Ergenekon Terör Örgütü'nün deşifre olmasında büyük rol oynayan eski jandarma istihbaratçısı gizli tanık Kıskaç, Elazığ İl Jandarma Alay Komutanı emekli Albay Teoman Barutçu'nun Jandarma Genel Kuvvetleri bünyesinde illegal kurulan JİTEM'in kurucularından olduğunu açıkladı.
SORGUDAKİLERİN TIRNAKLARI PENSEYLE ÇEKİLMİŞ
Gizli tanık Kıskaç; Ergenekon iddianamesinde; Ergenekon tutuklusu emekli Tuğgeneral Veli Küçük'ün sınıf arkadaşı olduğu ve kendisiyle çok samimi olduğu belirtilen Teoman Barutçu hakkında çarpıcı bilgiler verdi.
Gizli Tanık Kıskaç, Elazığ JİTEM Grup Komutanlığı'nın, Elazığ Jandarma Komando Tabur Komutanlığı'nın yanındaki iki katlı bir binada bulunduğunu, Teoman Barutçu'nun, Yeşil kod adlı Mahmut Yıldırım'ı bugün bu durum ve pozisyona getiren kişi olduğunu söyledi. Teoman Barutçu'nun, Elazığ JİTEM Grup Komutanlığı'nda bir çok kişiyi sorgulattığını, sorgulanan kişilerin tırnaklarının, saçlarının pense ile çekildiğini söyledi.
Gizli Tanık Kıskaç, JİTEM binasının çıkışında, “Ne gördüysen, ne biliyorsan, ne duyduysan, sen neysen, hepsi burada kalsın” ifadelerinin yer aldığı tabela bulunduğunu söyledi.
KISKAÇ, TEOMAN BARUTÇU'YU YAKINDAN TANIYOR
Gizli tanık Kıskaç, 1993-1994 yıllarında Elazığ Jandarma Komando Tabur Komutanı Jandarma Kıdemli Binbaşı Mahmut Şahin'in yanında görev yaptığını ve o dönemde Elazığ İl Jandarma Alay Komutanı Albay Teoman Barutçu'yu yakından tanıdığını belirterek, şunları söylüyor:
“Teoman Barutçu, 33 asker kurşuna dizildiğinde, Elazığ Jandarma Alay Komutanı'ydı… Teoman Barutçu'dan çekinmeyen hiçbir sivil, hiçbir kimse yoktu. Elazığ JİTEM Grup Komutanlığı da, bu kişinin emrindeydi. Yıldız timleri denilen itirafçı timleri de bu kişinin emir komutasındaydı. Yeşil kod adlı Mahmut Yıldırım'ı bugün bu durum ve pozisyona getiren kişi budur.
Güneydoğu ve Doğu Anadolu Bölgesi'nin bir çok ilinde Teoman Barutçu, kontra gerillanın komutanı olarak bilinir. O dönemde JİTEM Grup Komutanlığı'nı, Jandarma Kıdemli Binbaşı Ahmet Cem Ersever yapıyordu. Cem Ersever de, Teoman Barutçu'nun emir ve komutasındaki kişilerdendi..”
“SORGU ODALARINDA YAPILAN İŞKENCELER…”
“Elazığ Jandarma Komando Taburu'nun alt katında sorgu odaları vardı, bu sorgulara genelde Yeşil kod adlı Mahmut Yıldırım katılırdı. Ayrıca astsubay başçavuş olan ve kod adı Japon olan bir kişi vardı ki sorgu uzmanıydı. Bir çok sorgu şekli vardı, bu sorgulara ben de bir çok kez katıldım. Benim oturduğum odaya işkenceden çıkarılanlar getirilirdi. Ben sorguya getirilenlerle Kürtçe konuşur, onlara sorular sorardım ve tercümanlığını yapardım.
Çoğunun tırnakları çekilmiş, pense ile saçları çekilmiş, kan revan içerisinde gelir veya da tazyik odasına konulurdu. Bu tazyik odalarında çıkanların çoğu baygındı. Ben de biraz yalvara yakara konuşup bilgi vermelerini isterdim ki daha fazla işkence görmesinler diye...”
“SİLAHLAR IRAK'TAN GELİRDİ”
“Elazığ JİTEM Grup Komutanlığı, Elazığ Jandarma Komando Tabur Komutanlığı'nın yanındaki iki katlı bir bina idi... JİTEM ajanları ve yıldız timleri de burada bulunmaktadır.
