Süpermarketlerin bize alışveriş yaptırmak için uyguladıkları taktikleri biliyor musunuz?
Zaruri ihtiyaç maddeleri (özellikle ekmek) marketin en uzak köşesine konuyor ki onu almaya gidene kadar
yolda diğer ürünleri görebilin.
Marketlerde doğal olarak sağ taraftan gezmeye başlarsınız.(Çoğunluk sağ elini kullanan insanlardan oluşuyor.) Bunu değerlendiren market sahipleri en pahalı ürünleri en sağa koyarak sola doğru en ucuz ürünleri koyarlar. Böylece alışveriş kararlarınızı maksimum düzeyde tutarlar. Ayrıca ürün promosyon ve tanıtımları ürünlerin sağ tarafına konan etiketlerle daha hızlı gösterilebilir.
Gerçekçi olmayan fiyatlamalar. 10 YTL yerine 9.90 YTL gibi. Amaç bu sayıyı yukarıya yuvarlayarak düşünme süremizi artırmak. Hemen karar vermememizi sağlamak. Yapılan bazı araştırmalarda kararı ilk basamaktaki sayının belirlediği de saptanmış.
Ne alırsan 1 YTL manmtığı ise marketlerde büyük bir kafes şeklinde bir yerde karmakarışık ürünlerin atılması ile yapılır. Amaç karışık bir yerde ürün arayanların diğer müşterilerinde dikkatini çekmesini sağlamaktır.
Eğer müşterileri yavaşlatmak istiyorsanız ayna kullanırsınız. Özellikle tekstil bölümlerinde müşterilerin ürünleri üzerlerinde denemeleri ve vakit geçirmeleri istenir.
Koridorlar – Özellikle erkekler sadece almak istedikleri ürünlere yönelirler sonrada aynı şekilde geri dönerler. Satış literatüründe buna “bumerang etkisi” deniyor. Süpermarketler bu şekilde tüketilen ürünleri genellikle ürün koridorlarının en ortasına koyarak maksimum ürün göstermeye çalışırlar.
Avrupa’da bazı marketler bebek-çocuk bölümünde bebek kolonyası yada pudrasını havalandırmanın orada açarak gelenlere yeni doğumu çağrıştırıp rahatlamalarını sağlamaktalar.
Sepet birden fazla şeyin alışverişinin yapılabilmesini teşvik ettiği için hemen giriş kapısının yanında tutuluyor.
Sabahları taze ekmek kokusu tüm gün taze ekmek olacağı ve diğer saqtılan ürünlerinde tazae olduğu öngörüsü yaratıyor.
Hiçbir koridorunun sonunda ürünsüz bir yer olmaz. Müşteri ile ürünler arasında sürekli göz kontağı sağlanıyor.
Avrupa ve Amerika’da koridorların sonunda sağ tarafa çeşitli ürünler hakkında bilgi veren monitörler yerleştirilmeye başlanmış.
Yürüyen merdivenler katlı mağazalarda katlar arası geçişi kolaylaştırıyor. Çıkış ve inişlerde sizi mutlaka mağazaların yada standların önünden geçirecek şekilde dolaştırıyorlar.
Yerlerde anti statik madde kullanılarak müşterilerin elektriklenip sinirlenmemeleri sağlanıyor.
Bazı marketler özellikle Amerika’da bir köşeye çocuklar için oyun alanı yaratıyor ve anne-babanın rahat alışverişi yapmasını sağlıyor.
Bazı restaurantlar yermek kokusunu sokağa vererek insanların canını çektirmeye çalışırlar. Marketlerdeki kozmetik bölümleride bedava makyaj yada parfüm denemeleri yaptırarak bu tarafımızı tetiklemeye çalışırlar.
Göz hizanıza koyulan ürünler için satıcı firmalardan ekstra prim,iskonto ve ücretler alıp fiyatları daha düşük tutabilirler. Ayrıca merdiven,kasa önü gibi insan gözünün değdiği her alanı değerlendirirler.
Sezon kapanışı,tadilat vb. bahanelerle müşterilerin ucuz zaafları tetiklenir.
Ödeme yaptığınız anda size çeşitli broşürler ve özellikle kendi broşürlerini vererek sonraki alışverişinizi ayarlamaya çalışırlar.
Marketlerin tam girişinde çok güçlü ve büyük bir poster yada ürün satışı görebilirsiniz. Bunun amacı sizi ilk girişte biraz olsun durdurmaktır.
Açık mor renk insanlara para harcattıran renk olarak kullanılır.
Popüler ve çok satılan ürünlere daha kolay erişiminiz sağlanır. Popüler ve talep edilen ürünlerin yaklaşık tüketim süreleri düşünülerek müşterinin bir sonraki gelişinde neyi talep edeceği kestirilmeye çalışılarak mağaza düzenleri dinamik olarak değiştirilir.
Tekrarlayan sloganlarla sizdeki imajlarını sürekli güncel tutmaya çalışırlar. Dikkat edin kapı girişlerinde yada promosyon duyurularında aynı dil hakimdir.
Büyük alışveriş merkezlerinde tuvalet,mescit ve dinlenmek için oturaklar kullanılır ki müşteri hem başka ihtiyaçlarını karşılayabileceğini bilsin,gerektiğinde dinlenebilsin hem de alışveriş konsantrasyonunu dışarı çıkarak kaybetmesin.
Pahalı bölümlerde küçük yer karoları kararın hızlı verilmesini sağlarken büyük yer karoları yavaşlatmaktadır.
Fast food firmalarındaki hızlı müziğin aksine içeride çok kalınması istendiği için ya çok yavaş yada hiç müzik çalınmamaktadır. Çalınan müzik müşterinin rahat düşünebilmesi için söz içermez.
Erkek ürünleri üst katta olur. Bayan ürünleri katından geçerek erkek katına çıkılır ve geri dönerken yine oradan geçilir. Amaç erkeklerin bayan arkadaşlarına ya da eşlerine de bir şeyler alabilmelerini sağlamaktır.
Bazı mağazalar yere çizdikleri yönlendirmeler ile yada mağaza içi dizayn ile sizi mağazanın tamamını gezdirirler.
Sizi dış dünyadan koparmak için asla pencere konulmaz.
Ya işte böyle,şimdi marketlere gittiğinizde biraz daha dikkat edin bakalım dediklerimi yakalayabilecek misiniz?