Reklam  dergisinin,  Çağan Erdil  ile  Röportajı: İnternet Reklamcılığı Programlamadır…

İnternet reklamcılığı programlamadır. Programlama olmadan İnternet’te reklam yapmanız mümkün değil. Programlama sayesinde reklamveren diğer hiç bir mecrada sahip olmadığı bir özelliğe kavuşuyor. Reklamı verdiği kişi sayısını bilebiliyor, reklamın kaç kere gösterildiğini biliyor ve en önemlisi buna göre performans değerlendirmesi yapabiliyor.

Gelişen teknoloji ile birlikte kullanılan en büyük mecralardan biri haline gelen İnternet Reklamcılığı aslında sadece bir programlamadan ibaret. Düşük maliyetlerle yüksek bütçeli reklam harcamaları yapabilirsiniz. Ziyaretçileriniz ve hedef kitleniz hakkında bilgi toplayabilir, elde ettiğiniz bu veriler ışığında geleceğe dönük yatırımlar yapabilirsiniz. Reklamınızı kaç kişi tıkladı? Reklamınızı tıklayan ziyaretçilerinizin profili nedir? E-zbanner bir İnternet medyası teknoloji şirketi olarak Türkiye’de tek olduklarını iddia etti ve reklam ajanslarına, aracı kurumlara, satın alma şirketlerine çağrıda bulundu: ‘Bizi kullanın.

E-zbanner’ın kurucusu Çağan Erdil ABD’de de her şirketin bir teknoloji şirketi ile birlikte çalıştığını, İnternet reklamcılığında asıl önemli olanın ölçümleme olduğuna değinerek ‘Türkiye’de ki şirketlerinde bilinçlenmesi gerekiyor’ dedi.

Her Şirket Bizi Kullanmalı
E-zbanner şirketi nasıl bir fonksiyonu yerine getiriyor?

Biz bir teknoloji şirketiyiz. E-zbanner web teknolojileri sunan, İnternette pazarlamayı bir mecra olarak geliştirmeyi hedef haline getiren, İnternet reklamcılığını ve site analizi ile ilgili bilgi toplama sürecini doğru ve teknolojik bir platformda tanıtarak reklamveren ve yayıncının daha fazla katma değer elde etmesini sağlayan bir teknoloji şirketi. Bizim işimiz veri toplamak. Bu ister bir marka olsun, isterse bir ajans… Biz şirketlere yaptıkları yatırımın nasıl verimli hale geleceğini gösteririz. Biz bir aracı kurum değiliz.

Sektörde ajanslar var, Interaktif şirketler var, satın alma şirketleri var. Ama burada atlanan en önemli basamak ölçümlemedir. O yatırımda ne oldu? Bannerı kaç kişi gördü? Bu adamlar kimler? Biz bütün bu bilgileri topluyoruz. Şayet bu bilgiler olmazsa internet reklamcılığı sadece görsel bir resim olarak kalır. Ben diyorum ki “Neden ufacık bannerlara o kadar para veriyorsunuz? Gidin o zaman otobüs durağında billboardlara o parayı verin.” Tabi İnternette pazarlama için de belli bir bütçe ayrılıyor. Markanın bunu sorgulaması gerekiyor. Her şirket bizi kullanmalı. Bir tarafta reklamveren var, diğer tarafta yayıncı. Bir de aracı şirketler var. Bugün Türkiye’de yüzeysel bir ölçümleme yapıldığını unutmamak gerekir.

Biz İnternet’te “akıllı pazarlama” şirketiyiz. Ajans sayfasını yapsın, satın alma şirketi satımını yapsın. Aracı kurumları ile konuşsun. A, B, C, D hisselerinde yerini alsın. Ama ölçümleme sağlıklı yapılamadığı vakit verimlilik kaybı oluyor. Amerika neden İnternet reklamcılığında ileri seviyede? Çünkü Amerika’da çalışma ile ilgili bilgi alınır. Amerika’da her ajans veya marka bizim gibi şirketlerle çalışır. Bunlar ölçümleme şirketleri. Eğer o ajans veya marka bizimle işbirliği yapmazsa kampanyasından %10 verim alabiliyor, %90’lık kısmını kaybediyor. Bu çok büyük bir rakam. Türkiye’de bu bilinç yavaş yavaş oturuyor. Elbette banner da güzel gözükmeli. Ama ölçümleyemediğiniz sürece neye yatırım yaptığınızı bilemezsiniz.

Saniyede 12.000 Sorgulama
Biz saniyede 12.000 tane sorgulama yapabiliyoruz. Marka parasını İnternet’te harcasın, ajans ile çalışsın, satın alma şirketine versin. O da yer satın alsın. Satın Alma Şirketi de aracı bir ajanla çalışsın. Ama araya bizi sokmazsa o paranın %90’nı boşa gider. Amaç veriyi marka için toplamak. Biz her sabah rapor göndeririz. Günlük, haftalık pdf, excell raporlar… Banner kampanyasının kaç defa göründüğünün raporunu Türkiye’de bizim dışımızda kimse veremez.

Aşama Aşama Pazarlama
Ölçümlemeyi nasıl yapıyorsunuz?

Bunun arkasında müthiş bir programlama var. Bizim bütün yatırımımız makinede. Benim bu alana yönelmem, hayatımın bir devresinde “Neden İnternet’te para harcayayım?” sorusunu sormamla başladı. Televizyonda reklamda bu beklenmez. Oysa İnternet sanal bir dünyadır ve reklamverenler somut verilerle karşılaşmak isterler. İnternette, akıllı pazarlamada kullanılması gereken 3 temel ürün vardır:

E-zbanner Campaignmaster-banner ile potansiyel müşteri takibi
E-zbanner Spotlight XS – sitenizde potansiyel müşteri takibi 
E-zbanner Mailmaster - email marketing ile potansiyel müşteri takibi
İnternet’te ki reklam kampanyalarınızı E-zbanner Campaignmaster banner ile müşteri izleme sistemi ile yaparsınız. Kampanyanızı gören tüm kişileri tanır ve kişilerin markanıza olan ilgisini 6 ay boyunca ölçebilirsiniz.

İnternet’te başarılı olmak için sitenizi, veya kampanya yaptığınız sayfayı dakika dakika ve doğru olarak ölçmeniz gerekir. Artık, İnternet sitenizin başarısını ölçmek için, şirketinizin bilgiişlem departmanından, uzun raporlar almanıza gerek yoktur. E-zbanner Spotlight XS report, real time olarak size siteniz ve kampanyanızla ilgili bilgi sunar. Sitenizin, web kampanyanızın kontrolü, elinizin altında olur. Dilediğiniz zaman sitenizle, veya banner dışı kampanyanızla ilgili 50 farklı kriterde bilgi alabilirsiniz.

E-mail marketing ile potansiyel müşteri takibinde ise müşterilerinize anında ulaşabilir, aranızda bir sadakatin oluşmasını sağlayabilirsiniz.

İnternet reklamcılığı düşük maliyetle, kısa zamanda geniş bir kitleye ulaşabildiğiniz bir mecradır. Diğer reklam mecralarına göre maliyetlerin çok daha düşük olması İnternet reklamcılığının daha çok dikkat çekmesine neden olmuştur. İnternet reklamcılığının birinci avantajı, maliyet avantajıdır. Çok yüksek bütçe gerektiren reklam harcamalarını düşük maliyetlerle yapabilirsiniz.

