yapıyor. Bütün para transferlerini bankalar üzerinden yapan şirket, kredi kartı olmayan üyeleri içinse özel dijital e-kart uygulamasını tercih ediyor.
'Dolandırıcılar takibe alınsın'
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu'ndan (BDDK) bir yetkili, bu tarz yapılanmaların hukuki bir dayanağının olmadığını belirterek vatandaşları dikkatli olmaları yönünde uyarıyor. Tüketiciler Birliği Onursal Başkanı Bülent Deniz ise kâr gayesiyle para toplama izninin sadece BDDK tarafından bankalara verildiğinin altını çizerek emniyet ve savcılıkların bu oluşumları takip etmesi gerektiğini söylüyor.
Zaman - Salih Zengin



Son model Titan! Uzakdoğu'da kurulan QuestNet adlı saadet zinciri, İstanbul'un kenar semtlerinde müşteri avlıyor
   
10 Ocak 2010 Pazar 16:20  
   
 
 
 
İSTANBUL - - Türkiye'de daha önce denenen saadet zincirlerinin bir benzeri şimdilerde İstanbul'un kenar semtlerinde hızla yayılıyor. Para dergisinin haberine göre; Uzakdoğu ülkelerinde kurulan QuestNet adlı sistem, Titan zincirinin yeni bir versiyonu şeklinde örgütleniyor. Ağırlıklı olarak Şirinevler, Halkalı, Esenyurt gibi semtlerde 600 ofis açan QuestNet'çiler hızla taraftar topluyor. Kısa yoldan para kazanacağına inanan birçok katılımcı, şimdi paralarını kurtarmanın peşinde. Fakat sisteme girmekten çok, çıkmak zor. Çünkü en az yatırılan kadar parayı sisteme aktaracak 4 kişiye ihtiyaç duyuluyor. Bu kişiler de 2'şer kişiyi sisteme dahil ettirdiğinde parayı kurtarma ihtimali doğuyor. QuestNet sisteminde para toplamak yerine vazodan tatile ürünler satılıyor. Her ürünün bir puanı var. Sisteme dahil ettiğiniz her üyenin alışverişinin yüzde 10'u sizin hesabınıza yatıyor. Sistemde başarılı olmak için en az 20 kişi bulmak gerekiyor. QuesNet'çiler, bir ürünü değerinden çok yüksek fiyatlara satarak sistemi yasal kalıplara sokuyor. Örneğin; 2 bin 500 liraya tatil, 650 liraya vazo, 500 liraya kol saati satılıyor.

SİSTEM NASIL İŞLİYOR?

Sisteme üye olan birileri size bir şekilde ulaşıp seminere davet ediyor. QuestNet seminerlerinde nasıl para kazanılacağı anlatılıyor.
Ardından size bir ürün satarak sisteme üye yapıyorlar. Bu ürünlerin fiyatı, bütçenize göre 500 lira ile 2 bin 500 lira arasında değişiyor. Ürün fiyatına göre puan sahibi oluyorsunuz.
Ürünleri alarak üye olduktan sonra sizi sisteme dahil edenlerin sağ ya da sol kolu olarak çalışmalara başlamanız isteniyor.
Bundan sonra elinize bir kağıt kalem alıp siz de kendi sağ ve sol kollarınızı oluşturmaya başlıyorsunuz. Önce siz yeni üyeler buluyorsunuz, ardından sizin bulduğunuz üyeler yeni üyeler buluyor.
Sizin sağ ya da sol kolunuzdan biri alışveriş yaptığında, alışveriş tutarının yüzde 10'u hesabınıza yatırılıyor.
Siz ürün satarken aslında parayı kurucular kazanıyor.


Piramit Organizasyon Nedir, Yasak Mıdır?