JİTEM'i ilk tanıdığımda başlarında Ahmet Cem Ersever binbaşı vardı. Bunlara bağlı itirafçılardan oluşturulmuş yıldız timleri vardı. Bu timlerin de başında Yüzbaşı denilen, sonradan yeşil kod Mahmut Yıldırım denilen kişi vardı. Bu kişiler Teoman Barutçu'ya bağlı kişilerdi. Bu gruplar operasyona, ilçelere ve köylere gider, altlarında Renault marka araçlar bulunuyordu. Kalaşnikofları vardı. O dönemler kalaşnikof almak kadar kolay bir şey yoktu çünkü en iyi kalaşnikofu bile yüz marka almak çok kolaydı. Güneydoğu'dan, Irak üzerinden gelen silahlar, silah kaçakçıları, yıldız timlerinin sayesinde olurdu ki bunlara polis, jandarma kimlik dahi soramazdı ki dokunulmazlıkları vardı.”
“FABRİKADA SEKİZ İŞÇİ ÖLDÜRÜLDÜ”
“JİTEM yıldız timleri Elazığ Kovancılar ilçesi Ferrokrom işletmelerine yerleştiler. Bu işletme Almanların işlettiği fabrikaydı. Fabrika yöneticileri ile sorun olunca Elazığ Maden ilçesinde bir krom ocağında sekiz işçi öldürüldü. Bu işçilerin öldürülmesinden sonra krom fabrikası yönetimi bunlara sesini çıkaramadı...”
“LEVENT ERSÖZ, TEOMAN BARUTÇU'NUN PİS İŞLERİNİ GİZLEDİ”
“Albay Teoman Barutçu, Elazığ'dan sonra Yalova Jandarma Alay Komutanlığı'na tayin oldu. Yalova Jandarma Alay Komutanı iken de bir sürü pisliğe karışmış ve buradan da uyuşturucu ticaretinden dolayı o dönemler istihbarat başkanı olan Tuğgeneral Levent Ersöz tarafından bu pis işler gizlenmiş. Bir türlü dönemin Jandarma Genel Komutanı'na bu bilgi sızmış ve Teoman Barutçu emekliye ayrılmıştı...”
JANDARMA GENEL KOMUTANLIĞI, TEOMAN BARUTÇU'YLA GÖRÜŞTÜRMEDİ!
Jandarma Genel Komutanlığı, Elazığ İl Jandarma Alay Komutanlığı ve Yalova Jandarma Alay Komutanlığı'nı aradık ve hakkındaki iddialarla ilgili Emekli Albay Teoman Barutçu'ya ulaşmak istedik.
Jandarma Genel Komutanlığı yetkilileri; Teoman Barutçu'ya Yalova Jandarma Alay Komutanlığı'ndan ulaşabileceğimizi söyledi. Yalova Jandarma Alay Komutanlığı yetkilileri de, Teoman Barutçu'ya Jandarma Genel Komutanlığı'ndan ulaşabileceğimizi söylediler. Elazığ İl Jandarma Alay Komutanlığı da, Teoman Barutçu hakkında bilgi vermedi. İstanbul ve Ankara'da bulunan orduevlerini aradık ancak yetkililer Teoman Barutçu hakkında bilgi vermediler. Jandarma Genel Komutanlığı'nın kendi çalışan personeli hakkında suskun kalması ve Teoman Barutçu'yla görüştürmemesi dikkat çekti. Jandarma Genel Komutanlığı, yazılı sorularımızı da cevaplamadı.
KISKAÇ, İFADELERİNİ DELİLLERİYLE BELGELİYOR
Gizli tanık Kıskaç'ın Ergenekon iddianamesinde delil klasörlerinde yer alan ifadelerini delilleriyle desteklemesi dikkat çekiyor.
1- BAZ İSTASYONLARI İFADESİNİ DOĞRULUYOR...
