Mehmet Altan'ın yazısı...
Nereye dalan?
Habere göre... Ergenekon soruşturmasının firari şüphelisi Bedrettin Dalan, Kasım 2008’den beri ABD’de bulunuyormuş...
Ocak’ta Ergenekon’un 10’uncu dalgasında İstek Vakfı ve...
Yeditepe Üniversitesi’ndeki ofislerinde arama yapılan Bedrettin Dalan, yaptığı açıklamalarda Ocak sonunda yurda döneceğini söylemiş.
Söylediği tarihte yurda dönmeyen Dalan, son yaptığı açıklamada ise ABD’de diş tedavisi gördüğünü belirtmiş.
* * *
Dalan dönmedi ama...
Egenekon, Dalan’ın üzerine döndü...
İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne dün sabah gelen bir ihbar üzerine mülkiyeti İstanbul Eğitim ve Kültür Vakfı’na (İSTEK) ait, ancak ikinci derece askeri bölge olan Beykoz Poyrazköy’deki arazide yapılan kazılarda iddiaya göre Ergenekon soruşturmasının en büyük cephaneliği ele geçirildi...
Üstelik...
İstanbul Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü’nün sürdürdüğü kazı daha bitmedi... Hava şartları nedeniyle ara verilen kazı bugün de sürecek...
İstek Vakfı, cephanelik çıkan araziyi 1992’de aldığını söylüyor...
Dalan ise 19 yıl önce yani 1990 yılında 17 milyon dolara aldıklarını belirtmekte...
Üstelik buranın 19 yıldır da askeri bölge ilan edildiğini vurgulamakta...
O zaman niye satın aldılar, o da net değil...
Askeri bölge ilan edildiyse, neden hala kamulaşmadı? Mülkiyet neden İstek Vakfı üzerinde görülmekte?
Bir ton soru...
* * *
Arazinin mülkiyeti gibi arsadan çıkan cephanelik de tek adımda çözülecek gibi durmuyor...
Dalan’a göre burası, ‘SAT komandolarının eğitim alanı’...
Eğitim alanına gizlenen bu Ergenekon cephaneliği ne?
Cephaneliği kim, ne zaman, ne amaçla buraya gömdü?
* * *
Soruya cevap arayanlar...
Kazı çalışmaları ile ilgili olarak, ikisi emekli dördü muvazzaf altı kişiyi gözaltına aldılar.
Muvazzaf subaylardan ikisinin yarbay, ikisinin de binbaşı rütbesinde olduğu öğrenildi.
Emekli Deniz Binbaşı Levent Baktaş’ın evindeki arama da soruşturmaya bağlanıyor... Levent Bektaş’ın eski bir SAT komandosu olduğu söyleniyor...
Dalan, SAT komandoları, Ergenekon...
Allah Allah, nereye dalan?
* * *
Bugün ne?
23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı...
Yani... Hákimiyet-i Milliye Bayramı...
TBMM’nin açılışını, halk egemenliğini kutluluyoruz...
xxxxxxxx
Türkiye Büyük Millet Meclisi...
Tüm üyeleri halkoyuyla seçildiği için demokrasinin mabedi...
Ama...
Birileri araya dalmasa...
* * *
Ergenekon...
Hákimiyet-i Milliye bayramını...
Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunu gerçekleştiren TBMM’nin açılışını ilga etmeye yönelik bir çeteleşme.
Halk iradesi hoşlarına gitmiyor...
Demokrasi de...
Birileri, dişinden mustarip olduğu için Türkiye’ye gelemeyen Ergenekon şüphelisi Dalan’ın tarlasından...
Su altından...
Rejime dalmaya çalışmakta...
* * *
Halk egemenliğini hala tesis edemediğimiz yeni bir 23 Nisan daha...
Hala halka karşı...
Hala halk iradesine karşı dalan dalana...
Hep birlikte bunlara sormalıyız:
Hoooop hemşerim, nereye dalan?
* * *
Bir de bunu meşru bulanlar var...
Meseleye laik cumhuriyet açısından bakıp, darbeciliği şeriat avcılığı gibi sunanlar...
Arama tarama işlerindeki özensizliğe hassas ama cephaneliklere lakayt bir çevre...
Onlar için rejime aşağıdan silahlı dalmak serbest, hatta meşru.
Silahlar...
Cephanelikler...
Danıştay baskınındaki cinayetin Ergenekon’a bağlanması da...
Onlar için sessizliğe dalma vesilesi...
* * *
Hálbuki...
Ergenekon davası...
Demokrasi düşmanlarına...
Belki de ilk kez...
İri bir hukuksal sesle...
‘Nereye dalan’ diye seslendiğimiz bir süreç...
Hoooop hemşerim, nereye dalan?
Star