En bilinen örneği zincir mektuplar olan piramit organizasyonlar, çok katlı pazarlama uygulamalarıyla sıklıkla karıştırılırlar. Oysa bir piramit organizasyon, gerçekte bir doğrudan satış yöntemi bile değildir. Dünya Doğrudan Satış Dernekleri Federasyonu WFDSA'nın da ilan ettiği gibi piramit organizasyonlar, bireyleri "dolandırma" amacıyla kurulurlar ve yasaktırlar.

Piramit organizasyona katılan bir kişinin genellikle yüklüce bir kayıt ücreti yatırması gereklidir. Bu ücretin bir kısmı, kendisini sisteme dahil eden kişiye, bir kısmı üstlerde yer alan diğerlerine, bir kısmı da piramitin en tepesindeki kişiye ödenir. Piramiti oluşturan kutucukların hepsi dolduğunda, en üstteki kişi ayrılır ve onun altındaki iki kişi, iki ayrı piramitin en üst seviyesine yükselmiş olurlar. Böylece, en üsttekiler ayrıldıkça, alt seviyelerde yer alanlar üstlere çıkarlar. Ancak gerçek yaşamda bu "mutluluk zinciri" en alttaki kişinin en üste ulaşmasından çok önce çöker.

Piramit organizasyon, piramiti kurarak baştan itibaren en üstlerde yer alan birkaç kişiye büyük paralar kazandırır; fakat büyük bir çoğunluk, yatırdığı kayıt ücretini bile çıkartamaz.

Piramit organizasyonlarda, bir ürünün ticareti söz konusu olmadığından ortada yaratılan bir katma değer yoktur. Son yıllarda gerçek amaçlarını gizlemek üzere ürün satışı yaptıklarını iddia eden piramit organizasyonlar kurulmuştur. Ancak bu şirketlerin pazarladıklarını iddia ettikleri ürünlerin gerçekte hiçbir ticari değeri bulunmamaktadır. Bu nedenle de piramit organizasyonların kuruluş amacı, çok sayıda insanın para kaybetmesi sonucunda az sayıda insanın para kazanmasıdır.

Piramit organizasyonlar, birçok ülkede yasaklanmışlardır. Çok katlı pazarlama modelinin, piramit organizasyonlarla ilgisi yoktur. Piramit organizasyonlar, doğrudan satış derneklerine üye kabul edilmezler. .



--------------------------------------------------------------------------------------
Bu konuda daha detaylı bilgi almak için veya
Doğrudan Satış Derneği’ne ulaşmak için:

www.dsd.org.tr

  İkitelli Organize Sanayi Bölgesi Atatürk Bulvarı No: 216 / A
Küçükçekmece / İstanbul
 
Telefon: 0212 671 29 50
Fax: 0212 671 29 36
E-Mail: info@dsd.org.tr
   

“Bedava peynir sadece fare kapanında vardır.”
-----------------------------------------------------------------------------------------

