bu bedelleri vatandaştan almaya devam ediyorlar.
Devlet de buna seyirci kalıyor.
Hatta vatandaşın kullanmadığı halde ödediği paralar üzerinden bir de KDV alınıyor.
tuketicidostu44.blogspot.com
Önemli Not:(Kes, Kopyala, yapıştır ile Word dosyasına yapıştırınız.)
T.C.
……………………………….. Kaymakamlığı
(Tüketici Sorunları Hakem Heyeti Başkanlığı’na)
Şikâyet Eden :
Adresi :
E- Posta & Telefon :
Şikâyet Edilen :
Adresi :
Ş. Parasal Değeri :
Konusu : Kayıp, Kaçak bedeli olarak alınan bedelin tarafıma iadesi istemidir.
Açıklamalar :1-)Her ay abonesi olduğum ……………….. ait olmak üzere ikametimin bulunduğu adresimde kullandığım elektrik tüketim miktarına göre fatura tahakkuk etmektedir. Bu faturalarımda hizmet bedeli karşılığı olmayan “K/K bedeli” adı altında kayıp, kaçak bedeli alındığını tespit ettim.
2-)Bu faturalarda bir hizmet bedeli karşılığı olmadığı açıkca belli olan, kötü niyetli diğer kullanıcıların kaçak kullanımı ve tedarikçi elektrik dağıtım firmasının ağır ihmal ve kusurları ile alt yapısının eksikliklerinden kaynaklanan kayıp ve kaçak tüketimlerinin bedeli karşılığı olarak bunun biz dürüst aboneye yansıtılması kabul edilemez. Üstelik kayıp ve kaçak oranları bölgeler arasında oransal olarakta farklılık oluşturmaktadır. Bu nedenle elektrik faturalarına yansıtılan oranlarda bile bir tutarsızlık görülebileceği gibi bir başkasının işlemiş olduğu suç diğer taraftan dürüst tüketiciye yansıtılmakta, işlemediğim bir suç ile kişisel onurum zedelenmekte ve şahsıma atfen kusur izafe edilmektedir. “K/K Bedeli” adı altında yaklaşık % 15 oranında veya daha üzeri oranlarda kayıp/ kaçak bedeli adı altında bir ücret yansıtılmaktadır. Elektrik tedarikçisi firma bu bedelin “EPDK” nın kararı ile faturalara yansıtıldığını şöyle belirtmektedir.
Bahse konu elektrik faturalarında yer alan kayıp/kaçak bedeli şirketimizin kendi inisiyatifi ile düzenlenmiş bir bedel olmadığı, 4628 Sayılı Elektrik Piyasası Kanunu dâhilinde tüm yurtta ulusal tarife olarak uygulandığı,söz konusu tariflerin ise Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) tarafından belirlendiği,01.04.2011 tarihinden geçerli olmak üzere uygulanmakta olan tarifeler ise 28.12.2010 tarih ve 2999 sayılı E.P.D.K. Kararı ile belirlenmiş, tedas.gov.tr internet adresinde yayınlandığı, Bu tarifeler kapsamında uygulanmakta olan; enerji bedeli, dağıtım bedeli, perakende satış hizmet bedeli, iletim bedeli,kalemlerine ilave olarak kayıp/kaçak bedeli ve perakende satış hizmeti (sayaç okuma) bedelleri belirlendiği, söz konusu bedellerin 2011/Nisan ayından itibaren elektrik faturalarında yer aldığını, bahse konu bedel, E.P.D.K. tarafından belirlendiği ve uygulamaya konulmuş olup, şirketin alınan bedelle ilgili bir kararı söz konusu olmadığını belirtmiştir.
3-)Aslında 4628 Sayılı Kanunun 11. Maddesi ve Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin “Madde 33- (1): Bu yönetmelik hükümleri uyarınca elektrik enerjisi hizmeti alan müşterilerin hakları ve zararlarının tazmini konusunda Kanunun 11.Maddesi ve 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun hükümleri ile buna ilişkin diğer mevzuat hükümleri uygulanır.” demektedir.
4-)İlgili yasal hükümler gereğince, EPDK’ nın kayıp/ kaçak bedellerinin abone faturalarına yansıtılması hususunda aldığı karar mevcut yasal hükümlere aykırılık teşkil etmektedir. Kaldı ki alınan karar hiçbir surette yürürlükte bulunan yönetmelik ve kanunların önüne geçerek uygulanamaz. Bu bağlamda 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun Özel bir kanun olup mevcut genel hükümlerinde önüne geçmektedir.
5-)Mevcut Kanuni hükümleri mucibince; elektrik faturalarıma yansıtılarak tahakkuk edilmiş bulunan kayıp/ kaçak bedellerinin 4077 Sayılı TKH Kanunun doktrinine uygun olarak burada tüketicin zayıf taraf olduğu kabul edilerek korunması gerektiği şeklinde tedbirin alınması ilgili hüküm mucibince belirtilmektedir.
İşbu ikame olunan mağduriyetim nedeniyle haksız ve hukuksuz olarak alınmış bedel veya bedellerin toplamı olan ………………… .-TL’nin tarafıma iadesi kararının alınması için hakem heyetinize başvurmak zorunda kaldım.
Hukuki Nedenler :4077 Sayılı TKH Kanun ve diğer ilgili tüm mevzuat.
Hukuki Deliller :Elektrik faturaları, Ödeme Belgeleri, Sözleşme, Hakem heyeti emsal kararı, bilirkişi incelemesi ve ispata yarar her türlü delil.
İstem Sonucu :İzah olunan nedenlerden dolayı; kayıp/ kaçak bedeli adı altında haksız, hukuksuz olarak ve ödemiş olduğum ………….. .-TL toplam bedele, ödemiş olduğum tarihten itibaren değişken yasal faiz oranı uygulanmak sureti ile hesaplanacak işlemiş faizi ile birlikte toplamının tarafıma iadesine karar verilmesini saygıyla arz ve talep ederim. / /2011
Şikâyet Eden
(Adı, Soyadı ve İmza)
KAHRAMANMARAŞ VALİLİĞİ
(Tüketici Sorunları İl Hakem Heyeti Başkanlığı)
KARAR NO : 2011/
KARAR TARİHİ : 14 /11/2011
RAPORTÖR : x.x.
KAHRAMANMARAŞ
TÜKETİCİ SORUNLARI HAKEM HEYETİ KARARIDIR
ŞİKAYET EDEN : E.S.
xxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxx
KAHRAMANMARAŞ
ŞİKAYET EDİLEN :. xxxxxxxxxxxxxAŞ
xxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxx
KAHRAMANMARAŞ
ŞİKAYET KONUSU : Kaçak Kullanım Bedeli, Dağıtım Bedeli, Sayaç Okuma Bedeli.
ŞİKAYET TARİHİ : 00/00/2011
OLAYIN ÖZETİ : Tüketici elektrik faturasında görülen gece-gündüz-puant bölümlerinde kullanılan elektrik bedeli toplamı 52.47.-TL iken çeşitli isimler adı altında ilavelerle, elektrik tutarının iki mislinden fazla para istediklerini, ülke genelinde Kaçak Kullanılan elektrik paralarının yasal olmayan yollarla alındığı, yasal olmayan K.K.B. ile Dağıtım Bedeli tahsiline, yasal olmadığından itiraz ettiğini, haksız ve ayıplı para talep edildiğini, alınan bedelin iptal edilerek tarafına iade edilmesini talep etmiştir.
ŞİKAYET EDİLENİN SAVUNMASININ ÖZETİ : Sağlayıcı Müdürlüğümüz T.S.H.H.B.’ lığının 29.09.2011 tarih ve 700 sayılı yazılarına savunma vermiş olup; savunmasında Bahse konu elektrik faturalarında yer alan kayıp/kaçak bedeli şirketimizin kendi inisiyatifi ile düzenlenmiş bir bedel olmadığı, 4628 Sayılı Elektrik Piyasası Kanunu dahilinde tüm yurtta ulusal tarife olarak uygulandığı,söz konusu tariflerin ise Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) tarafından belirlendiği,01.04.2011 tarihinden geçerli olmak üzere uygulanmakta olan tarifeler ise 28.12.2010 tarih ve 2999 sayılı E.P.D.K. Kararı ile belirlenmiş, tedas.gov.tr internet adresinde yayınlandığı, Bu tarifeler kapsamında uygulanmakta olan; enerji bedeli, dağıtım bedeli, perakende satış hizmet bedeli, iletim bedeli,kalemlerine ilave olarak kayıp/kaçak bedeli ve perakende satış hizmeti (sayaç okuma) bedelleri belirlendiği, söz konusu bedellerin 2011/Nisan ayından itibaren elektrik faturalarında yer aldığını, bahse konu bedel, E.P.D.K. tarafından belirlendiği ve uygulamaya konulmuş olup, şirketin alınan bedelle ilgili bir kararı söz konusu olmadığını belirtmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Olayımızda, tüketiciye yansıtılan fatura incelendiğinde Kayıp/Kaçak bedeli, Dağıtım Bedeli, İletişim Bedeli adı altında toplam 31,73 lira; bundan başka Sayaç Okuma Bedeli, Perakende Satış Hizmet Bedeli, İletim Sistemi Kullanma Bedeli adı altında da ücret tahakkuk ettirildiği görülmektedir.
Ticari hayatın doğal sonucu olarak bir hizmet veriliyorsa bunun karşılığı bir bedelin olması gerekir. Enerji Dağıtım işi de ticari niteliğe sahiptir ve bu hizmet verildiğinde karşılığının istenmesi işin doğası gereğidir. Enerji dağıtım sektöründe enerji üretimi maliyet bedelinin yanında dağıtımı ile ilgili de bir takım masrafların olması, dolayısıyla, bu işi yapan kişilerin tüm bu masraflarla birlikte meşru bir kar ile bunu tüketiciye yansıtması da kabul edilmelidir.
Uyuşmazlık konusu olay bu çerçevede ele alınmış, ancak Kayıp/Kaçak Bedeli adı altında alınan ücret ayrı bir başlık altında incelenmiştir:
Bilindiği gibi, enerji dağıtımında işin doğası gereği oluşan kayıp ve kaçaklar olduğu gibi, abone olmadan ve dolayısıyla hiçbir ücret ödemeden enerji kullanan kişilerin varlığı da bilinmektedir. Burada, enerjiyi abone olmadan ve dolayısıyla hiçbir ücret ödemeden kullanan kişinin bulunup kullanılan enerji bedelinin o kişiden tahsil edilmesi esas olmalıdır. Uyuşmazlık konusu değerlendirildiğinde bunda başarı sağlanamadığı ve bu yüzden yeni bir düzenlemeye gidildiği anlaşılmaktadır.
EPDK kararı ile devreye giren ve NİSAN 2011 tarihinden itibaren uygulanmaya başlanan yeni düzenlemeye göre her aboneden %15 oranında Kayıp/Kaçak(K/K) Bedeli alınmaktadır. Bir başka deyişle, buna göre, enerji bedeli, enerjiyi kaçak olarak kullanandan değil konu ile ilgisi olmayan bir başka kişiden, yani olayımızda olduğu gibi yasal çerçevede hareket eden tüketiciden tahsil edilmektedir. Enerjiyi kaçak olarak kullanan bir kişiye ait yükümlülüğün; konu ve kişi ile hiç ilgisi bulunmayan tüketiciden tahsil edilmesi her türlü izahtan vareste görülmüştür.
Adı geçen bedelin bölge farkı gözetmeksizin tüm tüketicilerden aynı oran uygulanmak suretiyle tahsil edilmesi de ayrıca değerlendirilmeye layık görülmüştür. Çünkü bilindiği gibi, enerji dağıtım şirketleri bölge bazında faaliyet göstermektedirler ve kaçak kullanım oranları bölgeden bölgeye değişebilmektedir. Yapılan uygulama haklı gerekçelere dayansa bile, öncelikle her bölge için kaçak kullanım oranları tespit edilmeli ve ve bu oran sadece o bölgeye uygulanmalıdır. Buna göre, örneğin kaçak kullanım oranının %30 olduğu A bölgesindeki K/K bedeli %30 olmalı, kaçak kullanım oranı %5 olan B bölgesinnın alınacak bedel %5 olmalıdır. Halbuki mevcut uygulamada, kaçak oranı yüksek olan A bölgesindeki dağıtım şirketi aleyhine, B bölgesindeki dağıtım şirketinin de lehine bir dengesizlik ve dolayısıyla haksızlık oluşmaktadır. Tüm bölgelerde eşit oranda kaçak kullanım oranı uygulandığında A bölgesindeki dağıtım şirketi bunun %15'ini geri aldığı için zarar etmekte, buna karşın B bölgesinde faaliyet gösteren şirket, bölgesinde %5 lik bir kaçak olduğu için %10 kar edebilmektedir. Netice itibariyle, bölgeler arası kaçak kullanım oranları dikkate alınmadan belirlenen %15lik oran bu yönü ile de haksız bulunmuştur.
Kullanılan enerji bedelinin “oran” şaklinde hesap edilmesi de tüketicilerin arasında eşitsizliğe ve dolayısıyla haksızlığa neden olmaktadır. Uygulanan şekle göre 100 liralık enerji bedeli ödeyecek olan bir tüketiciden 15 lira alınırken, 10 liralık enerji kullanandan sadece 1,5 lira alınacaktır. Bu da enerjiyi çok tüketen aleyhine bir dengesizliğe sebep olmaktadır.
Ayrıca, uygulama kayıp ve kaçakla mücadeleyi de gereksiz kılmakta böylelikle enerjiyi kaçak olarak kullananlar lehine bir alan oluşmaktadır. Hukukun temeli, öncelikle haksızlığı yok etmek ya da cezalandırmak üzerine kurulu iken mevcut uygulama kaçak kullanımı ödüllendirirken yasal kullanımı cezalandırmaktadır.
Satıcı/sağlayıcı firma Kayıp/Kaçak bedeli, Dağıtım Bedeli, İletişim Bedeli adı altında tahsil ettiği ücretlerin gerekçesini izah edememiş, uygulamayı EPDK kararına dayandırmaya çalışmıştır. Satıcı/sağlayıcı tüketiciden ücreti kendisi tahsil ettiğine göre, gerekçesini izah edebilmeli, hatta gerektiğinde ispat edebilmelidir. Savunma bu yönü ile de yeterli görülmemiş, alınan ücretin haklı olduğuna dair bir kanıt ve dahi karine sunulmamış ve neticede Yapılan uygulamanın haksız olduğu sonucuna varılmıştır.
HÜKÜM:
Açıklanan nedenlerle;
- Tüketici talebinin kabulüne,
- Tüketiciden haksız yere tahsil edilen toplam 31,73 liranın Satıcı/sağlayıcıdan alınarak tüketiciye iadesine,
kararın ilgililere tebliğine ve karara karşı 15 gün içerisinde Tüketici Mahkemelerine itiraz hakkının bulunduğuna oybirliği ile karar verildi.
BAŞKAN ÜYE ÜYE ÜYE ÜYE
.
Hazırlayan ve Yazan: Mehmet İmrek 18 Kasım 2011
Sayaçlardan okuma bedeli alındığı anlaşıldı. Üstelik bedel daireye göre değişiyor.
Cumhuriyet Gazetesi'nden Fatma Koşar'ın haberine göre, 2010’a göre 2015’e kadar daha yüksek hedef oranlar üzerinden kayıp-kaçak parası alan şirketler, ayrıca sayaçları okumanın bedelini de tüketiciden alıyor. Tüketilen elektrik üzerinden hesaplanan “perakende satış hizmetleri-sayaç okuma” aynı binada oturan iki abonenin iki farklı “sayaç okuma hizmeti” bedeli ödemesi sonucunu doğuruyor. Faturalara eklenen kuruşlar, Türkiye’de milyonlarca abone olduğu dikkate alındığında trilyonlarca lirayı buluyor.
ÖZELLEŞTİRME SONRASI ELEKTRİKTE VURGUN YAŞANIYOR
EPDK’nin özelleştirme sonrasında kayıp kaçağın önlenmesine dönük yatırımlarda kullanılacağı gerekçesiyle savunduğu kayıp-kaçak bedelinin tüketiciden tahsil edilmesi uygulamasında yine dürüst yurttaş mağdur. Kayıp-kaçak oranlarının faturalarda gösterilmeye başlandığı uygulama 2010 sonunda başladı. Ancak bu sırada EPDK’nin açıkladığı elektrikte kayıp-kaçak hedef oranlarının 5 yıl önceki oranlardan bile yüksek olduğuna dikkat çeken Elektrik Mühendisleri Odası, amacın faturalara daha fazla kayıp-kaçak elektrik bedeli yüklemek olduğunu belirtti.
Oranların yüksek tutularak faturaların şişirildiğine dikkat çeken Cengiz Göltaş, elektrik dağıtım faaliyetlerinde, 2011-2015 dönemi için belirlenen kayıp-kaçak hedef oranı, 15 bölgede, 2010 yılı hedefine göre arttırılmıştı. EMO Başkanı, Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu’nun (EPDK), elektrikteki kayıp-kaçak oranlarını, dağıtım şirketleri ile birlikte belirlediğini belirtirken kayıp-kaçak oranının yüksek belirlenmesinin, dağıtım şirketlerinin vatandaşlara yansıttığı kaçak elektrik bedeli tutarının artması anlamına geldiğine işaret etti.
Bölgesel uygulama vuracak
Aboneleri isyan ettiren kayıp-kaçak elektrik bedeli, 2012’den itibaren bölgesel bazda faturalara yansıtılacak. Bu uygulama kaçak kullanım oranının yüzde 25-30’ları bulduğu bölgelerde faturalar iyice yükselecek. Göltaş, kayıp kaçağın yüksek olduğu bölgelerde abonelerin faturalarının daha fazla artmasına yol açacağını bildirdi.