Gizli tanık Kıskaç, Nisan 2007'de Mehmet Fikri Karadağ ve Veli Küçük'le görüştüğünü anlattı. Aynı tarihlerde sanıklar Oktay Yıldırım, Neriman Aydın, Güler Kömürcü ve ölen şüpheli Kuddusi Okkır'ın da aralarında bulunduğu bir grubun Çamlıca Kız Lisesi'nde toplantı yaptığını söyledi. Emniyet'in yürüttüğü teknik takip, söz konusu iddiaları doğruladı. İfadede geçen isimlerin kullandığı telefon hatları incelendi. Telefonların, 22-25 Nisan 2007 tarihleri arasında Üsküdar, Sabiha Gökçen Havalimanı, Çamlıca Kız Lisesi çevresindeki baz istasyonlarından sinyal verdiği tespit edildi.
2- 11 ERİN ŞEHİD EDİLMESİNİ DEŞİFRE ETTİ
Gizli tanık Kıskaç, 24 Mayıs 1993 tarihinde Bingöl-Elazığ karayolu üzerinde bulunan Mendo Deresi mevkiinde silahsız ve savunmasız 33 erin şehid edilmesinden yaklaşık 1 ay sonra, 30 Haziran 1993 tarihinde Elazığ ili Palu ilçesi Horo Deresi'nde 11 askerimizin daha şehid edildiğini deşifre etmişti.
3- BAŞBAĞLAR KATLİAMINI ANLATTI
Kıskaç, Ergenekon savcılarına verdiği ifadede, “Başbağlar'da 33 masum insan, Mustafa Aktaş'ın da aralarında bulunduğu DHKP-C'li teröristler ve PKK'lı grup tarafından katledildi” demişti.
4- ABDULLAH ÇATLI'NIN ÖLDÜRÜLMESİ
Ergenekon savcılarına ifade veren Gizli Tanık Kıskaç, Antalya JİTEM'de görevli Başçavuş Hakan'ın Susurluk kazasıyla ilgili kendisine şunları anlattığını aktarıyor: “Zannediyor musun bu bir trafik kazası, bizde kayıtları var. Araç çarptıktan sonra Abdullah Çatlı sağ idi. Sağ kolu kırılmıştı, yaralıydı. Araba sağ ön taraftan çarpmış, Abdullah Çatlı arka solda oturuyordu. Trafik kazasından değil, darptan öldü. Çatlı'yı odunla öldürdük.” Susurluk kazasında hayatını kaybeden Abdullah Çatlı'nın arkadaşı ve eski özel harekat polisi Ayhan Çarkın da, gizli tanığın ifadesinin doğru olduğunu söyledi.
Çarkın, “Çatlı'nın kazada öldüğüne inanmıyorum. Ya odunla ya demirle kafasına vurarak öldürdüler. Çünkü otomobilin arka koltuğunda oturan bir kişinin kafatasının kırılması mümkün değil. Oraya vurulan bir darbe var. Kafatası içine göçmüş. Çatlı'nın kaslı ve güçlü bir yapısı vardı. Üstelik bu araç Mercedes, Doğan ya da Şahin değil ki arka tarafı parçalansın. Çatlı'yı JİTEM'cilerin öldürdüğü doğrudur” demişti.
Hani YALAN'dı... !
19 Kasım 2010 Cuma 14:46
JİTEM diye bir birim yok ve hiç olmadı" diyen Jandarma Genel Komutanlığı'nın yalanı.. İZLE
11 Kasım 1993 tarihli Binbaşı Balçık imzalı raporda JİTEM'in tarihçesi anlatılırken, İstihbarat Okullar Komutanı Tuğgeneral Zeytinci'ye gönderilen Karargah Etüdü'nde de JİTEM'in şeması var.
Star Gazetesinin haberine göre, Ergenekon sanığı emekli Albay Arif Doğan'ın "JİTEM'i ben kurdum" şeklindeki resmi ifadelerine ve soruşturma kapsamında ele geçirilen onlarca belge ve bilgiye rağmen Ergenekon Mahkemesi'ne defelarca "JİTEM diye bir birim yok ve hiç olmadı" diyen Jandarma Genel Komutanlığı'nın arşivindeki belgeler JİTEM'in varlığını kanıtlıyor. Jandarma arşivindeki JİTEM'in kuruluş ve çalışmasıyla ilgili 'gizli' raporları star ele geçirdi.