Yüzbinlerce kişiyi 'titan'layıp dolandırmış 13 Mart 2010 Cumartesi : 15:19 TÜRKİYE
Ülkemizde birçok genci tuzağına düşürerek çok büyük miktarda haksız kazanç sağlayan Hong Kong menşeli Quest şirketinin sahte bir saadet zinciri olduğu ortaya çıktı.
Ülkemizde birçok genci tuzağına düşürerek çok büyük miktarda haksız kazanç sağlayan Hong Kong menşeli Quest şirketinin sahte bir saadet zinciri olduğu ortaya çıktı. İnternet üzerinden zenginlik vaat eden Hong Konglu quest.net sitesinin ABD başta olmak üzere İran, Arnavutluk, Sri Lanka, Malezya, Endonezya ve Afganistan'da yasaklandığı belirtiliyor.
Cihan muhabirinin Hong Kong'da yaptığı incelemeye göre, bir tabela şirketi olan Quest, Hong Kong gibi yasal düzenlemelere çok dikkat eden bir ülkede lüks ve ayrıcalıklı ürünler sattığını öne sürerek birçok insanı dolandıran bir kuruluş. ABD ve Hindistan gibi büyük ülkelerde de faaliyet gösteren Quest, özellikle Kamboçya, Sri Lanka, Bangladeş, Afganistan, İran, Malezya, Endonezya ve Nepal gibi fakir ülkeleri hedef seçmiş.
Quest şirketinin Türkiye'deki yapılanması, buz dağının sadece görünen yüzü. Aynı firma Nepal'de bir oluşum içine girerek yaklaşık 15 bin kişiyi dolandırmış. Birçok fakir genç kandırıldığını öğrenince iş işten çoktan geçmiş. Sri Lanka'da ise özellikle de köy ve kasaba kesimlerinden 3 bin ile 5 bin genç kandırılmış. Mağdurlar paralarını geri alamamış; ama firma ülkede yasaklanmış.
ÖZELLİKLE FAKİR ASYA ÜLKELERİ HEDEF SEÇİLİYOR
ABD ve Hindistan gibi büyük ülkelerde de faaliyet gösteren Quest, özellikle Kamboçya, Sri Lanka, Bangladeş, Afganistan, İran, Malezya, Endonezya ve Nepal gibi fakir ülkeleri hedef seçmiş. Bu gibi ülkelerde politikacı ve iş adamlarına görkemli partiler veren ve bu sayede tanınmayı başaran firma, Sri Lanka'da bazı politikacılara Monaco'da bedava tatil imkanı sunarak fakir insanların gözünü boyamış.
Nabza göre şerbet veren firma özellikle Hindistan'da yaygın bir inanış olan Hinduizm'deki fil başlı tanrı Pillayar'ı kolye başlıklarına basarak insanların dini duygularını istismar etmiş ve büyük satış rakamlarına ulaşmış. Hindistan'da halkın altın ve ziynet eşyasına düşkünlüğünden yararlanan firma, bununla da kalmayarak bu ülkedeki adını, dikkat çeksin diye şirket ismini Gold Quest diye değiştirmiş. Türkiye'de ise Quest şeklinde faaliyet gösteriyor.
İRAN'DA 600 BİN KİŞİYİ DOLANDIRMIŞ
Firmanın yaptığı en büyük vurgun ise İran'da gerçekleşmiş. Yaklaşık 600 bin kişi zengin olma hayalı ile bu firmaya üye olmuş. Daha sonra hükümetin yasaklaması ile Quest İran'daki faaliyetlerine son vermek durumunda kalmış. Firma, yurt dışında topladığı paraları garantiye almak için hemen Hong Kong'a aktarıyor.
Dünyada ve ülkemizde faaliyet gösteren bu gibi firmalar MLM yani multi level marketing (çok kademeli pazarlama) olarak adlandırılıyor. Vaat edilen saadet zincirinin üst seviyesindeki bazı insanlar para kazanırken, üyelerin büyük çoğunluğunu oluşturan orta seviye katılımcılar ise milyonlarca dolar zarara uğruyor. Hesaplandığında katılan üyelerin yüzde 95'i zarar ederken, yüzde 3 gibi bir rakam az miktarda kar ediyor, piramidin en tepesindeki yüzde ikilik kesim ise çok büyük para kazanıyor. Söz konusu mutlu azınlığın önemli bir kısmı da firmayı kuranlardan oluşuyor.
