Bir kuru bakliyat firması düşünün ki en sadık müşterilerinin başında güvercinler gelsin! Kuru bakliyatlar konusunda öncü firmalardan olan Reis Gıda'nın sahibi Mehmet Reis'in en büyük hobilerinden birisi işletme merkezinin müdavimi olan güvercinleri beslemek. Güngören bölgesinde üç-dört güvercini kendi ürünleriyle besleyerek başlayan bu hobi bugün 500 güvercinin yemlenmesine kadar ilerlemiş. 1994 yılında Güngören'de iken ellerinde biriken numune ürünleri cam kenarına döken Mehmet Reis, daha sonra güvercinlerin hızla arttığını görmüş. Önce on üç, sonra yirmi, sonra yüz ve derken tam beş yüz güvercin...
Her sabah firmanın camlarına üşüşen güvercinler Mehmet Bey'in verdiği yemleri yemiş yemesine ama mahalleli de bu durumdan şikayet etmeye başlamış. Belediye'ye şikâyetler, evlerinin camlarına poşet bağlamalar derken firmanın İkitelli'ye taşınmasıyla mahalleli güvercinlerin evlerini kirletmesinden kurtulmuş. Ama Mehmet Reis güvercinlerden kurtulamamış tabii. "İkitelli'ye geldiğimizde burada hiç güvercin yoktu. Ancak sonra bir iki derken tekrar güvercinler gelmeye başladı. Hatta bazısı Güngören'deki güvercinlerin aynısıydı. Biz buraya taşınırken kamyonlarımızı takip etmişler. Ben yine onlara cam kenarına nohut, buğday, pirinç, yeşil mercimek koyarak beslemeye başladım. Şu an 300 civarında güvercin var." diyen Reis, her sabah saat altıda görevlendirdiği kişilerin güvercinlere bir çuval yem verdiğini söylüyor. Tabii güvercinler saat 08.30'da Mehmet Reis'in elinden yemi yemek için yine çatılarda bekleşiyor. O içeri girerken arabasının üzerinde tur atıyorlar ve yem istiyorlar.
Reis, bazı günler iş yoğunluğundan güvercinlere yem vermeyi unutursa Reis, bir toplantı anında güvercinler camlara gagalarıyla vurarak koro halinde ses çıkarmaya başlıyor. Hatta odada bulunanlar da bu keyfi alabilmek için 'Bir de biz dökelim, biz verelim' diyorlar. Tabii bu güvercinlerin en büyük özelliği Reis ürünlerini yemeleri. Numuneleri güvercinlerle paylaşan Mehmet Reis, "Nohutu çok seviyorlar, burada nohut numunesi yoksa bizim paketlerden bir tanesini açarak onlara veriyorum. Hepsi ayıklanmış ve tertemiz." diyor. Amaçlarının bütün canlılara ürettiklerinin en iyisini vermek olduğunu kaydeden Reis, kendi evinde de tavşan ve Kangal köpeği besliyor, aynı zamanda pişirdiği hamsiden arta kalanları bahçesine gelen kargalarla paylaşıyormuş.
'Bizim ürünlerimiz böcek yapar'
Kuşlar gibi bütün canlıların da kaliteli malzeme ile beslenmesi gerektiğini ifade eden Mehmet Reis, kaliteli ürünün de ancak sağlıklı olması ile mümkün olduğunun altını çiziyor. "Bizim pirincimiz yazın böcek yapar. Bazı ev hanımları aradığı zaman, 'Siz önce annenize sorun' diyorum. Çünkü biz ürünlerimizde ilaç kullanmıyoruz." Amerika'dan, İtalya'dan, Çin'den, Hindistan'dan, Tayland ve Pakistan'dan pirinç geliyor. İki ay denizde seyahat ediyor bu pirinç. Burada böceklenmemesi için ilaç kullanılıyor. Bu ilaçlar tehlikeli." diyen Reis, Türkiye'de dünya sağlık kriterlerine uygun ilk belgeleri kendilerinin aldığını belirtiyor. Mehmet Reis'in bir de uyarısı var. Son krizi fırsat bilen bazı kişiler kırık pirinçle gerçek pirinci karıştırıp satıyorlarmış. s.zengin@zaman.com.tr ZAMAN
|