Bir diğer artı yönü ise hemen piyasaya çıkabilme özelliğine sahip olmasıdır. Aynı zamanda teknolojisi gereği reklamveren için verileri toplayabilme ve ölçümleyebilme avantajı getirir. İnternet televizyon mecrasından çok farklıdır. Burada amaç reklamverene markayla ilgili bilgi sağlamaktır. Benim amacım hem markayı göstermek hem de bilgi almaktır. Reklamı kaç kişi gördü? Bu insanların profili nedir? Bu insanlar hangi sitelere takılıyor? İnternet reklamcılığı dediğimiz şey aslında programlamadır. Program olmadan İnternet reklamcılığı olmaz.

Önce dikkat çekmek, daha sonra bannera tıklattırmak. Esas önemli olan ise bilgi toplamaktır. Türkiye’de İnternet reklamcılığı bannerı göstermek gibi algılanıyor. “Ben televizyonda kocaman ekranda gösteriyorum, İnternette de büyük olsun” gibi bir düşünce var. Oysa geleceği düşünerek yatırım yapmak ve potansiyel ziyaretçiyi müşteriye dönüştürebilmek için onun hakkında bilgi almak gerekiyor.

İnsanlar hakkında bilgi almak, veri toplamak neden bu kadar önemli? Amaç insanları kaydetmek. Bu ne demek? Ben İstanbul’un sokaklarında reklam vermişim, panolara reklamımı asmışım. O panolara bakanları anında ben kaydediyorum ve daha sonradan benim siteme gelen insanları kaydediyorum. Esasında İnternet reklamcılığında asıl önemli olan veri toplamaktır.

Reklam bannerlarının site içerisinde görünmeme ihtimali de çok yüksek. Türkiye’de ki sitelerde bir kirlilik var. Bir sayfa yapılırken, belli prensiplere uyulmalı. Öncelikli olarak sayfanın temiz olması çok önemli. Örneğim Amerika’da bu konuda belli kurallar var. Kurallardan biri, siteye verilecek bannerın sadece bir defa dönebilmesi özelliği. Dönmeli ve durmalı. Ama Türkiye’de ağustos böceği gibi bannerlar yanıp sönüyor. Tabi ki sitede daha fazla gelir elde edebilmek için daha fazla reklam alıyor. Böyle bir kalabalık içerisinde siz de her bannerı göremiyorsunuz. Evet, birinci amaç dikkat çekmektir. Kişiyi siteye yönlendirmektir. Eğer siz bir site sahibi olarak yatırımlarınızın karşılığını almak istiyorsanız bizi kullanmak zorundasınız. Sitenize gelen ziyaretçiler hakkında bilgi toplamak zorundasınız.

Markalarda e-ticaret Uzmanı Olmalı
Türkiye’de eksik olan nedir?

Türkiye’de her şey soyuttur. Biz Akdeniz insanıyız. Bizim insanımız her şeyi görsel istiyor. Zengin olmayı kolay sanıyor. Türk insanı rahat, insanlarda baskı yok. Markalar mutlu. Reklama para harcıyorlar. Ama markaların her zaman unuttuğu geri dönüşümün sorgulanması. Türkiye’deki markaların en önemli eksikliklerinden biri e-ticaret uzmanının olmamasıdır. Şirketlerde sadece marka sorumluları oluyor ve bu da yeterli düzeyde değil. Global markaların Türkiye’ye akın etmesinin nedeni nüfusumuz. Tüketim bir hayli yüksek. Dolayısıyla İnternet’te de tüketim artıyor. Ama ilerisini de düşünmek lazım.

Çok uluslu şirketler ölçümlendirmeye daha fazla önem veriyor. Lipton Çay, Bosh Ev Aletleri, Finansbank, BMW… gibi şirketlerle çalıştık. Unutmamak gerekir ki ölçümleme olmazsa yapılan bütün yatırımlar çöpe gider. “Kim nerede, nasıl bir yol izleyerek ne yapmıştır?” sorusunu sorarak, bannerınızı tıkladıktan sonra sitenize gelen ziyaretçi hakkında her türlü bilgiyi elde edebilir ve onu potansiyel müşteri konumuna getirebilirsiniz.