Sistem özetle şöyle işliyor: Üye olacak kişiler önceden belirlenerek toplantılara davet ediliyor. Konuyu ağ üyeleri dışında hiç kimseyle konuşmayacağınıza dair söz verdiriliyor. Üye olacak kişiler daha sonra bin 750 dolar ödeyerek ağa dâhil ediliyor. Ağa yeni iki üye kazandıran katılımcı, lider konumuna yükseltiliyor. Getirdiği her iki üye başına 250 dolar alıyor. İlk başarısında 200 dolar ikramiye veriliyor.
CİHAN MUHABİRİNİN HONG KONG'DAKİ İLGİNÇ BÜRO İZLENİMLERİ
Şirketin anavatanı Hong Kong'da, iki irtibat merkezi var. Biri merkez, diğeri ise büro. Hong Kong adası, Wan Chai bölgesindeki ofisi, aslında yok denilebilecek büyüklükte. Fenwick Caddesi Jübilee Center 12. katta var olduklarını iddia ettikleri ofise, birçok bar ve gece kulüpleri arasından, hayat kadınlarının müşterilerle pazarlık yaptığı bir sokaktan geçerek varıyoruz. Firma yasal olarak var olmasına rağmen, aslında sadece sanal ortamda mevcut ve bu ofis kolu çalışan birkaç görevlinin girip çıkması için düşünülmüş. Kısa süre içerisinde binlerce dolar kazanma vaadinde bulunan bir şirketin bu kadar küçük ve sıradan bir ofise sahip olması biraz düşündürücü…
Kapısına gittiğinizde tabelalarda bulamadığımız ofisi asansöre binen ve orada çalıştığını düşündüğümüz bir kişiyi takip ederek bulduk. İçeri girdiğimizde öncelikle ışıltılı bir vitrin göze çarpıyor. Vitrinlerin içerisinde Bernhard H. Mayer, Calvin Klein, Davidoff, Paco Rabanne ve F1 Race ürünleri gibi lüks ürünler göze çarpıyor. Ancak bunların hepsi göz boyama için yapılmış. Çünkü daha sonra bize verilen ürün kataloglarında ve internet sitesi ürün yelpazesinde bu ürünlerin çoğu mevcut değil. Amezcua marka pozitif enerji yayan ürünleri anlatmaya başlayan satıcı, çeşitli yorumlarla ürünün çok önemli olduğunu ve vücuda çok faydası olduğunu iddia ediyor.
Oysa bize verdikleri ürün kataloglarını incelediğimizde, ürünün size vaat ettiği şeyler somut değil. Yani, "faydası olmuştur, olabilir, katkı sağlar" gibi yuvarlak ifadelerle dolu. Broşürlerde kesin bir ifadeye rastlayamıyoruz. Örneğin Adıva Divine marka sahte mücevherler o kadar övülmüş ki, sanki gerçek mücevher satılıyormuş gibi her şey abartılmış. Broşürlerde gerçekmiş hissini veren fotoğraflar bir yana, göz boyamak için sahte mücevher tarihi bile anlatılmış. Ofiste bilgi almak için uzun bir süre bekledikten sonra bize adının Mark olduğu söyleyen Hint asıllı bir adam yanımıza geliyor ve ne istediğimizi soruyor. Bilgi almak ve abone olmak istediğimizi söyleyince şüpheli bakışlarla bizi süzdükten sonra küçük bir broşür çıkarıyor. Broşür, Bio-Disk adı verilen ve içtiğimiz sulardaki negatif enerjiyi yok edip temizleyen bir özelliğe sahip bir alet hakkında. Quest yetkilisi Mark, bize bu ürünü uzun uzun anlatıyor. Suların nasıl kirlendiğini anlatan bir broşür gösteriyor.
240 TL'LİK SU ARITMA CİHAZINI 825 TL'YE SATIYOR