İKİ AYRI RAPORDA JİTEM ANLATILIYOR
Emekli Binbaşı Canfer Balçık'ın, 11 Kasım 1993 tarihli ve altında imzası bulunan "Jandarma İstihbarat Grup ve Timlerinin Tarihçesi" başlıklı 'gizli' ibareli yazıda JİTEM'in varlığı resmen kabul ediliyor. Genelkurmay Başkanlığı İstihbarat Okul Komutanı Tuğgeneral Refik Zeytinci'nin Öğretim ve Eğitim Başkanlığı'na gönderdiği 20 Aralık 1996 tarihli yazıda da JİTEM'in varlığı ve şeması yer alıyor.
BİNBAŞI BALÇIK, TARİHÇESİNİ YAZMIŞ
Dönemin Plan Şube Müdürü Kurmay Binbaşı Canfer Balçık'ın imzasını taşıyan "Jandarma İstihbarat Grup ve Timlerinin Tarihçesi" başlıklı raporda JİTEM'in 27 Ağustos 1987 tarihinden 3 tim olarak kurulduğu ve zaman içinde sayısının artırıldığı anlatılıyor. Binbaşı Canfer Balçık imzalı raporda; JİTEM'in 27 Ağustos 1987 tarihinde Jandarma Genel Komutanlığı İstihbarat Başkanlığı'na bağlı olarak Mardin, Silopi ve Batman'da faaliyet göstermek üzere kurulduğu daha sonra Siirt ve Şırnak'ında JİTEM kapsamına alındığı belirtiliyor. 5 ilde 7 tim olarak görev yapan Jandarma İstihbarat Terörle Mücadele Timleri'nin (JİTEM) 14 Eylül 1987'de Jandarma Asayiş Komutanlığı Harekat komutasına Kasım ayında emrine verildiği kaydediliyor.
BAŞARILI OLUNCA TİM SAYISI ARTIRILDI
Mayıs 1990'da timlerin başarılı olması üzerine sayılarının 8 grup ve 24 tim oluşacak şekilde yeniden yapılandırıldığının anlatıldığı belgede, personel yetersizliği nedeniyle istenilen sonuca ulaşılamadığı belirtiliyor. Raporda JİTEM'in 18 Temmuz 1991 tarihinde kuruluş ve kadrosunun J.TMK.1-22 numaralı yazı ile kaldırıldığı belirtilirken şu ifadeler kullanılıyor:
"Ankara'da Kurmay Başkanı'na bağlı bir istihbarat grup ve bağlı 2 timi Diyarbakır'da bir istihbarat grup ve 6 timi ile İstanbul, İzmir ve Adana'da Jandarma Bölge Komutanlıkları'na bağlı birer istihbarat timi kurulmuştur. Toplam 2 grup ve 11 tim halen bu kuruluş içerisinde faaliyetlerini sürdürmektedir
JANDARMA'NIN MAHKEMEYE GÖNDERDİĞİ SON YAZI:
JİTEM diye bir birim hiç olmamıştır
Jandarma Genel Komutanlığı, Ergenekon Silahlı Terör Örgütü iddiasıyla başlatılan soruşturma ve daha sonrasında başlayan yargılama süresince, hem savcılık hem de mahkemenin "JİTEM var?" sorularına ısrarla "Jandarma teşkilatı bünyesinde böyle bir birim yoktur ve olmamıştır" cevabı verdi. Ergenekon Mahkemesi, 20.08.2010 günlü arar kararında bir kez daha Jandarma Genel Komutanlığı'na "JİTEM'in temellerinin Korgeneral Hulusi Sayın öncülüğünde Binbaşı Aytekin Özen, Albay Arif Doğan, Hüseyin Kara ve Arnavut göçmeni Binbaşı Ahmet Cem Ersever'in çalışmaları sonucu 1987'de atıldığını ve bu isimlerin sık sık yurtdıyına operasyona gittikleri" iddiasını sordu. Jandarma Genel Komutanlığı, 12 Ekim 2010 tarihli son yazısında da "Jandarma bünyesinde JİTEM diye bir yapılanma olmadığını, sorulan yedi subayında hiç bir zaman JİTEM'de görev yapmadığını' tekrarladı.