2015’e kadar geçerli olacak oranların özellikle yüksek tutulduğunu öne süren Göltaş, “Faturalandırma yapılırken kayıp-kaçak oranı belirlenen hedef orandan yüksek olursa, bunun bedeli dağıtım şirketi tarafından ödenecek. Düşük olursa, vatandaşa daha az yansıtılacak. Ancak şirketler, kayıp-kaçak oranının yüksek çıkma ihtimaline karşı, kendileri bedel ödemek zorunda kalmamak için KKH oranını yüksek gösteriyor. Kayıp-kaçak oranı düşük çıksa bile bunun vatandaşa yansıtılacağını sanmıyorum, aradaki tutar da dağıtım şirketlerine kalacak” dedi.
Tüketici şikâyet etti sonucu bekliyor
Konuyu takip ettiklerini belirten Tüketici Dernekleri Federasyonu (TÜDEF) Başkanı Yardımcısı Ali Çetin, bu bedellerin vatandaşa yüklenmesinin haksız olduğu kadar hukuksuz bir uygulama olduğunu savunuyor. Tüketici hakem heyetlerinden bir karar çıkmasını beklediklerini söyleyen Çetin şu bilgileri verdi: “Tüketici dernekleri olarak davayı ilerletebilmek için tüketici heyetlerinin vereceği bir karara ihtiyacımız var. Başvurular olmasına karşın 3 ayda cevap vermesi gereken tüketici heyetleri 7-8 aydır cevap vermiyorlar. Bizim de bu sebeple elimiz kolumuz bağlı kalıyor. Bir karar çıktığı takdirde bunu derhal tüketici mahkemelerine taşıyacağız.”
Özelleştirme öncesi vatandaşın devlete ödediği kayıp ve kaçak bedellerinin Doğu ve Güneydoğu Anadolu’ya verilen bir sübvansiyon olarak algılandığını anlatan Çetin, artık bir kısmının şirketlere gittiğini belirterek şöyle devam etti: “Artık belirli bir oranda bu şirketlere gidiyor. Şirketler kayba karşı yatırım yapmak yerine bu bedelleri vatandaştan almaya devam ediyorlar. Devlet de buna seyirci kalıyor. Hatta vatandaşın kullanmadığı halde ödediği paralar üzerinden bir de KDV alınıyor. Bir anlamda devlet soyguna seyirci kalmıyor, teşvik ediyor. Tam anlamıyla kümesteki kazı yolma politikası devam ediyor.”
Kayıp-kaçak hedefleri yükseldi
21 dağıtım şirketi içinde hedeflenen en az kaçak ve kayıp elektrik oranı yüzde 6.96. En yüksek kayıp ve kaçak oranı ise yüzde 60.69. EPDK’nin 2011-2015 yılı kayıp-kaçak hedef oranlarını yüksek göstermesi de faturalara olumsuz yansıyacak. 2008 yılı verilerine göre 16.8 milyon konut var. Aboneden ortalama 5 TL kaçak-kayıp elektrik ücreti alınması bile 80 milyon lirayı aşkın para demek oluyor.
EPDK’nin belirlediği ve şu anda geçerli olan oranlar, geçiş dönemi olarak kabul ettiği 2006-2010 dönemi için belirlediği oranların üzerinde oldu. Örneğin kaçak oranı en yüksek bölge olan Dicle Elektrik Dağıtım AŞ’nin bölgesinde 2006 yılı itibarıyla yüzde 54.77 olan dağıtımdaki kayıp-kaçak oranının 2010 yılı itibarıyla yüzde 36.83’e inmesi öngörülmüştü. Ancak şimdi geçerli çizelgede Dicle Elektrik’te kayıp-kaçak oranı yüzde 36.83’ten yüzde 60.96’ya çıkarıldı. Çoruh, Çamlıbel, Boğaziçi, Göksu ve Yeşilırmak dağıtım bölgelerinde kayıp-kaçak oranı düşürülürken diğer dağıtım bölgelerinda 2010’a göre daha yüksek kayıp-kaçak oranı belirlendi.
Faturalar daha da kabaracak
EMO Başkanı Cengiz Göltaş, “Kayıp-kaçak meselesi polisiye tedbirlerle çözülmeyeceği gibi kamu hizmeti olarak ele alınması gereken elektrikte bölgesel cezalar da uygulanmamalı” dedi. Göltaş, sayaç okuma parası için de “Şirketler elektriği hem satıyor hem de okuma parası alıyor. Üstelik aynı binadaki iki ayrı evden farklı tutarlar tahsil ediyor. Bu kabul edilebilir bir uygulama değil. 120 milyar kilovatsaat okunuyor, bunlar büyük paralar ediyor” bilgisini verdi.