Broşürde suların kaynaktan musluğa gelene kadar geçirdiği evreler gösterilmiş ve o kadar abartılmış ki, yaklaşık on aşamadan geçen suyun son hali çok kirli ve flu bir fotoğrafla sonlandırılmış. Halbuki gerçeği araştırdığımızda su arıtmadaki bu 10 evrenin sadece 3 adet olduğunu öğreniyoruz. Diğerleri firma tarafından uydurulmuş. Ürünü test edebilir miyiz? diye soruyoruz. Olumsuz cevap alıyor, ürünü ancak abone olursak ya da abone olmadan fahiş bir fiyatla satın alırsak kullanabileceğimiz söyleniyor. Ürünün fiyatını öğreniyoruz; tam 4290 Hong Kong doları... Ürünün büyüklüğü ise bir limon dilimi kadar. Hesaplarımıza göre yaklaşık 825 TL'ye tekabül ediyor. Eğer piyasa araştırması yapmaz ve bu ürünü alırsanız çok büyük bir zarara uğruyorsunuz. Nu-Clear adında bir firma aynı su arıtma aletini kullanarak ve aynı zamanda ekstradan başka ürünler de ekleyerek oluşturduğu bir su arıtma cihazını sadece 240 TL'ye satıyor. Firmanın sattığı ürünleri Çin'in büyük ticaret sitesi Alibaba.com'da da çok ucuz fiyatlara bulmak mümkün.
Bay Mark, özellikle büyük damacanalarda para vererek aldığımız suların da çok tehlikeli olduğunu ve bu suları da içmeden önce sattıkları aletle arıtmak gerektiği söylüyor. Damacana sularının broşürde gösterildiği gibi evrelerden geçmediğini hatırlattığımızda sessiz kalıyor ve konuyu değiştiriyor. Ayrıca büroda kullandıkları damacanada kendi sattıkları bu ürünü kullanmamaları dikkat çekiyor. Bay Mark'a bu durumu da soruyoruz. Ofiste kullanmadıklarını ama kendi evinde bu aleti kullandığını ve çok işe yaradığını söylüyor.
YIRTIK BERELİ QUEST YETKİLİSİ MARK, HAFTADA 15 BİN DOLAR KAZANDIĞINI İDDİA EDİYOR
İçeride kaldığımız süre içerisinde gelen gidenin olmaması da çok dikkat çekici. Firmanın içerisinde gezmek istiyoruz ama zaten gezecek çok bir şey yok. Sadece birkaç vitrinden oluşan bir ürün yelpazesine sahip küçük bir salondan ibaret. Özellikle bir vitrin dikkatimizi çekiyor. İçerisinde Hindu ve Uzakdoğu dinlerine ait sembollerin bulunduğu kolye ve rozetler dikkatimizi çekiyor. Aralarında Diana, Papa ve Hz. İsa'yı andıran figürlerin ve 'İsa'yı takip edin', 'Benim ışığımı takip eden karanlıkta kalmaz' gibi yazıların bulunduğu süs eşyaları ve ayrıca Hıristiyan haçı şeklinde tasarlanan birçok kolyeler de mevcut.
Hintli bir gazeteciyle bu oluşumun Hindistan ayağını da araştırdık. Aldığımız cevaplar çok korkunç. Yapımında sadece 6 gram altın kullanılan ve piyasa değeri 161 TL olan bu kolye başlıkları dini figürler basılarak hazırlanıp, bu firma üzerinden satıldığında 842 TL gibi korkunç bir rakam ortaya çıkıyor. Aynı malı Hindistan piyasasında 161 TL'ye bulabiliyorsunuz.
Bize bu işteki kar marjının çok yüksek olduğundan bahseden Mark, haftada 250 ile 15 bin ABD doları arası kâr edebileceğimizi söylüyor. Kendisinin bu işi kaç yıldır yaptığını soruyoruz. Dokuz yıldır bu işin içinde olduğunu söylüyor ve çok iyi para kazandığından bahsediyor. Ancak Hong Kong'da havaların şu günlerde biraz soğuk olmasından dolayı giymiş olduğu bere yırtık. Yani dokuz yıldır bu işin içinde olan ve haftada 15 bin dolar kazanma potansiyeline sahip birinin yırtık, eski bir bereyle gezmesi düşündürücü. (CİHAN)


 
 
  *** SİZİ KUTLUYORUZ *** BUGÜN 2037085 ziyaretçi (4472386 klik) MİSAFİRİMİZ OLDUNUZ ***  
 
haberler haberler


Google Arama
Sitemde Arama
Yaşam ve İnsanlar

İstanbul Servisleri Neden Pahalı ? burakesc
Namaz Kılan Minik ile burakesc
GİMDES Helal Gıda Ramazan Buluşması burakesc
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol