En yüksek binanın borusu Türkiye'den   Dünyanın en hızlı büyüyen ülkelerinden Dubai, Türk şirketleri için önemli fırsat kapısı haline geldi. Birbiri ardına yükselen devasa gökdelenlerin inşaatlarında Türk firmaların ürünleri tercih edilmeye başlandı.

Alt ve üstyapı boru üretimiyle dikkatleri çeken Dizayn Grup, tamamlandığında 850 metre yüksekliğiyle dünyanın en yüksek binası olacak Burj Dubai kompleksinin altyapı borularını döşedi. Firma, 38 mühendisin çalıştığı Ar-Ge biriminin katkılarıyla yüksek binalarda tercih edilen dayanıklı boru üreterek, Alman rakiplerini geride bıraktı. Dizayn Grup'un patronu İbrahim Mirmahmutoğulları, "Ülkede inşaat potansiyeli çok yüksek. Rusya'dan sonra ikinci ihracat üssümüzün Dubai olmasını istiyoruz." dedi. Dizayn Grup yetkilileri, firmanın Dubai'de boru tedarik hizmeti verdiği yapıları Türk gazetecilere gezdirdi. Dizayn Grup Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Mirmahmutoğulları, Dubai'deki distribütörleri ATAD International'ın temsilcileriyle birlikte bir basın toplantısı düzenledi. İhracat hamlesi kapsamında inşaatların mantar gibi yükseldiği Dubai'ye 10 yıl önce yöneldiklerini belirten Mirmahmutoğulları, büyük çaplı işleri alabilmek için Alman ve Hollandalı rakipleriyle kıyasıya yarıştıklarını söyledi. Dünyaca ünlü zenginlerin yöneldiği Dubai'de ucuzcu firma olarak anılmak istemeyen firma, bu yüzden fiyatları düşük tutmamış. Ar-Ge birimlerinin geliştirdiği ürünler sayesinde rakiplerini geride bırakarak ülkede 10'un üzerinde projenin alt ve üstyapı borularını döşemiş. Dizayn ürünleri mekanik 50 yıl dayanıklılık testinden başarıyla geçerken, ölçümlerde bu rakam 100 yıla yakın çıkıyor. Bu rakamlar, rakiplerden daha iyi olduğu için Dubai'deki gibi yüksek binalarda Alman firmalar yerine Dizayn ürünleri tercih ediliyor. Dizayn'ın boru tedarik hizmeti verdiği projeler arasında tamamlandığında 850 metre ile dünyanın en yüksek binası olacak Burj Dubai, ünlü Palmiye Adası, üst gelir grubunun oturduğu Jumairah Beach ve Dubai Marina bölgelerindeki prestijli rezidans ve konut projeleri bulunuyor. Bu ülkeye geçen yıl 5,6 milyon dolarlık ihracat yapan şirket bu yıl için 7 milyon dolarlık sözleşme imzaladı. İhracat rakamlarının daha da yükselebileceğini belirten Mirhamutoğulları "Yıllık 15 milyon dolarlık satışa ulaşırsak bu ülkede altyapı borularının üretimi için yatırım yapacağız." dedi. 72 ülkeye ihracat yaptıklarına dikkat çeken Mirmahmutoğulları, 2008 yılı ihracat hedeflerinin 80 milyon dolar olduğunu açıkladı. Bu ihracatın 35 milyon doları Rusya'ya, 35 milyon doları da Körfez ve Ortadoğu ülkelerine yapılıyor. Arap ülkeleri Türk ürünlerini sevdi Dizayn Grup'un cirosu, 2007'de bir önceki yıla göre 2,5 kat artarak 100 milyon YTL'ye yükselirken, 2008 hedefi, bu rakamı 2 katına çıkarmak. Üretimin yarısı iç, yarısı da dış pazara satılıyor. Şirket, 2010'da ise şu an 100 milyar dolar olan dünya pazarından yüzde 1 pay almayı hedefliyor. Distribütör ATAD International Genel Müdürü Jawad I. Khawaja ise Dubai ve Arap ülkelerinde 10 yıl öncesine kadar Türk ürünleri satmanın çok zor olduğunu, şimdi ise özellikle yapı ve inşaat malzemeleri, gıda, tekstil gibi alanlarda Türk ürünlerine çok rağbet olduğunu söyledi. 21 yıllık Dizayn, ısıtma ve sıhhi tesisat sektörüne plastik boru üreterek büyüdü. 23 ayrı sistem ve 4 bini aşkın ürün çeşidi sunan şirket ısıtma, temiz su, atık su, altyapı ve tarımsal sulama için boru üretiyor. Beylikdüzü ve Çorlu fabrikalarında 350 kişi istihdam ediliyor. Kalite ile rekabet etmek çok zor Dizayn Grup'un sahibi İbrahim Mirmahmutoğulları, Türkiye'de kaliteli mal üretip belirli fiyattan satış yapmaya çalışarak ayakta kalmanın zor olduğu görüşünde. Sektörde çok yoğun rekabet olduğunu; firmaların, sertifikasına bakmadan ucuz şirketlere yöneldiğini belirten Mirmahmutoğulları "Türkiye'de kıymetimiz bilinmedi. Avrupa ülkelerinde nereye giderseniz gidin önce kalite sertifikanıza bakarlar. Ama Türkiye'de bu belgelere hiç önem verilmiyor. Sadece Türk Standartları Enstitüsü (TSE) belgesi var mı? O yeter. Bizim ürünlerimizin üzerindeki logoyu silip TSE'den belge alanlar bile var."

İsa Sezen - Dubai

21 Mart 2008, Cuma

Sayın Abdurrahim Barın,

Nazik ilginiz ve güzel düşünceleriniz için çok teşekkür ederim. Ülkemiz adına, gelecek nesillere bırakabileceğimiz değerler adına yapmak istediğimiz şeyler, geliştirmek ve uygulamak istediğimiz o kadar çok projemiz var ki, elimizden gelenin en iyisini yapmaya gayret ediyoruz.

Sizlerden gelen bu samimi duygu ve destekler de bizim şevkimizi kat be kat arttırıyor.

Tekrar teşekkür eder, güzel günler dilerim.


Saygılarımla,


İbrahim Mirmahmutoğulları
Dizayn Grup
Yönetim Kurulu Başkanı





Dünyanın en hızlı büyüyen ülkelerinden Dubai, Türk şirketleri için
önemli fırsat kapısı haline geldi. Birbiri ardına yükselen devasa
gökdelenlerin inşaatlarında Türk firmaların ürünleri tercih edilmeye
başlandı.





Alt ve üstyapı boru üretimiyle dikkatleri çeken Dizayn Grup,
tamamlandığında 850 metre yüksekliğiyle dünyanın en yüksek binası
olacak Burj Dubai kompleksinin altyapı borularını döşedi.





                                      Sayın İbrahim  Bey.

                             Nasılsınız.

                  Çoğunlukla  beni yanıltmayan, gözleme dayalı
öngörülerime göre;

samimi güzel niyet ve gayretler çizgisinin aynı şekilde devam etmesi durumunda
çok daha kısa süre sonra, kendi alanınızın, Burj Dubai si olarak,diğerlerine
örnek ve kriter olacağınızı belirtmem yanlış olmaz diye düşünüyorum.

               Şahsınız ,ekibiniz emeği geçenleri kutluyorum.

Sağlık, Başarı Huzurlar diliyorum.

               Saygılar.


Abdurrahim BARIN
E.Ask.
Hidrojen Enerji Gönüllüsü
tugra113@gmail.com


Tek tohumdan 16 bin domates
Friday, 16 May 2008

Dizayn Grup tarafından Antalya Finike'de kurulan dev sera adeta bir
ameliyathaneyi andırıyor. Serada, sebzeler için gerekli olan bütün
şartlar 24 saat kontrol altında tutuluyor.

Dizayn Grup mühendisleri hiç toprak kullanmadan domates tohumunu suyun
içinde yetiştirerek bir dönümden % 100 organik 80 ton domates elde
etmeyi başardı. Fide ile yetiştirilen bütün tarım ürünlerinde
uygulanabilecek yöntem sayesinde bir tohumdan 16 bin domates elde
edilebiliyor.

Yeni yöntemle genetiği ile oynanmış tohum ve tarım ilacı
kullanılmasına da gerek kalmıyor. Dizayn Grup Yönetim Kurulu Başkanı
İbrahim Mirmahmutoğulları, "Su içerisinde özel bir sistem kuruyoruz.
Tohumun ihtiyaç duyduğu her şey ona veriliyor. Projemiz sayesinde az
su ile herhangi bir çoğrafyada en yüksek verimi alarak, açlık
problemine çözüm üretmeye çalışıyoruz" diye konuştu. Projenin,
başlattıkları "Beyin Göçüne Karşı Beyin Gücünü Teşvik Ediyoruz"
kampanyası kapsamında, Japonya'daki bir Türk bilim adamının başvurusu
ile ortaya çıktığını anlatan Mirmahmutoğulları, "Çalışmamızın dünyada
başka bir örneği yok. Bu konuyu araştıran Hollandalılar bile çok
gerimizde kaldı" dedi.




                                                  Saygıdeğer  İbrahim Bey.


              Büyük düşüncelerinizi  uygulama alanına geçirmenizi
tebrik ediyorum.
Çalışmanınzın G.D.O. lu gıda felaketine engel olması açısındanda  çok önemli.
Tarım.Bak.lığı (Sn.Müsteşar Mirmahmutoğlu) bu konuda   bilgi isteğime
cevap göndermedi. Vatandaşımız bu konudada korumasız
           .Önümüzdeki dönemde, G.D.O.gıda alanındaki büyük oyun
gündeme geldiğinde ,şimdiden önlem alınmadığında,vakit geçmiş
olacak.Üretici bağımlı olacak.Halen tohum bankası bile gecikmiş
durumda.

             Bu nedenlerle sizin çalışmalarınız  önemli  ümit oluşturuyor.
Aynı zamanda birilerini haliyle rahatsız edecektir .Engelleri aşacaksınız.


              Beyin göçü konusunda TASSA  güzel bir başlangıç
yaptı.İlgili haberi aşağıda sunuyorum.

               Sağlık Başarı Dileklerimle.

                Saygılar.


Abdurrahim BARIN.
E.Ask.     İst.
www.hiziracil.tr.gg
tugra113@gmail.com














EK:



Amerika'daki Türk bilim adamları, 'bilim şehri' kurmak için Türkiye'ye
dönüyor
Amerika'daki üniversitelerde görev yapan Türk bilim adamları, yurda
dönme hazırlığı yapıyor. Bilgi birikimlerini Türk özel sektörü ve
üniversitelerin hizmetine sunmak isteyen gurbetçi akademisyenler,
Türkiye'de bir bilim şehri kurulması için düğmeye bastı.

Hükümet, üniversiteler ve özel sektör işbirliğiyle kurulması düşünülen
bilim şehri için ABD'deki ünlü Silikon Vadisi model alınacak. Projenin
mimarı 3 yıl önce ABD'de kurulan Türk-Amerikan Bilim İnsanları ve
Akademisyenler Derneği (TASSA). Türkiye'deki Ulusal İnovasyon Girişimi
ile işbirliği yapan dernek, proje için ilk adımı eylül ayında atıyor.
Bu amaçla İstanbul'da konunun tüm bileşenlerinin katılacağı bir 'arama
konferansı' düzenlenecek.

TASSA 3. yıllık konferansı için Boston'da bir araya gelen Türk bilim
insanları özel sektör, üniversite ve kamu arasında köprü kurmanın
yollarını tartıştı. Konuyla ilgili soruları cevaplayan derneğin
başkanı Banu Onaral, İstanbul ve Ankara'da kurulması planlanan bilim
şehirlerinin, tersine beyin göçünü başlatacağını söyledi. Tayvan,
Hindistan, Çin, Singapur, İrlanda ve Güney Kore'de benzer şehirlerin
kurulduğuna işaret eden Onaral, Portekiz ve İspanya'da da bilim
şehirlerinin kurulma aşamasında olduğunu söyledi. Onaral, son olarak
Suudi Arabistan'da Kral Abdullah'ın 10 milyar dolarlık bir üniversite
şehri kurmak için harekete geçtiğini aktardı. Artık Amerikalı ve
Avrupalı teknoloji şirketlerinin başka ülkelere gitmeye başladığını
vurgulayan Banu Onaral, "Biz erken davranıp altyapımızı kurarsak bu
büyük fırsattan faydalanabiliriz." dedi. Bilim şehirleri projesi
hayata geçtiğinde ilk meyvelerinin 5-10 yıl içinde alınabileceğini
kaydetti.