1993 tarihli Karargah Etüdü'nde JİTEM'in varlığı ve şeması var
İstihbarat Okulu'na gönderilen, Mayıs 1993 tarihli Karargah?Etüdü'nde, askeri istihbaratın yapılanması anlatılırken, bu yapı içirisinde JİTEM'in varlığı şemalarla ortaya konulmuş
Genelkurmay Başkanlığı İstihbarat Okul Komutanı Tuğgeneral Refik Zeytinci'nin Öğretim ve Eğitim Başkanlığı'na gönderdiği 20 Aralık 1996 tarihli yazıda da JİTEM'in varlığından bahsediliyor. Tuğgeneral Zeytinci'nin "Türk Silahlı Kuvvetleri İstihbarat Teşkilatı'nın nasıl olduğu ve nasıl olması gerektiği konusunda çalışma başlatıldığını" belirtip bilgi istemesi üzerine gönderilen Mayıs 1993 tarihli "Karargah Etüd Notu"nda da JİTEM'in varlığı resmen kabul ediliyor.
EMNİYET İSTİHBARATA ÖVGÜ VAR
'Hizmete Özel' Karargah Etüd Notu'nun 5. sayfasında Jandarma İstihbarat Teşkilatı'nın yapısı ve nasıl olması gerektiği anlatılırken "Her il veya kritik ilçelerde görev alacak JİTEM (Jandarma İstihbarat Timi) birlik komutanları kendi içinde örgütlenmeli..." deniliyor. Askerin istihbarat teşkilatlarının yapı ve çalışmalarının yetersiz ve ihtiyaca cevap veremediği eleştirisi yapılan Karargah Etüd Notu'nda Emniyet İstihbarat Teşkilatı'nın yapılanmasına sık sık övgü yapılması da dikkat çekiyor.
J. KURMAY BAŞKANI'NA BAĞLI
Mayıs 1993 tarihli Karargah Etüdü'nde JİTEM'in yapılanma şeması da ayrıntılarıyla gösteriliyor. O şemadaki JİTEM yapılanmasına göre JİTEM doğrudan Jandarma Genel Komutanlığı Kurmay Başkanı'na bağlı olarak faaliyet gösteriyor. Kurmay Başkanı'nın altında Jandarma İstihbarat Başkanı, Grup Komutanlığı ve JİTEM Timleri (Jandarma Bölge Komutanlıklarına bağlı) bulunuyor. Bunların altında da JİTEM birlik komutanları bulunuyor. JİTEM-1 Birgili Komutanlığı Ankara'da, JİTEM 2 Birliği Komutanlığı (Emirle) ve JİTEM 3 Birliği Komutanlığı da Diyarbakır'da Jandarma Asayiş Bölge Komutanlığı'nın emrinde faaliyet gösteriyor. Şemaya göre, kuruluş aşamasında JİTEM'de 9 subay, 12 Astsubay, 14 uzman çavuş, 15 sivil memur ve 1 işçi kadrosu bulunuyor.
Küçük'ün kira aldığı dükkanlar Balçık'ın üstüne
JİTEM'in varlığını itiraf eden Jandarma raporunda imzası olan emekli Jandarma Binbaşı Canfer Balçık'ın Ergenekon tutuklu sanığı emekli Tuğgeneral Veli Küçük'le çok yakın olduğu ortaya çıkmıştı. Ergenekon sanıklarının finans kaynaklarına yönelik incelemede, Küçük'ün hesaplarında 2005 ve 2008 yılları arasında düzenli olarak "kira bedeli" adı altında ödeme yapıldığını belirledi. Üzerine kayıtlı hiçbir malvarlığı olmayan?Küçük'e yatan kiraların Eminönü'ndeki dükkanlara ait olduğu ve dükkanların Canfer Balçık adına kayıtlı olduğu belirlenmişti. Balçık daha sonra Yargıyı etkileme operasyonu kapsamında eski Adalet Bakanı Seyfi Oktay ile birlikte gözaltına alınmıştı.
Emekli Albay Doğan: JİTEM'i ben kurdum
Ergenekon sanığı emekli Albay Arif Doğan, ilk gözaltına alındığındaki resmi ifadeleri ve internete düşen ses kayıtlarında "JİTEM'i ben kurdum" dedi. "JİTEM yok" diyenleri ağır sözlerle eleştiren Doğan "İki tane JİTEM vardır, Cemal Temizöz ikincisindendir, biz birincisindeniz. İkinci JİTEM eşittir götemdir. 2 tane adamı öldürür gömer. Bir adamı kaçıran, Hizbullah'ın hiç bulunmadığı yerde Hizbullahçılar'a PKK'lı teslim eden. Mesela nedir Cemal Temizöz Albay..." demişti.